Benim dönemimde de bir ihlal oldu

Mesele şu:

Genelkurmay’ın sitesinde, eski ve yeni genelkurmay başkanlarının özgeçmişleri de yayınlanıyor.

Bu özgeçmişlerin formatları aşağı yukarı birbirine çok benziyor.

Biri hariç.

Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök’ünkinde hemen dikkati çeken şöyle farklı bir cümle var:

"Orgeneral Hilmi ÖZKÖK, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin 24’üncü Genelkurmay Başkanı’dır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’na göre, Başbakana karşı sorumlu olan Orgeneral ÖZKÖK, barış zamanında Türk Silahlı Kuvvetleri Komutanı, savaş zamanında ise Cumhurbaşkanını temsilen, Türk Silahlı Kuvvetleri Başkomutanı olarak görev yapar."

O CÜMLE BENİM ZAMANIMDA KONDU

İşte bu cümle, Ankara kulislerinde değişik yorumlara yol açtı.

Bazı çevreler, yeni komuta kademesinin bu cümleyi kasıtlı olarak Özkök Paşa’nın özgeçmişine koyduklarını söylüyorlar.

Yani bir anlamda, "Başbakanın Genelkurmay Başkanı" gibi bir imaj yaratmak istiyorlar.

İşte bu soruyu Özkök’e sordum ve aramızda şu sohbet geçti:

Bu özgeçmiş kasıtlı olarak mı Genelkurmay sitesine kondu?

- Hiç alakası yok. O özgeçmiş, benim görev dönemimde Genelkurmay sitesine kondu.

Niye böyle farklı bir ifadeye yer verildi?

- Genelkurmay’ı ziyaret eden yabancılar için İngilizce bir özgeçmiş metni hazırlamıştık. Bu metni olduğu gibi çevirip siteye koymuşlar.

Peki kim koydu ve sizin bilginiz dahilinde mi kondu?

- Kimin koyduğunu bilmiyorum. Ama bunun hiç önemi yok. Neticede benim görev zamanımda ve benimle çalışan arkadaşlarım tarafından kondu.

Bazı çevreler buradaki "Başbakana bağlı çalışır" ifadesini yadırgamışlar ve bunun kasıtlı konduğu spekülasyonunu yapıyorlar.

- Ben hiç öyle düşünmüyorum. Kasıtlı olduğunu da sanmıyorum. Ayrıca bu beni neden rahatsız etsin? Oradaki ifade, Anayasa’da yazılanın tekrarından ibaret.

GÜRLER PAŞA OLAYI GÖZÜMÜN ÖNÜNDE

Paşam sizi bulmuşken merak ettiğim birkaç konuyu sormak istiyorum. İki Amerikan F-16 uçağının hava sahamızı ihlal ettiği haberi hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizin zamanınızda da böyle bir şey oldu mu?

- Evet bir kere de benim dönemimde oldu. Bunların ille de kasıtlı olması gerekmiyor. Bazen savrulma da olabiliyor.

Peki ne yaptınız?

- Hemen Dışişleri’ne bildirdik.

Geçtiğimiz günlerde Anadolu Ajansı’na ailenizle birlikte verdiğiniz pozlar, cumhurbaşkanlığı adaylığı beklediğiniz şeklinde yorumlara da yol açtı. Hiç böyle bir teklif aldınız mı?

- Kesinlikle almadım. İma yollu dahi almadım. Görevden ayrıldıktan sonra Başbakan’la ne konuştum, ne de karşılaştım.

Ya alsaydınız?

- Ben görevden ayrılmadan önce böyle bir görev düşünmediğimi açıklamıştım. Ayrıca biz askerlerin önünde bir Faruk Gürler olayı vardır. Bunun nelere mal olacağını iyi biliriz.

Genelkurmay Başkanlığı’nın bazılarınca muhtıra olarak adlandırılan açıklaması için ne düşünüyorsunuz?

GENELKURMAY AÇIKLAMA YAPMIŞSA NEDENİ VARDIR

- Genelkurmay, herhangi bir konuda bir adım atmadan önce her şeyi çok iyi düşünür, planlar, ona göre hareket eder. Eğer böyle bir açıklama yapma gereği duymuşlarsa, emin olunuz ki, bu çok iyi düşünülmüştür. Demek ki böyle bir endişe var demektir. Böyle değerlendirmek gerekir.

Sizin döneminizde bir genç subaylar olayı olmuştu. O dönemde de böyle bir şey oldu mu?

- Görevim sırasında bunu çok açık dille açıklamıştım. Orduda genç subaylar, yaşlı subaylar diye bir ayrım katiyen olmaz. O nedenle böyle genç subaylar bastırıyor diye bir şey söz konusu değildi. Ama bazı meseleler var ki bu konuda en gencinden en yaşlısına kadar askerlerin ortak kaygıları oluşur.

1 MART TEZKERESİ GEÇSEYDİ İYİ OLURDU

Başbakan, 1 Mart tezkeresi geçseydi bu sorunlar başımıza gelmezdi diyor. Siz de aynı görüşte misiniz?

- Ben de tezkerenin geçmemesinin Türkiye’nin aleyhine olduğunu düşünüyorum. Tabii tezkerenin geçmesinin yol açacağı olumsuz sonuçlar da söz konusu olabilirdi. Ama artısını eksisini hesaba katarsanız, tezkere geçseydi Türkiye kazançlı çıkardı.

Ama o dönemde sizin sessiz kaldığınız eleştirileri yapıldı. Son Milli Güvenlik Kurulu toplantısından da bir ışık gelmedi.

- Evet bunu ben de duydum, okudum. Ama bu yorumu yapanlar şu noktayı dikkate almıyorlar. Ortada Meclis iradesi vardı. Bizim bunun üstüne çıkıp bir şey söylememiz doğru olmazdı.

Ben geçmişte de yazdım, bugün de aynısını düşünmeye devam ediyorum.

Özkök Paşa, farklı bir Genelkurmay Başkanı’ydı ve dünyanın nereye gittiğini iyi bilen bir insandı.

Emeklilik hayatı mutlu geçiyormuş.

Ben de kendisine ve ailesine uzun, sağlıklı ve mutlu bir hayat diliyorum.