DİLLER uluslara, sözcükler insanlara benzer. Her toplumda dil, her zaman, bir önceki kuşağın kendisinden sonrakilere bıraktığı bir mirastır.
Dil nedir? İnsanların, düşündüklerini ve duyduklarını bildirmek için sözcüklerle ya da işaretlerle yaptıkları anlaşma biçimidir.
Ortalama olarak 18 aylık bir çocuk 20 kadar farklı sözcük bilir. Daha sonra sözcük öğrenme hızı artar; 20 ayda 100, 24 ayda 300 ve 3 yaşında yaklaşık 1000 kelime olur.
* * *
Türkçe, dünyanın en gelişmiş, büyük dilleri arasındadır. UNESCO’nun 1980’li yıllarda yaptığı araştırma, tüm Türkçe lehçeleriniyeryüzünde 200 milyon kişinin konuştuğunu ortaya koydu.
Türkçe, dünyada en çok konuşulan İngilizce, Çince, Hintçe, İspanyolca gibi dillerin arasında beşinci ya da altıncı sıradadır demek yanlış bir değerlendirme olmaz.
Türkçe’deki tüm sözcüklerin (2007) sayısı 104 bin 481’i bulmuştur. Bütün büyük diller gibi Türkçe’nin ve bu arada Türkiye Türkçesi’nin içine yabancı kökenli sözcükler girmiştir.
Türkçe’deki yabancı sözcüklerin oranı yüzde 14,33’tür.
Türkçe’deki yabancı kökenli sözcüklerin sayısı ise 14 bin 973’tür.
Türkçe’ye en çok Arapça, Farsça ve daha az miktarda olmak üzere Fransızca, İngilizce, Almanca ve Türkiye’de yaşayan azınlıklardan, komşu ülkelerden, yabancı kökenli sözcükler girip yerleşmiştir.
İşin ilginç yanı, Türkçe sanılan bazı sözcüklerin yabancı kökenli oluşudur. Örneğin "Örnek" Ermenice, "Kaldırım" Rumca, "Masa" Arapça’dır.
Günümüzdeki Türkçe dil ve lehçeleri şöyledir:
Türkiye Türkçesi, Azeri Türkçesi, Türkmence, Kırgızca, Kazakça, Taranca, Yeni Uygurca, Sarı Uygurca, Kazan Tatarcası, Nogayca, Çuvaşça, Yakutça.
* * *
Kaşgarlı Mahmut bin yıl önce, 11’inci yüzyılda kaleme aldığı ilk Türkçe lügata "Diván-ü Lügat-it Türk" (Türk Dilleri Sözlüğü) adını verdi.
Kaşgarlı Mahmut, kitabın önsözünde Türk ulusuyla övündüğünü, onu yüce değerlerde gördüğünü, Türklerin özel ve üstün niteliklerini okuyucularına anlatmak istediğini dile getirdi.
Kaşgarlı’nın bu özgün eseri, türünün ve döneminin günümüze ulaşabilmiş tek örneğidir.
Yazın dünyasında saygın bir yeri olan yazar dostum Erdoğan Tokmakçıoğlu, Kaşgarlı Mahmut’tan bu yana, dilimizin bin yıllık tarihini inceleyip, "Türkçe’nin Anatomisi"ni yazdı. Türkçe’nin sanılandan daha "büyük ve önemli" bir "dünya dili" olduğunu, dünyanın "konuşulan ilk 5-6 büyük dili" arasında önemli bir yeri bulunduğunu anlattı.
"Her şeyimi borçlu olduğum Türkçeme ufak bir hizmette bulunabildiysem ne mutlu bana" diyen Tokmakçıoğlu, tüm Batı dilleri (İngilizce, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Almanca ve diğerleri) ortada "yok" iken "Türkçe’nin var olduğunu", hem de "edebiyatı ile birlikte var olduğunu" gösterdi.
* * *
Türkçe’yi seviyorsanız ve dilimizin zenginliği hakkında daha geniş bir bilgi sahibi olmak istiyorsanız "Türkçe’nin Anatomisi" adlı bu değerli eseri okumanızda büyük fayda var. (Geçit Kitabevi 0-212-526 07 01)