DOĞRUSUNU isterseniz tam da yanıt bulamıyordum ve açıkçası çoktandır kendi kendime sorup duruyordum:
"Bu ne?.."
Başta kırmızı saten türban, altta dar etek... Saçın ucunu gözükmüyor ama kalça hatları öyle iyi gözüküyor ki, zaten insan kafaya bakmaya vakit bulamıyor.
Öyle gidiyordu.
Ve ben sormuştum:
"Bu nedir?.."
Onun erkek olanını bizim plajda görmüştüm; haşemalı... Dizin altına kadar uzanan beyaz haşema denizden çıktığında ve suyu yiyip vücuda yapıştığında manzara inanılmazdı ve ben yine kendi kendime soruyordum:
"Bu nedir?.."
Sonunda dünkü Hürriyet’in manşeti aradığım yanıtı verdi:
"Yeni Türkiye..."
*
"Yeni Türkiye" böyle a dostlar...
Baba; imam hatip mezunu, emlak işleri yapıyor, çok zengin, ipek gömleği ve ipek kravatı İtalyan... Anne; pembe farlar ile tepeden tırnağa daracık beyaz tesettür tuvaleti giymiş, abla narçiçeği gümüş işlemeli sıkmabaşın altında narçiçeği tuvaletle...
Düğüne helikopterle iniyorlar.
Altınlar, pırlantalar, dolarlar uçuşuyor...
Daha çok imara açılmamış yerleri alıp imar geçtikten sonra satarak geçinip giden baba "Hamdolsun" diyor:
"Hamdolsun, Cenab-ı Hakk’ın izniyle yaptık, Allah herkesten razı olsun..."
Baba ayrıca, evlenirken oğlunu F-16’ya bindireceğini, kendisinin de milletvekili olacağını (ya da tersi, ne bilelim biz) söylüyor...
*
İşte size:
"Yeni Türkiye..."
AKP ile birlikte değişen Türkiye’nin yeni yüzüdür bu; türban ile pembe farların, tesettür ile sallanan kalçaların, haşema ile plajın, din ile ticaretin, ibadet ile arsa işlerinin, iman ile siyasetin birbirine karıştığı... Dinci iktidarın kendi sınıfını belirginleştirdiği... Giderek daha çok Arabistan’a benzeyen Yeni Türkiye...
Ben ise türbanlı kızın sallanan görkemli kalçasına ve plajdaki haşemalının belirginleşen edevatına bakarken soruyordum: