Paylaş
Değerlendirmelerin iki ana ekseni vardı:
1- Erdoğan’ın istifayı onaylayıp yeni bir bakan ataması.
2- Cumhurbaşkanı’nın istifayı kabul etmemesi.
27 saatin sonunda Erdoğan öngörülemez bir lider olduğunu gösterdi. Berat Bey’in istifasını kabul ederken, yerine tecrübeli bir isim olan Lütfi Elvan’ı atadı.
EKONOMİYE EL KOYDU
Berat Albayrak önceliklerini ‘üç Y’ olarak belirlemişti: “Yeni dengeleme, yeni normal, yeni ekonomi”. Hazine ve Maliye Bakanlığı görevini üstlenen Lütfi Elvan ise önceliklerini istihdam, büyüme, kurala dayalı piyasa ekonomisi, öngörülebilir bir ekonomi yönetimi olarak sıraladı.
Elbette ki iki bakanın da yönetim şekli ve öncelikleri farklı olacak. Ancak bunu süreklilik içinde bir yenilik olarak görmek mümkün. Çünkü yeni dönemde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonominin içinde daha fazla yer alması bekleniyor.
Erdoğan, AK Parti’nin ilk döneminde Avrupa Birliği ile ilişkilerin geliştirilmesi, askeri vesayetin geriletilmesi ve demokratikleşmeye öncelik vermişti. O dönemde AK Parti’nin siyasette tutunma yıllarıydı. Erdoğan bir anlamda buz kıran oldu. AK Parti gemisine yol açtı. Sonunda güvenli limanlara ulaşmasını sağladı. Yakın zamanda ise ağırlığını Suriye’de Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekâtları, Libya ve Doğu Akdeniz gerilimi, Azerbaycan-Ermenistan savaşı başta olmak üzere uluslararası krizlere vermişti. Ancak Erdoğan’ın en önemli vasfı, güçlü bir siyasetçi olması. Şimdiye kadar girdiği seçimleri kazanan ve AK Parti’yi 18 yıldır iktidarda tutan bir lider.
Erdoğan, ekonominin seçmen tercihlerinde ne kadar belirleyici olduğunu bilen bir siyasetçi. Demirel’in deyişiyle, “Tencerenin götürmeyeceği iktidar yoktur”. Ayrıca AK Parti’nin yüzde 50’lere ulaşıp girdiği seçimleri kazanmasında ekonominin payı büyük. O nedenle Erdoğan’ın yeni dönemde daha fazla ekonomiye zaman ayıracağı söyleniyor. Erdoğan’ın özellikle son dönemde zamanının büyük bir bölümünü ekonomiye ayırdığı ifade ediliyor. Yeni dönemde ekonomiyi Lütfi Elvan yönetecek. Naci Ağbal, Merkez Bankası Başkanı olarak fiyat istikrarını sağlamaktan sorumlu olacak. Ama Cumhurbaşkanı Erdoğan her zamankinden daha çok etkin olacak.
AĞBAL’IN İLK ADIMI
Yeni dönemde Merkez Bankası Başkanlığı’na atanan Naci Ağbal, ilk iş olarak piyasalara güven veren mesajlar dile getirdi.
Ağbal, “Bu doğrultuda tüm politika araçları kararlılıkla kullanılacaktır. Para politikasında, şeffaflık, hesap verebilirlik ve öngörülebilirlik ilkeleri çerçevesinde iletişim güçlendirilecektir” dedi. Piyasalar açılmadan yapılan bu açıklama olumlu karşılandı. Naci Ağbal göreve başlarken gömleğin ilk düğmesini doğru ilikledi.
LÜTFİ ELVAN’IN ÖNCELİKLERİ
Hazine ve Maliye Bakanlığı görevini üstlenen Lütfi Elvan, siyasi nezaketi ve çalışkanlığı ile bilinen bir isim. Nezaketi sizi yanıltmasın, çünkü Lütfi Elvan’ın en önemli özelliği kararlı olması. Özellikle de ekonomi politikalarıyla ilgili olarak. Hem Ulaştırma Bakanlığı’nda hem de kalkınmadan sorumlu başbakan yardımcılığında başarılı işlere imza attı. Ama şov yapmadı.
DPT (Devlet Planlama Teşkilatı) kökenli olan Lütfi Elvan’ın gelişi piyasalar tarafından da olumlu karşılandı. Dövizin yükseliş içinde olduğu bir dönemde görev üstlenen Lütfi Elvan’dan beklenti büyük. Ama başarılı olması için arkasında Recep Tayyip Erdoğan gibi bir liderin desteği var. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 1 ay önce Meclis grubuna, “Ekonomiyle ilgili kanun tekliflerini Lütfü Bey görmeden bana getirmeyin” diye talimat verdiği söyleniyor.
FARKLI SES ÇIKMADI
Berat Albayrak’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı’ndan istifasıyla başlayan ve 27 saat devam eden süreçte her kafadan bir sesin çıkması önlendi. Değişik kaynaklardan yapılan açıklamaların farklı tartışmalara yol açmasının önüne geçilmiş oldu. Kimi zaman yapılan açıklamalar yeni krizlere neden olabiliyor. Ya da en azından tartışmayı farklı bir zemine kaydırabiliyor. O nedenle tek kanaldan bilgi verilmesi önemliydi. Ayrıca Berat Bey’in Cumhurbaşkanı’nın damadı olması nedeniyle işin bir de aile boyutu vardı. O nedenle sürecin tek elden yönetilmesi önemliydi. Kamuoyu Berat Albayrak’ın istifasının kabul edildiğini Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın açıklamasından öğrendi.
MUHARREM İNCE PEŞİNİ BIRAKMAYACAK
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun iktidarın CHP’yi bölmek için para verip parti kurdurduğu iddiasına Muharrem İnce çok sert bir şekilde tepki göstermişti. Muharrem İnce ilk andan itibaren Kılıçdaroğlu’nu kimi kast ettiğini açıklamaya davet ediyor. Çünkü Muharrem İnce de parti kurmak üzere yola çıktı. Kılıçdaroğlu bu iddiayı ortaya attıktan sonra sustu. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ise Kılıçdaroğlu’nun Muharrem İnce’yi kast etmediğini söyledi. Ama İnce ikna olmadı. Dün CHP’nin grup toplantısı vardı. Muharrem İnce, “Bugün salı. CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu grup toplantısında konuşacak. Ben bugün kendisinin saraydan para alıp parti kuracağını iddia ettiği kişiyi açıklayacağına inanıyorum. Konuşmasını heyecanla bekliyorum” diye tweet attı.
Muharrem İnce heyecanla boşuna bekledi. Çünkü Kılıçdaroğlu her konuya değindi ama bir tek o konuya değinmedi. İktidardan para alıp parti kuran kişiyi açıklamadı. Ama bu iş bitti mi? Bitmedi. Tam aksine, Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu’nun peşini bırakmamakta kararlı.
Paylaş