‘Aksaçlılar’ Erbakan’a kapıyı açmak istemiyor

Oğuzhan Asiltürk ve Şevket Kazan’ın emanetçisi olan Mustafa Kamalak’ın karşısına çıkacak olan Erbakan ‘baba Erbakan’ın gerçek emanetçileri’ olan MNP Genel Başkanı Süleyman Arif Emre, RP’nin kurucu Genel Başkanı Ahmet Tekdal, FP Genel Başkanı ve SP kurucu Genel Başkanı Recai Kutan destek veriyor. Kongresinin 2500 kişilik salonda yapılması bazı çevrelerce eleştiri konusu oldu; ancak bunun Genel Merkez’in bir ‘taktiği’ olduğu belirlendi. Asiltürk ve Kazan’ın, Erbakan’ın yaşı (35) daha genç olduğu için bu mücadeleye girmesine karşı çıkıyor. Buna karşın Erbakan’ın “Milli Görüş’ün gerçek temsilcisi AKP değildir” diye konuşuyor. Kongreye 1030 delegenin katılması bekleniyor.

AKP’Yİ DÜŞÜNMÜYOR

SP Genel Başkanlığına aday olan Necmettin Erbakan, son bir senedir partinin başına geçmesi konusunda çok ciddi talepler geldiğini ancak bir uzlaşı sağlanmadığını belirterek “Aksaçlılararımızdan da gençlerimizden vazgeçmeyeceklerini” söyledi. Erbakan, gazetemizden Fatma Aksu ile söyleşisinde şunları vurguladı:
“Siyaseti önemli bir dini vecibemizi yerine getirmek için yapıyoruz. Hedefimiz, ilk seçimde partimizi TBMM’ye taşımak, bir sonraki seçimde iktidar yapmaktır.”
Bir soru üzerine kendisine AKP’den bir teklif gelmediğini söyleyen Erbakan “Zaten Ak Parti’de siyaset yapmayı da hiçbir zaman düşünmedim” dedi.
Diktatörlük iddiaları konusunda ise “Başbakan’ın bazı konularda inisiyatif sahibi olmak istemesi, bütün konularda kendi fikrinin alınması gibi durumlar söz konusu oluyor. Daha önceki başbakanlarda böyle bir yönetim anlayışına alışık değildik ama diktatör denmesi de çok aşırı.

SP’YE AKP KIYAĞI

Bu arada yerel seçimlerden bir süre önce Başbakan Erdoğan ile SP Genel Başkanı Kamalak’ın bir araya geldikleri bildiriliyor. SP’nin AKP’yi sıkıntıya sokmamak için 30 Mart’ta güçlü adaylarını sahneye sürmediği iddia ediliyor. Bunun nedeni olarak da, 28 Şubat sürecinde kapatılan Milli Gençlik Vakfı’nın yeniden açılmasına ve mallarının iadesine karar verilmesi gösteriliyor. MGV’nın 138 gayrimenkülünün iadesi, SP’nin elini güçlendirdiği belirtiliyor. Çünkü, bu gayrimenküllerin çoğunda yurtlar ve vakfın idare binaları bulunuyor. MGV Yönetim Kurulu Bakşanı İlyas Töngüç, partide Kamalak’ın yardımcısı...

ERBAKAN KİMDİR

Muhammed Ali Fatih Erbakan, 1 Ocak 1979 doğumlu. Necmettin Erbakan’ın ölümünden sonra aktif siyasetin içine girdi. Evli ve ikiz kız babası; kendi anlatımıyla iyi derecede İngilizce ve Almanca biliyor. Başkent Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği bölümünü bitirdi. 11.7.2010 olaylı SP kongresi sonrasında Numan Kurtulmuş’a karşı yaptığı sert açıklamalarla gündeme gelerek adından söz ettirdi. 2012’den beri SP GİK üyesi ve genel başkan başdanışmanı. 2013’te kurulan Necmettin Erbakan Vakfı’nın başkanı. Erbakan’ı destekleyen ‘Aksaçlılar’ Süleyman Arif Emre, Ahmet Tekdal, Recai Kutan, Fehim Adak, İsmail Müftüoğlu, Prof. Sacit Günbey ve Lütfü Doğan’ın yanı sıra çok sayıda GİK üyesi, il ve ilçe başkanlarının destek verdiği bildiriliyor. S. Arif Emre 96 ve Recai Kutan 86 yaşında. Erbakan’a karşı çıkan Oğuzhan Asiltürk ve Şevket Kazan 1974’te 35’ten küçük yaşlardaydı.

