Erdoğan hangisini ister: İnce’yi mi, Akşener’i mi?

*

- Ama ille de ikinci tur diye bir şey olacaksa... Akşener’i de, İnce’yi de istemez.

*

- Gönlünden geçen Kemal Kılıçdaroğlu idi onun... Ani ve tek darbeyle bitirecekti işi.

*

- Ama olmadı... Neyse, neyse...

*

- Şimdi önünde iki seçenek var ki... Aslında ikisi de birbirinden beter.

*

- Akşener desen... İkinci turda muhafazakâr tabandan oy alma potansiyeli var.

*

- Muharrem İnce desen... İkinci turda Kürtlerden oy alma potansiyeli var.

*

- Acaba ehven-i şer olarak Muharrem İnce’yi görüyor olabilir mi?

*

- E ama hani “ehven-i şer, şerlerin en kötüsü” diye bir anlayış vardı, ne oldu ona?

*

- Sonuç olarak galiba Muharrem İnce’de karar kılınmış gibi ama yine de pek emin olunamamakta.

*

- Fakat Kemal Kılıçdaroğlu olsa idi... Çok temiz iş olacaktı... Ah ah! Ani ve tek darbe... Neyse... Neyse...

BAHÇELİ’YE AF YANITININ ALTINDA YATAN YANIT

DEVLET Bahçeli’nin “genel af” önerisine...

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tek cümleyle yanıt verdi:
“Gündemimizde yok.”

*

Erdoğan’ın bu yanıtını, biraz da şöyle anlamak mümkün:

“Sayın Bahçeli... Başkanlık dedin, tamam dedik... Erken seçim dedin, tamam dedik... Ama artık işi tadında bırak istersen.”

ADAYLARA TÜYOLAR

- TAYYİP ERDOĞAN’A: Bir gündem belirleyici, başkalarının gündeminin takipçisi olmamalı. Bir oyun kurucu, başkalarının oyunlarıyla uğraşmamalı. Özgüven abidesi, özgüvensiz gibi davranmamalı. Bir ezber bozucu, ezberlere saplanmamalı.

*

- MUHARREM İNCE’YE: İyi başladın, iyi gidiyorsun... Fakat artık “yapacağım” demek yerine “şöyle yapacağım” deme aşamasına geçmen gerek. Yapacaksın da nasıl yapacaksın, ekibin kimler, programın ne... Bu aşamaya geçmen şart.

*

- MERAL AKŞENER’E: “Beni göstermiyorlar, benden söz etmiyorlar, beni unutuyorlar, beni yok sayıyorlar” diye ağlaşarak hiçbir yere varılmaz. Gösterilmeyi, söz ettirmeyi, unutturmamayı, yok sayılmamayı başarman gerek.

*

- TEMEL KARAMOLLAOĞLU’NA: Bugünlerde muhalif seçmenin gözüne giriyor olabilirsin ama unutma ki onlar sana sen olduğun için değil iktidarı eleştirdiğin için değer veriyorlar. Sana sen olduğun için değer verecek kitlelere yönel.

*

- SELAHATTİN DEMİRTAŞ’A: “Peki ya Kandil, 7 Haziran’dan sonra yaptığının aynısını yapmaya kalkarsa... Sen yine dağlara dönüp yumruklarını sıkacak mısın” sorusuna esaslı, ikna edici bir yanıt geliştirmen şart.

*

- DOĞU PERİNÇEK’E: Antipatik gözükmenin şimdi hiç sırası değil... Gülümse biraz... Espri yap... Cemal Süreya’dan dizeler patlat... Eğin türküsü söyle... Elini hemen açık etme... Kitlelere yönel...

MEYDANLARDA ŞOVU BIRAKIN, ŞU SORULARIN CEVABINI VERİN

- Tarım politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da kuru fasulyeyi bile ithal etmekten kurtulacağız?

*

- Eğitim politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da her 6 ayda bir sistem değişikliğine gitmeyeceksiniz?

*

- Hayvancılık politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da “et ithal ettiğimiz ülkeler” listesi yapmaya gerek duymayacağız?

*

- Faiz, enflasyon politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da kur yükselmeyecek, enflasyon düşecek, faizler fırlamayacak?

*

- Çevre ve şehircilik politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da şehirlerimiz artık daha fazla ihanete uğramayacak?

*

- İstihdam politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da işsizler ordusuna her gün yüzlerce nefer katılmayacak?

*

- Suriyeli mülteciler politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da mülteciler sorununu şimdikinden farklı bir şekilde çözeceksiniz?

*

- Düşünce özgürlüğü politikanız ne olacak? Ne yapacaksınız da size azıcık dokunduran gazeteciler kendilerini güvende hissedecek?

KATILIM REKORU KIRILACAK

ETRAFIMA, etrafımın etrafına, etrafımın etrafının etrafına bakıyorum da...

Galiba 24 Haziran’da...

Türkiye seçim tarihinin katılım rekoru kırılacak.

HADİ HEP BERABER ŞUNLARDAN SIKILALIM

- Burnundan kıl aldırmayan cehaletten...

- Halk aşağılaması yaparak seçimden zafer umanlardan...

- Başı azıcık sıkışanın önüne geleni “FETÖ’cü” diye yaftalamasından...

- “Hain! Vatan haini”
suçlamasının leblebi çekirdek haline gelmesinden...

- İşi gücü gazeteci tehdit etmek olan müptezel tetikçilerden...

BEN ARTIK YAVUZ BİNGÖL’ÜN

- Tepki almaktan hoşlandığını...

- Nasıra basmayı hobi edindiğini...

- “Ne kadar vururlarsa o kadar iyi” dediğini...

- Resmen dikkat çekmeye çalıştığını...

- Erdoğan üzerinden kendi reklamını yapmak istediğini...

- Reklamın iyisi kötüsü olmaz anlayışıyla hareket ettiğini...

- Ve sadece kendini düşündüğünü...

Düşünmeye başladım.