‘Kılıçdaroğlu aday olmasın’ dalgası
SON günlerde “Kılıçdaroğlu aday olmasın” diye yeni bir dalga başlatıldı. Bayağı kuvvetli bir dalga.
Bu dalgayı başlatanların varsayımı şu:
*
Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamaz. Mansur Yavaş veya Ekrem İmamoğlu aday olursa kazanabilir.
*
İyi ama “kazanabilir” denilen iki seçenekle ilgili de önemli sorunlar var.
- MANSUR YAVAŞ: HDP’den oy alamıyor.
- EKREM İMAMOĞLU: Başında “siyasi yasak” sopası var.
*
“İlle de Kemal Kılıçdaroğlu aday olmalı” diye tutturulması tabii ki doğru değil. Mutlaka kazanmaya en yakın adayla çıkılmalı.
Fakat bundan çok daha önemli bir nokta var.
O da şu:
*
Eğer bu millet, bu iktidardan kurtulma raddesine geldiyse...
Kılıçdaroğlu, Yavaş, İmamoğlu, Şener, Akşener, hatta Babacan... Hiç fark etmez. Zafer kesindir.
*
Peki millet o raddeye geldi mi, gelmedi mi?
İşte cevabı tam olarak belirgin olmayan en alengirli soru budur. Gerisi, ‘Laf ola beri gele’den ibarettir.
SİYASİ KULİSLERDEN
- HÜDA-PAR ile Yeniden Refah Partisi, Cumhur İttifakı’na katılabilir. Temaslar sürüyor.
- İmamoğlu’nun yakın çevresine “Bu fırsatı kaçırırsam top bir daha ayağıma gelmeyebilir” dediği söyleniyor.
- Erdoğan’ın Bahçeli ile yaptığı görüşmelerin, haftada bire düşebileceğine dair bilgiler geliyor kulağıma.
SÜPER MUHALİF İLE SÜPER İKTİDAR YANLISI AYNI SAFTA
SİYASİ kutuplaşmanın dışında başka bir kutuplaşma daha var memleketimizde:
*
“Sokak köpekleri kutuplaşması.”
*
Bu kutuplaşmanın taraflarına baktığınızda şöyle bir manzara çıkıyor karşınıza:
*
Süper muhalif bir tip ile süper iktidar yanlısı bir tip, sokak köpekleri kutuplaşmasında aynı safta yer alabiliyor. Hatta omuz omuza mücadele veriyorlar bu konuda.
ÇARESİ VAR
DİYELİM ki doğuştan ince bir ruha sahip değilsin ve ruhunun incelmesini çok arzu ediyorsun.
Çaresi var.
Bilim ve sanatla ruhunu inceltmen mümkün.
ÖZCAN / MAHSUN / ALİŞAN DEĞİL MİYDİ O ÜÇLÜ
TELEVOLE diye bir olgu vardı ya eskiden...
Orada hep bir üçlüden söz edilirdi:
*
“Özcan / Mahsun / Alişan”.
*
“Prestij Müzik Ailesi” dendiğinde akla hep bu üçlü gelirdi.
Hep aynı yerlere takılırlardı, hep aynı demeçleri verirlerdi, hep aynı konularla eğlenirlerdi.
*
Fakat Prestij Müzik’in tarihinin anlatıldığı filme bakıyoruz:
Orada anlatılan üçlü şu:
*
“Mahsun / Özcan / Haluk Levent”.
*
Ben mi yanlış hatırlıyorum? Yoksa en başta Haluk Levent vardı da Alişan sonradan mı girdi gruba? Neden filmle ilgili Alişan’ın adı pek geçmiyor? Alp Er Tunga öldü mü? Issız acun kaldı mı? Felek öcün aldı mı? İmdi yürek yırtılır.
TÜRKLER NE TÜR FİLMLERDE BAŞARILI / BAŞARISIZ
BAŞARILI:
- Şiveli Ege kasaba komedilerinde.
- Siccin, dabbe, ecinni... Türü korku filmlerinde.
- Seküler / Muhafazakâr aile çelişkilerinin anlatıldığı öykülerde.
- Kaybettiğimiz ünlülerin hayatlarının anlatıldığı filmlerde.
BAŞARISIZ:
- Katilin izinin sürüldüğü nefes kesici filmlerde.
- Distopik evrenlerde geçen filmlerde.
- Bilimkurgu filmlerinde.
- Komediye kapı aralamayan mafya filmlerinde.
EN İYİ İNTİKAM
SİZE yapılan bir kötülüğe, bir ayıba, bir haksızlığa, bir küçük görmeye, bir değerbilmezliğe, bir kabalığa karşı intikam planı mı yapıyorsunuz?
*
O halde planınız şu olsun:
Mutlu olun.
*
Unutmayın: En iyi intikam mutlu olmaktır.
BİZİM EVİN ALTINDAKİ FAY HAREKETLENDİ
GEÇEN gece...
Bir gümbürtü ve hafif bir sarsıntı.
“Neresi sallandı acaba?” falan diye meraklanmalar.
*
Vay vay vay!
Kâğıthane’ymiş merkez üssü.
Yahu bizim evin altı sayılır orası.
Meğer evin altında fay varmış, o fay kırılmış falan...
*
Kirada indirime gitmenin tam vakti galiba.
