Paylaş
Bu işin arası yok.
Ukrayna Savaşı da böyle bir sonucu ortaya çıkardı.
Düne kadar komedyen diye dalga geçilen Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski’den bir savaş kahramanı çıkarken, Putin’in karizmasını fena halde çizdi.
Hem Zelenski ile hem Putin’le konuşabilen ve savaşın önlenmesi için aktif çaba gösteren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sergilediği liderlik ise dünya tarafından takdir edilirken, Türkiye’yi ilgi odağı haline getirdi.
Türk halkı ise Allah korusun Ukrayna gibi bir saldırıya maruz kalması durumunda Türkiye’yi en iyi yönetebilecek lider olarak tartışmasız Erdoğan’ı işaret etti.
UKRAYNA SAVAŞI ERDOĞAN’I ÖNE ÇIKARDI
AREDA Survey Araştırma’nın 26-28 Şubat tarihleri arasında 2 bin kişi üzerinde yaptığı araştırmada, bir savaş durumunda Erdoğan’ın liderliğine güçlü bir destek çıkarken, Türk halkının cumhurbaşkanı adaylığına soyunan Kemal Kılıçdaroğlu ya da Ekrem İmamoğlu’nu seçmemesi, Meral Akşener’i işaret etmemesi ise ilginç oldu.
Prof. Dr. Ömer Çaha’nın koordinatörlüğünde yapılan çalışmada Ukrayna Savaşı konusunda Türkiye’nin izlediği tarafsızlık politikası ise halkımızdan onay aldı.
‘KILIÇDAROĞLU’ VE ‘AKŞENER’ DEMEDİ
‘Türkiye, Ukrayna gibi bir saldırıya maruz kalması durumunda ülkeyi en iyi yönetebilecek lider kim?’ sorusuna ankete katılanların yüzde 47’si Erdoğan derken, onu yüzde 13.8’le Mansur Yavaş ve yüzde 10.2’lik oranla Selahattin Demirtaş takip etti. Ekrem İmamoğlu diyenlerin oranı yüzde 8.4 olurken, Kılıçdaroğlu yönetmeli diyenlerin oranı yüzde 7.8’de kaldı. Rusya’ya ambargo uygulanmasını öneren Akşener ise halktan vize alamadı. Akşener diyenlerin oranı yüzde 3.7’de kaldı.
Türk halkı savaş ya da ağır kriz dönemlerinde Türkiye’yi en iyi Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ya da Akşener yönetir demedi. Ukrayna’da barışın sağlanması konusundaki çabaları nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın en çok ilgi gören lideri olurken, Türk halkının desteği arttı. Kriz dönemlerinde halkın, ülkenin başında güçlü liderleri görme tercihi Ukrayna Savaşı’nda da kendini gösterdi.
CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİNDE KİME OY VERİRSİNİZ?
Ukrayna Savaşı’nda sergilediği güçlü liderlik Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığı konusundaki oranını da yukarıya çekti.
‘Cumhurbaşkanlığı seçiminde hangi adaya oy verirsiniz?’ sorusuna ankete katılanların yüzde 48.5’i Erdoğan yanıtını verirken, onu yüzde 21’le Mansur Yavaş takip etti. Selahattin Demirtaş’ın yüzde 11.2 çıktığı anketten Kılıçdaroğlu’na destek yüzde 8.6 oldu. Ekrem İmamoğlu ise yüzde 4.4’e geriledi.
NATO’YA GÜVEN SARSILDI
Ukrayna Savaşı’nda başarısız bir sınav veren NATO’ya olan güven ise sarsıldı. Ankete katılanların yüzde 90.8’i Türkiye’ye yönelik bir saldırı olduğu takdirde NATO’nun ülkemizi savunmayacağı görüşünü bildirdi.
Ukrayna Savaşı’nın çıkması konusunda ise halkımız ABD ve Avrupa’nın yanlış rol oynadığı görüşünde. Ankete katılanların yüzde 82.6’sı ABD ve Avrupa’nın Ukrayna’yı kışkırtıp sonra yarı yolda bıraktığı yönünde görüş belirtti.
KILIÇDAROĞLU’NUN CUMHURBAŞKANLIĞI ADAYLIĞINI NASIL ETKİLEYECEK
UKRAYNA Savaşı’na rağmen siyaset hareketli.
