Paylaş
- Doğu Akdeniz’de Yunanistan, Mısır, İsrail üçlüsü, yanlarına Kıbrıs Rum Kesimi’ni de alarak... Petrol ve doğalgaz aramaya kalktılar. Bunu yaparken ellerini de açık ettiler: Doğu Akdeniz’in petrolünden ve doğalgazından Türkiye’ye ve KKTC’ye zırnık koklatmamaya ant içmiş haldeydiler.
*
İKİNCİ AŞAMA:
- Türkiye, işte böyle bir ortamda yaşamsal bir hamle yaptı: Hemen Libya ile bir deniz yetki anlaşması imzaladı. Bu hamleyle Türkiye... “Hop! Doğu Akdeniz’de biz de varız! Açılın bakalım” demiş oldu.
*
ÜÇÜNCÜ AŞAMA:
- Böyle bir hamleyi beklemeyen Yunanistan, Mısır, İsrail üçlüsü ve kendilerine destek veren güçlerin ellerinde tek bir koz kalmıştı: Libya anlaşmasını boşa çıkaracak ataklar yapmak!
*
DÖRDÜNCÜ AŞAMA:
- Yaptılar da! Hemen başladılar Libya’yla oynamaya... Meşru Libya hükümetine karşı savaş açmış olan General Hafter’i daha da desteklemeye başladılar. Hedefleri açıktı ve belliydi: Türkiye’nin Libya ile anlaşmasını boşa çıkarmak!
HER ŞEY BU HARİTADA: Türkiye, tezkereyi Libya’yla yaptığı deniz anlaşması geçerliliğini kaybetmesin diye çıkardı.
YA SEYİRCİ KALINACAKTI YA TEZKERE ÇIKARILACAKTI
MEŞRU Libya hükümetinin devrilmesi, Türkiye’nin doğu Akdeniz’deki çıkarlarına derin bir darbe indirecek.
Bu kesin.
*
Böyle bir durumda Türkiye ne yapacaktı?
Şu iki şeyi:
*
- BİR: Ya meşru Libya hükümetinin Hafter tarafından devrilmesine seyirci kalıp Libya ile yaptığı anlaşmanın çöp olmasına seyirci kalacaktı.
*
- İKİ: Ya da isyancı General Hafter’in meşru Libya hükümetini devirmemesi için Libya’ya askeri destek verecekti.
*
Tezkerenin Meclis’ten geçmesi, Türkiye’nin ikinci yolu seçtiğini gösteriyor.
*
Tamam, savaşa girmeyelim. Tamam, sınırlarımızın ötesine askerlerimizi göndermeyelim. Tamam, başkalarının işine karışmayalım. Tamam, evlatlarımızı feda etmeyelim. Tamam, “Aman bize ne Libya’dan” diyelim. Tamam, Suriye örneğini verelim. Tamam, “Libya’da ne işimiz var?” diyelim.
Tamam, tamam. Hepsine tamam.
*
Ama söyler misiniz lütfen:
- Doğu Akdeniz’de hakkımız olan petrol ve doğalgaz ne olacak?
- Bırakacak mıyız hakkımızı Yunanistan’a, Mısır’a, İsrail’e?
- Libya ile yaptığımız anlaşmanın çöp olmasını uzaktan izlemekle mi yetineceğiz?
- Askeri gücümüzün zırnık bir yararı olmayacak mı?
- Kıyılarımızdan ayağımızı denize sokamayacak hale gelişimize seyirci mi kalacağız?
*
Bu sorulara tatmin edici cevapların verildiği andan itibaren...
Ben de bağıracağım “Ne işimiz var bizim Libya’da” diye...
NE ÇOK YALAN SÖYLENİYOR
- YALAN: Türkiye ile İran arasında yapılan anlaşmaya göre İran’dan mollalar, Türkiye’de ilahiyat fakültelerinde fıkıh dersleri verecek.
- DOĞRU: Yokmuş böyle bir şey. Diyanet yalanladı. Yapılan anlaşmanın çerçevesi de anlatıldı yalanlamada... Ama bu arada bu yalanla ilgili binlerce yorum yapıldı. “Bizi Şii yapacaklar” diyenler bile çıktı.
*
- YALAN: Kanal İstanbul’un geçtiği yerlerde kimlerin arazi aldıkları belli olmasın diye belediyelerin tapu bilgilerine ulaşımına kısıtlama getirildi.
- DOĞRU: Yokmuş böyle bir şey. Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü yalanladı. Fakat yalan öyle bir yayıldı ki... Öyle bir inanıldı ki yalana... “Tapu bilgilerine kısıtlama gelmemiş ama” diyenler dayak yiyecek noktadalar.
*
- YALAN: İstanbul Havaalanı, yanlış yere yapıldığı için fırtınalı günde uçaklar havaalanına inemedi.
- DOĞRU: İGA yaptığı açıklamada olumsuz hava koşulları nedeniyle uçakların pas geçme oranının, Atatürk Havalimanı’ndaki orana göre daha düşük olduğunu belirtti. Fakat dinleyen kim?
*
- YALAN: Gece yarısına az kala “Poşet 30 kuruş oldu”, “Poşete zam geldi” falan türü bir yalan dolaşıma sokuluverdi.
- DOĞRU: Sabah olunca anlaşıldı ki... Yokmuş böyle bir şey. Poşete zam gelmemiş. Fakat konu aldı başını gitti... Geyikler çevrildi... Mavralar yapıldı... Karikatürler bile çizildi...
UZAK DURALIM
- Liberal görünümlü yasakçıdan...
- Aydın görünümlü cahilden...
- Mütevazı görünümlü kibirliden...
- Dindar görünümlü ahlaksızdan...
- Burjuva görünümlü görgüsüzden...
- Solcu görünümlü sağcıdan...
- Çağdaş görünümlü ataerkilden...
- Kibar görünümlü kabadan...
- Romantik görünümlü ayıdan...
AMAN UZAK DURALIM.
MANKENLERE BAKARKEN MIRILDANDIKLARIM
- Duruşları tam da “Karşıya geçeceğim, bana bir lira versene abi” der gibi.
*
- Deveye sormuşlar boynun neden eğri diye...
*
- Kadın mıdır, erkek midir, bilemedim ya...
*
- Az önce inşaatta çimento taşımış gibiler.
*
- Hepsine aynı reçeteyi yazıyorum: Pilatese başlanacak!
*
- Polis geçse yanlarından “torbacı” muamelesi görürler hafazanallah!
İŞE YARAYACAK BİRKAÇ TAVSİYE
- “Son günlerde hangi diziye takılıyorsun” diye soran olursa cevap vermek için ‘Mesih’ adlı diziyi izleyin.
*
- “Atiye’yi sevdin mi?” diye soran olursa cevap vermek için “Konuşmaları anlayamıyorum ki seveyim” diye bir cevap geliştirin.
*
- “Bugünlerde ne dinliyorsun” diye soran olursa cevap vermek için klasik müzik dinleyin ve böylece “Ben hep klasik dinlerim” diye cevap vermeye hak kazanın.
*
- “Yılbaşı nasıl geçti” diye soran olursa cevap vermek için “Yahu yeter! Geçti, bitti! Yeter, yeter” diye kriz geçirme alıştırmaları yapın.
Paylaş