Paylaş
Bir coşkusu olmalı.
Bir törenselliği olmalı.
Bir yemeği olmalı, bir hediyesi olmalı.
Bir rüzgârı olmalı.
Bir sembolü olmalı, bir oyuncağı olmalı.
Bir havası olmalı sokaklara yansıyan.
Bir geleneği olmalı hafiften modernleştirilmiş.
Bir anısı olmalı “nerede o eski bayramlar” cümlesinin dışında.
Bir yeniliği olmalı eski bayramları aratmayan.
*
Yok. Yok. Yok.
Maalesef bizde bunların hiçbiri yok.
Ve bu tamamen bizim ihmalimiz.
*
Bunun üzerinde biraz düşünmenizi temenni ederek...
Hepinizin bayramını en içten dileklerle kutluyorum.
YERYÜZÜNÜN EN İLKEL KISIRDÖNGÜSÜ
RAMAZAN gelir / İsrail saldırır / Filistinli çocuklar ölür / Dünya sessiz kalır / “Araplar nerede” diye söylenilir / İslam dünyası asla bir araya gelmez / İsrail daha da azar / Bayrama doğru daha çok çocuk katleder / Dünya yine susar / Hepimiz çok öfkeleniriz / Ve sonra her şey unutulur / Ta ki bir sonraki ramazandaki İsrail saldırısına kadar.
*
Ramazan gelir / İsrail saldırır / Filistinli çocuklar ölür / Dünya sessiz kalır / “Araplar nerede” diye söylenilir / İslam dünyası asla bir araya gelmez / İsrail daha da azar / Bayrama doğru daha çok çocuk katleder / Dünya yine susar / Hepimiz çok öfkeleniriz / Ve sonra her şey unutulur / Ta ki bir sonraki ramazandaki İsrail saldırısına kadar.
*
Bu kısırdöngü var ya bu kısırdöngü...
Yeryüzünün en ilkel, en aşağılık, en vahşi, en barbar, en alçak kısırdöngüsüdür.
İSRAİL VE YAHUDİ
İSRAİL yönetiminin yaptığı aşağılık eylemler ile Yahudi kelimesini birbirinden ayırmalıyız.
*
İsrail yönetimi ayrıdır, Yahudi ayrıdır.
*
Bunu yapabilmeyi becermekte zorluk çekiyorsak...
Sürekli İsrail yönetiminin aldığı kararları benimsemeyen, itiraz eden, karşı çıkan Yahudileri aklımıza getirmeliyiz.
HAMAS ELEŞTİRİLERİYLE İSRAİL’İ TEMİZE ÇEKMEK
BİR terane var son günlerde.
Şöyle bir terane:
*
HAMAS bomba atıyormuş. İsrail de ona cevap vermek zorunda kalıyormuş.
HAMAS çocukları kalkan yapıyormuş. Bu nedenle İsrail çocukları öldürmek zorunda kalıyormuş.
Bütün suç HAMAS’ınmış.
HAMAS olmasa İsrail melaike olacakmış.
Ama ah işte HAMAS varmış.
*
İyi de birader...
Şu son olaylarda İsrail, durup dururken Filistinlilerin Doğu Kudüs’teki evlerini ellerinden almadı mı? Mescid-i Aksa’ya saldırmadı mı? İsrail bunları yaparken HAMAS’ın yaptığı bir şey var mıydı?
*
HAMAS, bir sonuçtur.
İsrail’in yıllardır sürdürdüğü işgal politikasının sonucudur. İsrail’in dur durak bilmeyen barbarlığının sonucudur. İsrail’in barışa yanaşmamasının sonucudur. İsrail’in Filistin’i yok etme çabasının sonucudur.
*
HAMAS’a yönelik eleştiriler...
İsrail’i temize çekmez.
*
HAMAS yokken de İsrail böyleydi.
HAMAS varken de İsrail böyle.
Belirleyici olan HAMAS değildir.
Belirleyici olan İsrail’dir.
JEFF KOONS, DİYARBAKIR, KARPUZ İÇİNDE ÇOCUK FALAN
DİYARBAKIR’DA dikilen o korkunç karpuz içindeki çocuk heykeline hepimiz salladık da salladık.
Haklı olarak aşağıladık, hiç beğenmedik, “bu ne be” dedik, ürkütücü bulduk, korku filmlerine benzettik.
*
Peki ya sıra Jeff Koons adlı çağdaş ve avangart sanatçının yaptığı şu “Michael Jackson and Bubbles” heykeline gelince ne yapıyoruz? Ya da aynı sanatçının bir balonu eğip bükerek yaptığı korkunç heykelleri görünce?
*
“Amma güzel” diyoruz, “Vay, işte modern sanat” diye bayılıyoruz, alıp en muteber müzemizin başköşesine yerleştiriyoruz.
*
O kadar ki...
Taa 1988 yılında “Michael Jackson and Bubbles” adlı heykeli, 5.6 milyon dolara satın almışız!
*
Bizim zavallı Diyarbakır Belediyemizin tek suçu, yaptığı işi iyi satamamak.
*
Oysa Diyarbakır Belediyesi de yaptığı işe...
“Kitsch” ya da “Banaliteden esintiler” üst başlığını koysaydı...
Hepimiz en azından şöyle bir dururduk.
Paylaş