Paylaş
Ne zaman ki yeni seçim yasası çıktı, küçük partiler milletvekili telaşına düştü. Karşılıklı hamleler yapılmaya başlandı.
Yeni seçim yasasının TBMM’deki görüşmeleri sırasında CHP’nin çok fazla mücadele vermemesi dikkatimi çekmişti. Demek ki bunun içinmiş.
Küçük partilerin ayaklarının yere basmasını istemişler. Kendi sırtlarından barajı aşıp, 15-20 milletvekilli için pazarlığa oturmalarını engellemeyi hedeflemişler.
Hatırlarsanız Davutoğlu, Meclis’te grup kuracak kadar milletvekili istemişti.
GÜLTEKİN UYSAL’IN ÇIKIŞI
6 partinin geleceği açısından 24 Nisan kritik bir tarih. Bu buluşma diğerlerinden farklı olacak. Çünkü Gültekin Uysal, attığı bir tweet’le ittifakı dağılma noktasına getirdi. Uysal’ın, “Türk milletinin cumhurbaşkanı adayı ile ilgili beklentisinin 3 ölçüsü var; 1- 20 yıllık AKP döneminde sorumluluğa ortak olmamış olmak” sözü, ittifakı karıştırdı.
Uysal burada sadece “Adı Ali, soyadı Babacan” ya da “Adı Ahmet, soyadı Davutoğlu olmayacak” diye yazmamış. Yoksa doğrudan Babacan ve Davutoğlu’nu hedef alıyor. Biri AK Parti’nin başbakanı, diğeri başbakan yardımcısıydı.
Babacan ve Davutoğlu’nun bundan rahatsız olduklarını bilmek için kâhin olmaya gerek yok. Ama bir gerçek var ki, 6’lı masaya oturmaya elleri mecbur. Yeni seçim yasasıyla Kılıçdaroğlu’na mecbur kaldılar. Zaten o tweet Gültekin Uysal’ın görüşlerini yansıtmıyor. Uysal, Kılıçdaroğlu’nun mesajını taşıyor.
AKŞENER’LE ARASI AÇIK
Gültekin Uysal İYİ Parti listesinden seçilmişti ama Meral Akşener’le arasının açık olduğu ve Kılıçdaroğlu’na yakın olduğu söyleniyor. Belki bu seçimde Akşener onu istemeyebilir. O da CHP listelerinden girebilir.
DAVUTOĞLU VE BABACAN’A AYAR
Gültekin Uysal attığı tweet’le Babacan ve Davutoğlu’na, “Cumhurbaşkanı adaylığı iddianızı bırakın, Kılıçdaroğlu’nun ortak cumhurbaşkanı adaylığına destek verin”, diye ayar çekti. Yoksa masada istenmiyorsunuz, mesajını verdi. Gültekin Uysal tam bir operasyon adamı. Davutoğlu ve Babacan’ın rahatsızlığına rağmen o tweet’i kaldırmadı. Bu durumda Davutoğlu ve Babacan ya o masaya oturmayacaklar ya da bu uyarıyı sineye çekecekler. Aldığım bilgiler, 24 Nisan’daki toplantıya katılacakları yönünde.
Babacan ve Davutoğlu, şimdiden itilip kakılmaya başlandılar. Evin istenmeyen gelini pozisyonundalar. Siz birde cumhurbaşkanı adaylığını belirleme ve milletvekili listelerinin hazırlanması sürecinde görün. AK Parti’de eller üstünde tutulurken şimdi maruz kaldıkları şu muameleye bakın. Ama hak ettiler. Davana ihanet edersen, liderine ihanet edersen sonun böyle olur. Daha bunlar iyi günleri.
İKİ SARSICI HAMLE
SON 1 hafta içinde 6’lı ittifakı sarsan iki gelişme yaşandı.
1- Ümit Özdağ’ın Mansur Yavaş hamlesi
2- Temel Karamollaoğlu’nun üçüncü ittifak çıkışı.
KILIÇDAROĞLU’NU TEDİRGİN ETTİ
Ümit Özdağ’ın Mansur Yavaş’ı cumhurbaşkanı adayı göstermesi en çok kimi rahatsız etti derseniz... Kılıçdaroğlu da, Akşener de rahatsız oldu. Hatta iki lider apar topar Yavaş’ı davet edip aday olmadığını açıklamasını istedi. Kılıçdaroğlu özellikle tedirgin oldu. Cumhurbaşkanı adaylığı konusunda ciddi rakipleri olan Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş’ı denklemin dışına ittiğini düşünürken, sürpriz öneri ile pişmiş aşa soğuk su katıldığını düşündü.
