Bu cinayet karşısında bakalım ne yapacak HDP?

Bakalım ne yapacak HDP?

Yumruklarını sıkıp dağlara karşı...

“Bu yaptığının eski derin devletin yaptığından ne farkı var? Eski derin devletin yerine mi talipsin?” diye haykırabilecek mi?

Büyük bir infiale kapılıp...

“Siyasi rakiplerimin alçakça katledildiği bir ortamda ben neyin siyasetini yapabilirim ki?” diye inleyebilecek mi?

Çok esaslı bir tavır alarak...

“Rakip siyasetçilerin kanının döküldüğü bir ortamda ben bölgede nasıl gönül rahatlığıyla siyaset yapabilirim ki” diye radikal bir çıkış yapabilecek mi?


İŞTE BUNLAR HEP O MEŞHUR SİNSİLİKTEN
ANNELERİNİ kaybeden Boydaklar, kendilerine taziye yollayan Fetullah Gülen’e patlamışlar:

“Al taziyeni de git başımızdan”.

Fakat buna rağmen kurtulamıyorlar.

Neden mi?

Fetullah Gülen örgütünün tarihte eşi benzeri görülmemiş bir şekilde sinsilik, kalleşlik, takiyecilik yapmasından dolayı.

Boydakların dramı buradadır.


GALİBA TERCİHİMİZİ YAPTIK
HILLARY Clinton “Ben başkan olsam Suriye’de Kürtleri silahlandırırım” dedi ya...

Başbakan Binali Yıldırım hemen konuya dalarak Hillary’ye yüklendi.

“Türkiye seçimini Trump’tan yana yaptı” desem...

Bilmem biraz abartmış olur muyum?


SORU/CEVAP
SORU: Acaba YÖN Radyo’ya verdiğin destekten dolayı da “pişmanım” diyecek misin?

CEVAP: Eğer YÖN Radyo, orduya sızdırdığı generaller eliyle darbe yapmaya kalkışırsa tabii.


BİR YER OLMALI
15 Temmuz’u ve sonrasını tamamen mağduriyetler üzerinden okumak ile mağduriyetleri dile getirenlerin tümünü FETÖ’cü ilan etmek arasında bir yer olmalı.


RÜŞTÜ REÇBER'İN YAZISI
RÜŞTÜ Reçber, önceki gün Hürriyet Spor’da yazdığı “Artık Sana İnanmıyoruz” başlıklı yazısıyla...

Mırın kırına zerre prim vermeden haykırmış.
İdare-i maslahat yerine devrimciliği seçmiş.
Eş, dost, ahbap kayırmacılığının yerine cesareti koymuş.

Kutluyorum kendisini...

Hem de her yerinden.


GİTTİ EZELİ İLE EBEDİ, GELDİ AYLIK İLE HAFTALIK
MEŞHUR sözdür: Milletler arası ilişkilerde ezeli ve ebedi dostluklar ve düşmanlıklar olmaz.

Beş ay önce Putin’e ağır hakaretler edilirken bugün “en büyük Putin” noktasına gelindiğini görünce...

Şöyle demek kaçınılmaz oldu: Milletler arası ilişkilerde haftalık ve aylık dostluklar ve düşmanlıklar olmaz.


BUNDAN KELLİ
BUNDAN kelli her kim ki bana laf sokmaya çalışır...

Benden şu sözleri işitir:

Sen benim muhatabım değilsin.
Seviyemde değilsin.
Kıratımda değilsin.
Kalitemde değilsin.

Irak Başbakanı İbadi’ye söylediğiniz bu sözlerle bana yepyeni bir posta koyma tarzını öğretmiş oldunuz, teşekkürler Sayın Cumhurbaşkanım.


ARTIK PEK TAHAMMÜL EDEMEDİĞİM 7 ŞEY
BİR: Tavlada kaybetmek...

İKİ: Aşırı duygusal ve ağlak metinler.

ÜÇ: Bir türlü ilerlemeyen filmler.

DÖRT: Twitter’da takılmak.

BEŞ: Telefonda uzun konuşmak...

ALTI: Yozgat’a laf edilmesi...

YEDİ: “Biraz konuşmamız gerek” denmesi.