O anne yarın İstanbul’da

DÜN gece İstanbul Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’la sohbet ediyorduk.

Haberin Devamı

O anne yarın İstanbul’da

Anneler Günü için öyle birini misafir ediyor ki...
Eğer son anda bir terslik olmazsa...
İran’da oğlunun katilini affeden anne Samareh’i çağırmış.
Büyük bir tören planlıyor.
Gelse de gelmese de Ali Kılıç’ın Anneler Günü’nde böyle bir misafiri ağırlama düşüncesini kutluyorum.
Kutluyorum, çünkü ben o sahneyi hiç unutamadım.
Bir anne düşünün...
Oğlunun katili boynunda ilmek, idam sehpasında bekliyor.
Ancak o affederse kurtulacak.
Nasıl bir andır bu?...
Bir tarafta oğlu idam edilecek olan anne...
Hıçkırıklar içinde diğer annenin ayaklarını öpmek istiyor. Yalvarıyor.
Diğer tarafta oğlunun intikamı alınacak bir anne. İçinde öfke şimşekleri çakıyor.
Ama kıyamıyor...
Bir anne tokadı atıyor. Sonra alıyor genç çocuğun boyundaki ilmeği..
Ve katille kurbanının anneleri hıçkırarak birbirlerine sarılıyor.
Nasıl bir duygudur bu?
Biliyorum, biz erkekler hiçbir zaman anlayamayacağız.
Çünkü anlaşılır bir şey değildir annelik...
Tanrısaldır. Rahimdir...
Cennet tarihinden gelir.
Gökyüzü mesafesindedir.

Haberin Devamı

KANATLANMIŞTI SANKİ

İşte bu yüzden Katil Bilal’ın annesi Kübra, Samareh’in ayaklarını öpmeye çalışmıştı.
Oğlunu kaybeden Samareh ise, Kübra’yı yerden kaldırdığı o an için şöyle demişti:
“Onun bunu yapmasına izin vermedim. Kolundan tuttum, ayağa kaldırdım.
Sonuçta o da benim gibi bir anneydi.
O kadar mutluydu ki, sanki birisi onu uçsun diye kanatlandırmıştı.”
Evet böyle bir anda ancak bir anne uçabilir.
Çünkü gökyüzüdür elleri...
Dünya onun kalp mesafesindedir.
Ve böyle bir anda, ancak bir anne öfkenin uçurumundan dönüp affedebilir.

BEKLİYORUZ

Maltepe Belediye Başkanı Kılıç, davetle ilgili bütün organizasyonun tamamlandığını söylüyor.
Samareh kabul etmiş. Biletler alınmış.
Hatta çok büyük bir salonda tören hazırlıkları da yapılmış.
Eğer gelebilirse gidip o annenin elini öpmek istiyorum.
Evet, yarın Anneler Günü.
Ne mutlu ki, uzunca bir süredir bu memlekette “evlat kanı” dökülmüyor.
Annelerin çığlıkları duyulmuyor.
İşte bu yüzden diyorum ki:
Hepimizin kurtuluşu, içimizdeki barışın çimentosu, acılarını öfkelerinde damıtıp, affetmek gibi kutsal bir duyguya dönüştürebilen annelerdir.
Çünkü yalnızca onlar...
Büyük sancılar çekerek, umudu ve geleceği doğurabilirler.
Ve inanıyorum ki bütün anneler, affedici birer Samareh’tir.
Toplumsal barış için onlara güveniyorum.
Ve hepsinin ellerinden öpüyorum.

Yazarın Tüm Yazıları