İMAMOĞLU RAHATSIZ OLDU
Ama en çok Ekrem İmamoğlu rahatsız oldu. Öyle ki İmamoğlu ekibi, Mansur Yavaş’ın yıllar önce yaptığı bir konuşmayı servis etti.
Yavaş, “Birinci sıradaki Ağrılı, ikinci sıradaki Diyarbakırlı, üçüncü sıradaki Mardin Derikli. Ne yapılmak isteniyor? Mecbur muyuz Ağrılıyı seçmeye, Diyarbakırlıyı seçmeye?” diyor.
Mansur Yavaş da, Akşener’in yanında, “Benim belediyecilik anlayışıma göre bir belediye başkanı seçildiği andan itibaren sadece görevini yapmalı. Ne diğer siyasi partilere, siyasi partilerin genel başkanlarına laf söylemeli ne onların içişlerine karışmalı; işini gücünü yapmalıdır” diyerek İmamoğlu’na mesaj vermişti.
ÜÇÜNCÜ İTTİFAK
Temel Karamollaoğlu’nun üçüncü ittifak çıkışı ise İYİ Parti’den ziyade Kılıçdaroğlu’nu tedirgin etti. Neden?
Kılıçdaroğlu cumhurbaşkanı adayı olmak istediği için İYİ Parti, bu işi CHP’nin sorunu olarak görüyor. Kılıçdaroğlu ise cumhurbaşkanlığı seçiminde binde bir oya dahi ihtiyacı olduğu için üçüncü ittifakı doğru bulmuyor. Üçüncü ittifaka oy verenlerin cumhurbaşkanlığı seçiminde kendisine oy vermeyeceğini düşünüyor. O nedenle kapsamlı bir hazırlık yürütüyor.
KILIÇDAROĞLU’NUN TEKLİFİ
24 Nisan’da masaya oturduğunda iki alternatifli öneri sunmaya hazırlanıyor. Kılıçdaroğlu’nun, üçüncü ittifaka gerek olmadığı görüşünü savunup diğer partilerin CHP ve İYİ Parti listelerinden seçimlere girmesini önermesi bekleniyor. İYİ Parti buna pek sıcak bakmıyor. Kılıçdaroğlu’nun ikinci önerisi ise diğer partilerin CHP listelerinden seçime girmeleri yönünde. Temel Karamollaoğlu, Ali Babacan ve Ahmet Davutoğlu’nu partilerinin güçlü olduğu yerlerden liste başı yapmayı, belirli sayıda ikinci adamlarına ise listelerde yer vermeyi önereceği söyleniyor. Babacan Ankara’dan, Davutoğlu Konya’dan, Temel Karamollaoğlu ise İstanbul ya da Sivas’tan...
KILIÇDAROĞLU BİR ADIM DAHA YAKLAŞTI
İktidarın çıkardığı yeni seçim yasası en çok Kılıçdaroğlu’nun elini güçlendirdi dersem ne dersiniz? Yeni seçim yasasından önce pazarlık gücüne sahip olan küçük partiler, seçim yasasından sonra bu kozlarını kaybettiler. Tam aksine Kılıçdaroğlu’nun eli güçlendi. Karamollaoğlu, Babacan ve Davutoğlu, Kılıçdaroğlu kazanamaz tezlerinden vazgeçtiler. Meclis’e girebilmek için Kılıçdaroğlu’nu desteklemek zorunda kalacaklar.
KILIÇDAROĞLU ARTIK GİZLEMİYOR
Bu arada Kılıçdaroğlu cephesinden ilginç kulisler geliyor kulağıma. Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığı konusunda kendinden çok emin bir şekilde konuştuğu söyleniyor. Hatta “Nasıl bu kadar emin olabiliyorsunuz?” diye soranlara, 6’lı masadan kendisinin çıkacağını söylüyormuş. Bir de HDP desteğine çok güveniyormuş. HDP’nin İmamoğlu’nu desteklediğini biliyorum ama Kılıçdaroğlu böyle konuştuğuna göre bilmediğimiz bir şey mi var acaba?
Paylaş