Murat Albay’ın ardından Denizcilerimize acımasız saldırı ne zaman bitecek

DENİZ Kurmay Murat Özenalp Albayımızı, değerli bir askeri ve meslektaşımı, kardeşimizi kaybettik... Yaşadığım en derin acılardan biridir bu. Bu öyle bir kayıp ki adalet vicdanında nasıl söndürülecek? Böyle bir acı karşısında en iri dalgalar en sert rüzgârlar bile mayna eder... Üç bir yanı denizlerle çevrili güzel ülkemizde denizcilerimize karşı yapılan bu acımasız saldırılar ne zaman son bulacak? Ey milletim hâlâ bağrına taş basıp susacak mısın?
Bu kardeşimizin töreninde sadece bizim ülkemizdeki kurum ve kuruluşlarımız değil adalete inanan ve savunan tüm dünya ülkeleri ve aydınları tepkilerini ortaya koymalı ki insanlık utanmasın ve bir daha böyle bir ayıbı hiç ama hiç yaşamasın! Elimden bu kadar geldi, nurlar içinde yat, varsa katre kadar hakkımız sana helal olsun... Helal olsun... Helal olsun...
Kazım ÇİLOĞLU- E.Dzkd.Alb-69

Tito’dan dersler!

HİÇBİR statü, sınıf, ırk, dil, din, cinsiyet gözetmeksizin herkes 1 Mayıs’a sahip çıkmayı başardığında, 1 Mayıs sembolik olmanın dışına çıkacak, bu topraklarda bir arada yaşayabilmek yolunda önemli bir adım atılmış olacaktır. Söz konusu ruh, Anadolu’nun özünde zaten mevcuttur. Bu sözlere ne dersiniz? Tito, 1978’de Yugoslavya’nın kurtuluş yıldönümü toplantısında bakın ne demiş: “Ülkemiz kristal bir küredir. Ben, Josip Broz Tito, bu küreyi ellerimle tutarak değil, alttan nefesimle üfleyerek havada tutuyorum. Umarım benim nefesim tükendiğinde
birisi bu görevi devralır.
Yoksa kristal küre yere düşer ve tuzla buz olur... İşte o zaman dünyanın kaderinin korunması başka bağımsız ülkelere kalır. Nasır, benim dostumdur
ancak ondan önce dünyanın geleceğinin korunması Anadolu’ya düşer. Anadolu’da Kemalistler tarafından kurulan devletin temeli bağımsızlıktır. Bu yüzden Anadolu, dünyanın kaderini kurtarma görevini omuzlarına alır.”
Anlayanımız var mıdır? (Hakan Dedeoğlu’na teşekkürler.)

Biliyor musunuz?
-RİZE Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Faik Bakoğlu’nun sahipliğinde 65 yıldan beri çıkan ‘Zümrüt Rize’ gazetesinin kuruluş yıldönümünün pazartesi günü kutlanacağını (zumrutrizegazetesi@hotmail.com)...
-Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Başkanı Taner Mustafaoğlu’nun, ‘Batı Trakya Günleri Şenliği’nin 10 Mayıs 2014 Cumartesi günü Edirne Trakya Üniversitesi’nde kutlanacağını söylediğini...
-SÜMEROLOG Muazzez Hilmiye Çığ’ın (100) kardeşi Prof. Dr. Turan İtil’in (90) cenazesi dün Ataköy’de kılınan ikindi namazından sonra Topkapı’da toprağa verildiğini...

