Paylaş
Hani şu İzmir’de “çiğdem” dedikleri...
Bildiğiniz çekirdek yahu!
Hani inşaat seyrederken çitlemeye bayıldığımız şu meşhur milli atıştırmalığımız...
İşte onu da ABD’den ithal ediyormuşuz...
Bak, bu da belgesi!
Markette satılan bir poşet çekirdek...
Üstünde “Menşei: USA” yazıyor.
İstediğin kadar milliyetçilik nutukları at...
İstediğin kadar vatanseverlik tasla...
İstediğin kadar şiir oku...
İstediğin kadar Türk’e Türk propagandası yap...
İstediğin kadar geçmişinle övün...
İstediğin kadar güçlü olduğunu söyle...
Çekirdeği bile ABD’den ithal ediyorsan...
Sıkıntı büyüktür, hem de çok büyük!
CEM YILMAZ OLUNCA
Şöyle ağız tadıyla bir MFÖ konserine gidemezsin.
Gitsen ahalinin ilgisi nedeniyle konser organizatörleri dört tarafını korumayla çevirir.
Korumalarla çevrilince millet bunu senin yaptırdığını düşünür.
Öyle düşününce sana “burnu büyük” derler...
Keyfin kaçar, gittiğine gideceğine pişman olursun.
Ama paran vardır, sevgilin Defne’dir, meşhursundur falan ya... Böylece bir denge söz konusu olur.
Yani o kadar da duyar kasmaya gerek yoktur.
MENEMEN ANKETİ
VEDAT Milor, sosyal medyada “Menemen soğanlı mı olur, soğansız mı olur” diye sormuş.
Ankete katılanların yarısı soğanlı demiş, yarısı soğansız.
Peki kimler soğanlı, kimler soğansız demiştir?
Ben bir yaklaşım denemesi yaptım.
Takdim ediyorum:
SOĞANLI DİYENLERİN ÖZELLİKLERİ: Hercaidirler... Muhabbete hemen dalabilirler... Çabuk âşık olurlar... İçlenince şiir okurlar... Ruhen hassastırlar ama ufak tefek olayları kafaya takmazlar. Koç, Yengeç, Kova gibi kolay burçlara mensupturlar... Tarih kitabı okumaya bayılırlar.... Yemek için uzaklara gidebilirler... İdeolojik olarak asla tutucu değildirler... Ebru Gündeş dinlerler... Arabalarını ödünç verirler... İyi yancılık yaparlar... Sofra insanıdırlar... Ehlidildirler...
SOĞANSIZ DİYENLERİN ÖZELLİKLERİ: Almanlar kadar olmasa da disiplinlidirler... Yancılığa katlanamazlar, mutlaka oyunda olmak isterler... İdeolojik olarak azıcık sekterdirler... Hızlı yerler, sofradan hızlı kalkarlar... Muhabbete dalmaları zordur, çıkmaları kolaydır... Yemek için en yakını tercih ederler... Aslan, Başak, İkizler gibi zor burçlardandırlar... Anı kitabı okurlar... “Biz suyun öte tarafındanız” demeye bayılırlar... Asosyaldirler... Bazen çekilmez olurlar.
NSRET'İN ÖNÜNDEN GEÇERKEN MIRILDANDIKLARIM
ETİLER’de yürüyordum... Kaldırımda bir kalabalık... Geçemedim resmen... Küçük çapta bir nümayiş var sanki... Kafamı kaldırdım... Meğer Nusret’in önüymüş... Sadece Araplar sırada değil... Batılı turistler de sırada... Hatta bizim ahali de...
Bu manzara karşısında başladım mırıldanmaya:
Allah Allah!
Ne iştir yahu!
Bir et uğruna değer mi be!
Ne yani? En ünlü markamız et tokatlayan Nusret mi?
Allah akıl fikir versin.
Olacak iş değil.
NE GEREK VAR Kİ?
SİYASİ haberler içinde bir tanesi dikkat çekiyor:
AK Parti yerel seçim hazırlıklarına başladı.
Karşısında muhalefet yok...
Maçı tek kale oynuyor...
Bir de tutmuş daha şimdiden yerel seçime hazırlanıyor...
Bu AK Parti de bir âlem gerçekten!
SİYASETTE BAŞARISIZ OLMANIN YOLLARI
“Herkes dostum olsun, hiç düşmanım olmasın” demek...
Bütün gazetecilerle arayı iyi tutmaya çalışmak...
Konuşmak gerektiğinde susmak, susmak gerektiğinde konuşmak...
RİCA EDİYORUM LÜTFEN
Toplu mesaj listelerinden bendenizi hemen çıkarır mısınız?
Dış politika literatüründe “kıskanmak” sözcüğüne yer vermekten vazgeçer misiniz?
Yemen’de çocuk katliamı yapan şu katil Suudi Arabistan’a şöyle ağzınızı doldurarak “çocuk katili” der misiniz?
Türkiye’nin turistler için sudan ucuz olmasını mesele eder misiniz?
Mahfi Eğilmez’in bile cevabını bilmediği “Dolar ne olur” sorusunu bana sormayı bir tarafa bırakır mısınız?
700 hafta serbest olan Cumartesi Anneleri buluşmasının neden bu hafta sorun olduğunu ikna edici biçimde izah eder misiniz?
NE GÜZELDİR UZUN YOLDA ARABA KULLANMAK
Ama öyle haldır haldır yetişmeye çalışır gibi son sürat gitmeyeceksin, sakin ve huzurlu gideceksin.
Ama öyle hiç durmadan gitmeyeceksin, sık sık mola vereceksin.
Ama öyle kural ihlali yapanlara sinirlenerek gitmeyeceksin, hiçbir şeyi kafaya takmayacaksın.
Ama öyle müziksiz gitmeyeceksin, müziğin sesini sonuna kadar açarak gideceksin.
Ama öyle kalabalık gitmeyeceksin, kendinle baş başa kalıp kafayı boşaltacaksın.
Paylaş