OHAL komisyonu nasıl çalışacak

TBMM’ye girince ilk olarak Milli Savunma Bakanı Fikri Işık’la karşılaştım.

Haberin Devamı

Fikri Işık, hafta sonu Yüksekova’da, Dağlıca’da askerlerimizle iftar ve sahurda bir araya gelmişti.

“Askerlerimizin moralini çok yüksek gördüm” dedi. “Yüksekova’da farklı bir şey gördüm, halkın özgüveni yükselmiş” diye konuştu. Milli Savunma Bakanı, sınır güvenliği ve üs bölgelerinde terörle mücadelede elektronik sistemlerin kullanılmaya başlandığını anlattı. Bu çok önemli bir nokta. ABD, Meksika sınırını zeplinlerle izliyor. Suriye sınırına duvar çekerek ciddi bir önlem aldık. Şimdi İran sınırına duvar çekiliyor. Milli Savunma Bakanı ise sınıra elektronik duvar ve üs bölgesinden söz etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Başkanı seçildikten sonra ikinci kez grup toplantısına geldi. İlk gelişinde ayrı bir heyecan dalgası vardı ama bu kez de kalabalıktı. Lider farkı tabii.

Haberin Devamı

Erdoğan grup toplantısına girerken, 15 Temmuz’dan bu yana Silivri’de tutuklu olan Hava Harp Okulu öğrencilerinin aileleri yolunu kesti. 263 öğrencinin iddianamesinin hazırlanmadığını söyleyip Cumhurbaşkanı’ndan destek istediler. Erdoğan, “Konuyu bilmiyorum” dedi. AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın not almasını istedi. Ailelerle konuştum. Çocuklarının tutuksuz yargılanmasını, iddianamenin bir an önce hazırlanmasını talep ediyorlar.

ADALETİN DAMATLARLA İMTİHANI

Bu arada dün kaleme aldığım, “Adaletin damatlarla imtihanı” başlıklı yazısı üzerine çok sayıda milletvekili ve bakanla konuştum. Damatlar konusundaki rahatsızlık dikkatimi çekti. Bu iş vicdanları yaralamış.

Adalet Bakanlığı yetkilileri son bilgileri paylaştı. FETÖ’yle mücadele kapsamında 161 bin 693 kişi hakkında adli işlem yapılmış. Bunun 50 bin 344’ü tutuklu. Bakanlık yetkilileri sadece iki damadın serbest bırakılmadığını, şimdiye kadar 47 bin 136 kişinin adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını ifade etti. Sinek küçük ama mide bulandırıyor. İki damadın serbest bırakılmasının meydana getirdiği algı, toplumdaki adalet ve eşitlik anlayışını derinden sarstı.

Mahkemelerle ilgili bir gözlemimi bakanlık yetkilileriyle de paylaştım.

Adil Öksüz’ün adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasından İstanbul’da bazı medya mensuplarının tahliye edilip aynı gece yeniden tutuklanmaları sürecinde yaşananlardan sonra mahkemeler, adli kontrol şartıyla serbest bırakma kararı vermekte zorlanıyorlar. Çünkü müthiş bir lince tabi tutuluyorlar. FETÖ’yle mücadele kapsamında yargılanan iki kesim var.

Haberin Devamı

Darbe zanlıları. Ceza Yasamızda darbe suçu ömür boyu hapis cezası gerektiriyor.

Fetullahçı Terör Örgütü’ne üyelik. Yargının önünde acil olarak çözülmesi gereken sorun da burada düğümleniyor. FETÖ’ye üyelik nedeniyle suçlu bulunacak olanların tutukluk nedeniyle hapiste yattıkları süre doluyor. Mahkemelerin normalleşmesi lazım ki, bu konularda hukukun gereğini yerine getirmekte endişe etmesinler.

OHAL KOMİSYONUNUN KRİTERLERİ

Bu konuda bir gelişme de temmuz ayı itibarıyla çalışmaya başlayacağı açıklanan, OHAL komisyonu ile yaşanacak. Başında saygın bir hukukçu olan Selahattin Menteş’in bulunduğu komisyona başvuru kriterleri önümüzdeki günlerde Resmi Gazete’de yayınlanacak. Böylece OHAL komisyonuna nasıl müracaat edileceği belli olacak. Komisyondan çok büyük bir beklenti oluştu. Türkiye’ye nefes aldırması bekleniyor. Komisyonun saygınlığını vereceği kararlar belirleyecek. OHAL komisyonu açısından yeni bir bilgi daha. OHAL komisyonu çalışmalara başlamadan önce kararlarına mesnet teşkil edecek kriterleri belirleyecek. Bu kriterler kamuoyuna açıklanmayacak. Sadece komisyonun alacağı kararlara ışık tutacak. Komisyon dosyaları bu kriterlere göre ele alacak.

Haberin Devamı

Bu kriterler ne olacak? Komisyon bu kriterleri belirlerken, sadece iç hukukumuzla sınırlı kalmayacak, AHİM kararlarından da yararlanacak. Çok önemli bir nokta. Çünkü kamudaki açığa alma ve ihraçlarda bu sorun yaşanıyor. Bir bakanlığın ihraç ettiğini diğer bakanlık açığa almakla yetiniyor. Norm birliği sağlanamadı. O nedenle OHAL komisyonunun dosyalara belirli kriterler ışığında bakacak olması önemli. Daha da önemlisi, bu kriterler belirlenirken, sadece iç hukukla yetinilmeyip AB müktesebatından da yararlanılacak olması.

Yazarın Tüm Yazıları