Edirne’de CHP’nin oyları düştü ama İl Başkanı “Başarısız sayılmayız” dedi

CHP Edirne İl Başkanı Oktay Bozkurt, 30 Nisan’da Edirne-Keşan örgütü ile ilgili yazımıza yanıt verdi ve “Kendimin ve örgütümün seçimlerde başarısız olduğunu düşünmüyorum” dedi.
Edirne Belediye Başkanlığı için yedi adayın başvurduğunu, ancak grupların birbirlerine karşı ‘cephe’ oluşturduğunu, sıkıntıyı Genel Merkeze bildirdiğini söyleyen Bozkurt daha sonra şöyle konuştu:
“Genel Merkezimiz, örgütünün birleştirici gücü olan milletvekilimiz Recep Gürkan’ı atama kararı aldı. Sayın Gürkan 9 Şubat günü adaylığı açıklandığı anda 20 yıllık belediye başkanımız Hamdi Sedefçi istifa ederek DSP’ye geçti. Gürkan aday olarak Edirne’ye geldiğinde ilk adım olarak altı aday adayını arayarak
Belediye Meclis listelerini beraber oluşturalım, dedi. Recep Gürkan’a listeye isim söyleyen kendi ekiplerindeki kişileri yazdıran aday adaylarımız ne yazık ki 30 Mart gününe kadar hiçbir şekilde örgütümüzle çalışmadı.
İl örügütümızın başarısız olduğunu düşünenler bu konuda ne yazık ki yanılmaktadir. 30 Mart gününe kadar sözlü yada yazılı olarak çok büyük hakaretlere uğramamıza rağmen CHP’nin gerçek üyeleri dimdik durdu ve yerel seçimleri kazandık.
Altı aday adayından sadece biri, Recep Gürkan’a destek verdi. Diğer Milletvekilimiz Kemal Değirmendereli hiçbir şekilde adayımıza destek vermedi. Ayrıca, eski milletvekillerimizden de destek görmedik; hatta DSP’ye destek verdiklerini de söylemişlerdir. Bize sadece aday adaylarından Özgür Cengiz ve eski vekillerinden biri destek vermiştir. DSP’den aday olan Sedefçi, CHP’yi hain olarak ilan etmiş, örgütümüz ve adayımız hakında yalan-yanlış haberler yaptırmış. Gençlik Kollarımızın astığı afişleri söktürmüş, bayrakları kestirmiştir.
2009 yerel seçimlerinde Edirne merkez olarak aldığımız oy oranı %57.1 iken; 2014’de bu oran %36.9 olmuştur. Bu oy düşmesi olarak algılanmıştır. Ancak, 2009’de CHP ve AKP güçlü şekilde yarışa katılmışken; 2014’te ise yarış CHP, AKP, MHP ve DSP arasında olmuştur. 2009’da MHP’den gelen emanet oylarün büyük çoğunluğu geri döndü.MHP %3,8 olan oyunu bu kez 18.3’e yükseltti. 2009’da CHP’ye destekleyen DSP, 2.5 olan oyunu Hamdi Sedefçi sayesinde 10.2’ye çıkarttı.
2009–2014 yerel seçimlerinde istatistik olarak CHP’nin oy kaybı %20,2; AKP’nin oy kaybı %1,8 olarak yani toplam %22 olarak gözükmektedir. DSP ve MHP’nin toplam oy artışı da %22 olması dikkat çekmektedir.
20 yıllık belediye Başkanımızın DSP’ye geçmesi ile oylarımızda doğal olarak düşüş meydana gelmiştir.
Bizler bu seçimlerde ‘kemik oyumuzu’ belirlemiş olduk.
Ayrıca bazı eski belediye meclis üyelerimiz ‘Bağımsız’ adayı destekleleri CHP’ye etkilemiştir. Bu sebepten dolayı ki oylarımızın düşmüş olması bir başarısızlık değildir; hepsinin gerçek nedenleri vardır. Bunca baskılara, şiddete rağmen bizler onurlu dik duruşumuzla seçimi kazanmış bulunmaktayız

