DÜN bütün gün Saygun’la Yüz Yüze* CD’sini dinledim.
Birkaç açıdan mutlu etti bu kayıt beni.
Birincisi, Türk Beşleri’nden çok sevdiğim Ahmet Adnan Saygun’un bestelerini seslendirmişler.
Kemanı; tanıştığım, bir çay saati süresinde bile coşkusunu hissettiğim, yurtiçinde ve dışında başarılarını ödüllerle süslemiş iyi kemancı Hande Özyürek çalıyor, ona piyanoda Uwe Brandt eşlik ediyor.
Üçüncüsü; genç, iyi besteci Özkan Manav, Saygun’la Yüz Yüze parçasını Hande Özyürek için bestelemiş.
Dördüncüsü, genç, iyi besteci Babür Tongur, Solo İçin Keman Sonata’sını da Prof. R.Nuri İyicil’in anısına adamış.
Tongur’dan bir beste yapmasını Hande Özyürek istemiş, ancak İyicil’in ölümü üzerine, Tongur, besteyi İyicil’e adamak istediğini söyleyince, Özyürek de bu öneriye yürekten katılmış.
Çaldıkları parçalar üzerine bilgi vermeden önce, CD’nin taşıdığı anlamı, vefayı belirtmeliyim.
İki besteci de Saygun’un öğrencisi.
Genç bestecilerin yapıtlarının seslendirilmesi, onların kayıtlarının yapılması, icrayı da genç bir kemancının gerçekleştirmesi, ayrıca onlardan eser istemesi, benim bu müziğe olan güvenimi daha da artırıyor.
HANGİ BESTELER SESLENDİRİLDİ
SAYGUN’un Keman ve Piyano İçin Suit’i (Demet), Keman ve Piyano İçin Sonat’ı, Özkan Manav’ın Saygun’la Yüz Yüze: ’Töresel Musiki’den Beş Parça Üzerine Çoğaltmalar’ı (keman için), Babür Tongur’un Solo İçin Keman Sonata’sı.
CD kitapçığının yazıları Türkçe-İngilizce olarak yazılmış, müzikçiler hakkındaki bilgi yazıları, Evin İlyasoğlu ve Önder Kütahyalı tarafından yazılmış.
Kitapçığın arka kapağında da Hande Özyürek’in bir adaması var: "Babam Faruk Özyürek ve annem Nihal Özyürek için."
Klasik müzik sevenlerin, dinleyenlerin, konserlere gidenlerin, evlerinde CD koleksiyonu olanların, mutlaka bu CD’leri almasını salık veriyorum.
Yazdığım CD’yi alarak, bu müzik alanındaki birkaç gelişmeyi bir arada görecekler, dinleyecekler.
Bestecilerin, icracıların biyografilerini okuduğunuzda, iyi eğitim görmüş ödüllü genç kuşaktan isimlerin desteklenmesi gerektiğini unutmayalım.
Hep bu müzik dinlenmiyor, CD’leri az satılıyor diye yakınmayalım, biz üzerimize düşen görevi yapıyor muyuz?
İçinizden bir bölüm diyebilir ki, müzik dinlemek de bir görev midir? Onu şöyle düzeltebilirim: Zevkli bir görevdir. Hem uluslararası önemde icracılarımız, hem de genç bestecilerimiz için yapacaklarımızı onlardan esirgemeyelim.