Paylaş
İki ay içinde peyderpey bu geçişin tamamlanacağı söyleniyor.
*
- Kalıcı konutlar ne zaman biter? Bunun için bir yıllık bir süreçten söz ediliyor. Bu bir yıl, çadırda geçmez, geçemez, geçmemeli.
*
- Konteyner, çadırın bir tık iyisi. Hiç değilse su, banyo, tuvalet imkânı oluyor. Ama konteynerlerin de sorunları var.
*
- En büyük sorun şu: Önümüz yaz. Sıcak havada konteynerler ısınacak. Sıcaktan durulmaz olacak konteynerlerde.
*
- Peki ne yapmalı? Bölgede konteynerin de bir tık iyisini gördüm: Prefabrikten, yığma tuğladan ya da çelikten yapılmış geçici konutlar.
*
- TOKİ ve Emlak Konut işbirliğiyle yapılan bu geçici konutlar, çadırdan da konteynerden de iyi. Çok iyi örnekler ortaya çıkmış.
*
- Hükümetin, TOKİ ve Emlak Konut’a “Konteyneri de bırakalım, siz bölgeye bu tür geçici konutlar yapın” demesi lazım.
*
- TOKİ’nin de Emlak Konut’un da potansiyeli, prefabrik ya da çelik geçici konutlar yapmaya yeterli.
*
- İslahiye’de, Hatay’da, Adıyaman’da, Nurdağı’nda bu tür konutların örnekleri mevcut. Bazılarını gezdim, gördüm. Alternatifler içinde en iyisi bu.
*
- Bir irade beyanı gerekiyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Kalıcı konutlar inşa edilene kadar bu tür konutlara ağırlık verelim” demesi gerekiyor.
*
- Enerjimizi, birikimimizi konteynerlere harcamak yerine prefabrik, çelik ve yığma tuğla gibi yöntemlerle yapılan geçici konutlara harcasak çok daha iyi yaparız.
HER ENKAZDA BİR AYRINTI
Deprem bölgesinde gezerken rastladım bu enkaza. Çökmüş bir bina... Distopik bir görüntü...
Enkazın tam göbeğinde yer alan bir ayrıntıya odaklandım hemen.
Gördüğüm şuydu:
*
Bir mutfak rafı.
Tencereler, tavalar, kaplar, kacaklar...
Sarsıntı, koca binayı hallaç pamuğu gibi dağıtırken bu mutfak rafına hiçbir şey yapmamış.
*
Fotoğraftaki bu ayrıntıya odaklanınca...
Enkazlara “enkaz” diyerek geçilemeyeceği gerçeği bir tokat gibi çarptı yüzüme.
ÇOK KÖTÜ OLDUM
Nurdağı’nda depremzede hayvanlar için kurulmuş bir çadıra girdim.
Keşke girmeseydim.
Resmen altüst oldum.
*
Bir baktım ki...
- Bir kedicik, yoğun bakımda. Zar zor nefes alıyor. Hayata tutunmaya çalışıyor.
- Bir köpek, tıbbi cihazlara bağlanmış. Öyle acı çekiyor ki... Dayanamazsın.
*
Kuşlar da var çadırda tavşanlar da...
Onlar da depremzede olmuşlar.
*
Daha fazla dayanamadım, attım kendimi çadırdan dışarı.
*
Çadırın önünde bir köpek.
Adını “Umut” koymuşlar.
Bir bacağını kaybetmiş depremde.
Gaziantep Belediyesi’nin bünyesinde “Ortez Protez Yapım ve Uygulama Merkezi” varmış. Burada uzuv kaybı yaşayan insanlarımız için özel protez üretiliyormuş. İşte bu merkez, bu kez bir bacağını kaybeden köpeğimiz için harekete geçmiş.
Ve “Umut” köpek, böylece protez bir bacağa kavuşmuş.
*
Anne sözü dinler gibi masum bekliyordu “Umut” köpek, çadırın önünde.
MİMAR SALİH ELMAS’TAN KONUT DENETİMİ ÖNERİSİ
Binaların yapımında denetimsizlik, en büyük sorun. Bütün uzmanlar, bunun altını çiziyor. Medipol Üniversitesi’nden akademisyen Dr. Mimar Salih Elmas, denetim sorununun ancak şeffaflıkla aşılabileceğini söylüyor.
*
Önerisi şu:
- Tıpkı periyodik araç muayenesi gibi konut ve ticari alanlar da bina yapım süreçlerinde denetlenmeli. Bu süreçler, e-Devlet üzerinden ulaşılabilir olmalı.
- “Kullanım evresi denetim normları” saptanmalı, yasa ve yönetmeliklere yansıtılmalı, mevzuata eklenmeli.
- Binaların kullanım evresi denetimi konutlarda, bürolarda, konaklama amaçlı binalarda 5 yılda bir, AVM’lerde, sağlık ve eğitim binalarında, kamu binalarında 2 yılda bir olmalı.
Paylaş