1) Yeni Seçim Yasası, küçük partilerin hesaplarını yeniden gözden geçirmelerine neden oldu.
2) Meral Akşener’in isimsiz cumhurbaşkanı adayı çıkışı ise en çok Kılıçdaroğlu’nu tedirgin etti.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 50 artı 1’in aranması, yüzde 1-2 oranında oyu olan hatta yüzde 1’i bile bulmayan partileri kilit konumuna yükseltti. Cumhurbaşkanlığı seçiminde vazgeçilmez hale getirdi. Onlar da bu şansı çok iyi kullandılar. Öyle ki CHP’nin yüzde 25 oyu olmasına, İYİ Parti’nin yüzde 10’un üzerinde dolaşmasına rağmen DEVA ya da Gelecek Partisi, Saadet ya da Demokrat Parti kadar sesleri çıkmıyordu.
Küçük partiler cumhurbaşkanlığı seçiminde elde ettikleri pozisyonu hemen milletvekili seçimine tahvil etmişlerdi. 2018 seçimlerinde Saadet Partisi, BBP ve Demokrat Parti Meclis’te temsil edilme imkânını yakaladı. İYİ Parti barajı aşamadığı halde Meclis’e güçlü bir şekilde girmeyi başardı.
KÜÇÜK PARTİLERİN ALEYHİNE
Ancak yeni Seçim Yasası’nın Meclis’e sunulmasıyla birlikte küçük partiler kozlarından birini kaybederken, cumhurbaşkanlığı seçimi için anahtar parti olma güçlerini ellerinde tutuyorlar. Eğer ilk turda yüzde 50 artı 1 şartı aranmasa, en çok oy alan aday seçilse, küçük partilerin o kozları da ellerinden gidecek.
Yeni Seçim Yasası sadece küçük partilerin yeni bir arayışa girmesine neden olmadı, muhalefetin ortak cumhurbaşkanı adaylığına hazırlanan Kılıçdaroğlu’nu da zor durumda bıraktı.
KILIÇDAROĞLU NE YAPACAK
Kılıçdaroğlu, muhalefet liderlerinin ortak cumhurbaşkanı adaylığı konusunda bütün liderlerin mutabakatının gerektiğini söyleyerek kendini bağladı.
Hadi Akşener’i geçtim, Karamollaoğlu ya da Davutoğlu karşı çıktığı takdirde Kılıçdaroğlu’nun ortak adaylığı suya düşmüş demektir.
Ayrıca Akşener’in “isimsiz” cumhurbaşkanı adaylığı önerisi ise Kılıçdaroğlu’nu zor durumda bıraktı. Kılıçdaroğlu tam da Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı denklem dışına ittiğini düşünürken bir anda kendisinin saha dışına atılma tehlikesi ile karşı karşıya kaldı.
KILIÇDAROĞLU’NUN KOZU
Buna rağmen Kılıçdaroğlu önemli bir kozu da elinde bulunduruyor.
Seçim Yasası’yla ilgili yeni teklif, küçük partilerin milletvekili çıkarmasını neredeyse imkânsız hale getiriyor. Yeni partilerin Meclis’e girebilmeleri için barajı aşacak olan bir partinin listelerinden seçime girmeleri gerekiyor.
Bu durumda Temel Karamollaoğlu, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan ya da Gültekin Uysal ya CHP veya İYİ Parti listelerinden seçime girecekler ya da dört parti anlaşıp birinin listelerinden aday gösterilecekler.
Bu durum Kılıçdaroğlu’nun eline yeni bir koz verdi. Ortak cumhurbaşkanı adayı olmayı hedefleyen Kılıçdaroğlu, dört parti liderini CHP listelerinden aday göstererek onların desteğini sağlayabilir.
Siyaset, hesap kitap işi.
İYİ PARTİ’DEN FARKLI SİNYALLER
Bu arada ben Akşener’in isimsiz cumhurbaşkanı tarifinin Kılıçdaroğlu’na kırmızı kart anlamına geldiğini savunuyorum ama İYİ Parti’den, ‘Kılıçdaroğlu ortak cumhurbaşkanı adayı’ şeklinde sinyaller de almıyor değilim.
Bu hamur daha çok su götürecek.
Paylaş