Felaket zamanlarının ortaya çıkardığı tipler

İki tür tepki biçimi ortaya çıkıyor:

- Ya içlerde bir yerlerde biriktirilmiş nefret alabildiğine kusuluyor

- Ya da içlerde bir yerde saklı olan merhamet duygusu ayaklanıyor.

*

Bu durumu şu şekilde ifade etmek de mümkün:

*

Bir felaket, bir acı, bir trajedi yaşandığında...

Toplum hemen “iyiler ve kötüler” diye ayrışıyor:

- İyi insanlar... Yardıma koşuyorlar, yaralara merhem olmaya çalışıyorlar, bir şeyler yapmak için çırpınıyorlar.

- Kötü insanlar ise... Irkçı, dinci, mezhepçi fitnelere girişiyorlar, dayanışmayı yıkmaya çalışıyorlar, ayrımcılık pompalıyorlar.


YAPMA, YAPMA ŞUNU

- Yardım ediyorsun, iyi ediyorsun... Ama yardım yaparken kamerayı kollama... Fotoğraf için poz vermeyi birinci öncelik haline getirme.

*

- Şirketin yardım yapacak... Tamam, güzel... Ama yapacağın yardımı, şirketinin reklam atraksiyonuna çevirme...

*

- Bir duyarlılık oluşturmak amacıyla kampanyalar düzenleyen ünlülere hemen çemkirme... Bırak düzenlesinler kampanya... Ne olur ki?

*

- Marmara depremi ile bu depremi kıyaslama... Etkilediği nüfus alanı ve yıkılan bina sayısı açısından bu ikisi arasında büyük fark var. Girme bu işlere.

*

- AFAD adlı kuruluşumuz bu depremde çok iyi iş çıkardı. İktidara muhalif de olsan, hakkı teslim etmekten çekinme...

*

- Sosyal medyada depremle ilgili paylaşım yapmak ya da yapmamak kimseyi duyarlı ya da duyarsız yapmaz. Saçmalama.

ELAZIĞ KÜRT MÜ?

“Elazığ Kürt mü” diye merak edenler varmış.

*

Bunu merak edenlere...

Elazığ’ın ne olduğunu anlatıyorum:

*

Elazığ çırpınan bir babadır... Elazığ evlatlarına kol kanat germiş bir annedir... Elazığ hisseden bir kardeştir... Elazığ duyarlı bir abladır... Elazığ yardım bekleyen bir çocuktur... Elazığ âşık olan bir gençtir... Elazığ ağlayan bir bebektir... Elazığ gülümseyen bir genç kızdır... Elazığ görmüş geçirmiş bir dededir...

*

Kısacası Elazığ...

İnsandır oğlum, insan...

*

Sadece ve sadece buna odaklanmayı başarırsan...

Belki sen de insan olabilirsin.


TAM BİR DEVLET İNSANI: MERAL AKŞENER




İYİ Parti Lideri Meral Akşener deprem bölgesine gitti...

*

Zerre kadar siyaset yapmadı... İktidara çakmaya tenezzül etmedi... Hayatını kaybedenlere rahmet diledi... Yaralılara şifa diledi... Birlik beraberlik mesajı verdi... Milletimizin dayanışma çabasını kutladı... “Hiçbir ayrışmaya meydan vermeden kenetlenmeliyiz” mesajı verdi.

*

Siyasetçilerde bu tür tutumlar gördüğümüzde biz eskiden “Tam bir devlet adamı tutumu” derdik...

Ama Meral Akşener sayesinde...

“Tam bir devlet insanı tutumu” demek zorundayız.

*

Hem sergilediğiniz tutum için, hem de dilimizi düzeltmemize sağladığınız katkı için...

Teşekkürler Meral Hanım.


ENKAZ ALTINDAN BİR CAN SAĞ SALİM ÇIKARILDIĞINDA




- Bir yaşama sevinci kaplıyor her tarafımı.

*

- Şükürle karışık bir mutluluk tebessümü beliriyor dudaklarımda.

*

m Bir umut doğuyor tüm benliğimde... Tuhaf bir umut...

*

- Bir kutlama arzusuyla, bir güzellik yapma emeliyle doluyorum.

*

- Katkısı olan herkesi “kahraman” ilan etmek istiyorum.

AÇMAYIN ŞUNA SORUŞTURMA FALAN




DEPREM olmuş, binalar yıkılmış, enkaz altında canlar var.

İşte tam o sırada Berna Laçin...

“Hop güncelleme... 6.5... Biliyorsunuz bir dereceden sonra o ilde vergi filan depremden dolayı muafiyet alıyor” diye bir paylaşım yapmış.

*

Ne demek istiyor Berna Laçin?

Şunu demek istiyor:

*

Devleti yönetenler, deprem olur olmaz...

“Depremin büyüklüğü 6.8 olursa... Elazığ ve Malatya’ya vergi muafiyeti getirmek zorunda kalırız. Eyvah eyvah!” demişler.

Ve hemen depremin büyüklüğünü 6.5’e çekerek Elazığ ve Malatya’ya vergi muafiyeti gelmesini engellemişler.

*

Bakar mısınız lütfen...

- Herkes can derdindeyken şunun yazdığı şeye bakar mısınız?

- Korkunç bir gecede şunun dert ettiği şeye bakar mısınız?

- Şunun zihninin çalışma biçimine bakar mısınız?

- Şunun saçmalamakta sınır tanımama konusunda sergilediği gayrete bakar mısınız?

*

Savcılık da hiç işi gücü yokmuş gibi bu saçmalık hakkında soruşturma başlatmış.

*

İyi ama bu saçmalık, herhangi bir soruşturmayı moruşturmayı zerre kadar hak etmiyor ki!

Bu saçmalık sadece ve sadece...

Dalga geçilmeyi, kınanmayı, ayıplanmayı, küçümsenmeyi hak ediyor... Bir adım ötesini değil.

*

Açmayın şuna soruşturma moruşturma.

Açmayın ki...

Soruşturma açmanın da bir ciddiyeti olsun yahu!