KEŞAN OLAYI

Keşan’da örgütümüzün görevden alınmasının nedeni, ilçe başkanımızın ve yönetiminin seçim öncesi ve sonrası yanlış tutumlarıdır. İlçe Başkanı YSK’ya aday listesini 17.00’ye 3 dakika kala teslim etmiştir. O gün ilçe başkanımıza hiç kimse ulaşamadığı için örgütte seçime giremeyeceğiz paniği oluşmuş;
YSK önünde yüzlerce CHP’li arkadaşlarımız beklemeye başladımıştır; o günkü yerel basına bakılırsa
büyük arbede yaşandığı görülür. Olayı il başkanı olarak öğrendiğim gibi il yöneticilerimden birini Keşan’da görevlendirdim ve il yöneticimiz 45 dakika boyunca içeriye alınmadığını öğrendim.
Bunun üzerine ilçeyi görevden alma kararı aldık; ancak seçim öncesi parti içi ayrışma yaşanmaması için belediye başkan adayımız ve ilçe başkanımız ile görüşüp aralarında barış sağladık. Seçim sonrasında Keşan örgütü tarafından sürekli aranarak ilçe başkanı ve yönetimi ile ilgili şikayet telefonları almaya başladım. Partinin kapalı olduğu, 12 yıllık personelin işten çıkarıldığı ile ilgili şikayetler üzerine örgüt üyeleri yönetimi ve başkanı istemediklerini belirttiler. Bu konu ile ilgili yönetimimi topladığımda görevden alma kararı aldık.
Edirne örgütünün tümü CHP’ye bir belediye daha kazandırmak için geceli-gündüzlü çalıştı. Hiçbir ilçemde çalışmayan örgütüm bulunmamaktadır. CHP Edirne örgütüme her türlü baskıya rağmen dik durdukları için teşekkür ederim.”
CHP’li olan İpsala, Meriç ve Enez Belediyelerini bu kez AKP’li adaylar kazandı.

Kırklareli’nin seçmen haritası çıkarılıyor

GAZİ Üniversitesi Halkla İlişkiler ve Tanıtım Anabilim Dalı’nda yürütülen doktora çalışmasında Kırklareli seçmeninin oy verme sürecinde etkili olan faktörler araştırılıyor.
Kırklareli’de yaşayan seçmenlerin oy verme davranışlarında etkili olan faktörleri ortaya çıkarmayı amaçlayan çalışma, Pınarhisar doğumlu iletişim araştırmacısı Samet Kavasoğlu tarafından kaleme alınıyor. Genel ve yerel seçim verileri uzun dönemli olarak incelendiğinde, ülke geneline göre gözle görülür farklılık arz eden Kırklareli üzerine yapılmış ilk ve tek seçmen davranış araştırması olması bakımından önemli olan çalışmada Kırklareli merkez ve ilçelerinde 2014 Mahalli İdareler Seçimi’nde oy kullanmış vatandaşlara düşünceleri sorularak veri elde edilmektedir.
Araştırmanın yürütücüsü Samet Kavoğlu, sosyo-ekonomik kriterler dikkate alındığında genelde Trakya Yarımadası’nın, özelde de Kırklareli’nin, benzer gelişmişlik seviyesine sahip Anadolu vilayetlerine kıyasla gözle görülür biçimde farklılaşan oy verme tercihlerine sahip olduğunu ifade ettikten sonra, araştırmanın amaç ve önemini şu sözlerle tanımlıyor;
Akademik literatüre bakıldığında araştırmaların genel olarak seçmen tercihleri birbirine benzeyen birkaç büyükşehirle sınırlı olduğu görülmektedir. Hâlbuki Trakya bu noktada yeni bilgiler sunacak çok önemli bir hazine olarak karşımızda durmaktadır. Bu çalışmada da amaç, ifade edilen kaynağı değerlendirmek ve literatüre katkı sunmaktır. Hemşerilerimin de anketimize katılarak bu sürece katkı sunacağını ümit ediyorum.”
sametkavoglu@hotmail.com; 0533 721 26 17
Araştırma linki: http://www.surveey.com/SurveyStart.aspx?lang=1&surv=30fbf05490c94a7ca97470985da2f511

CHP’li vekillerden kimler katıldı

1 MAYIS’la ilgili Beşiktaş ve Şişli’deki olayları yaşayan CHP’li milletvekilleri milletvekillerinin adlarını öğrenildiğimiz kadar okurlarımıza internet köşemizde duyurmaya çalıştık.
CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil “Beşiktaş’ta kendisi göremediklerini” söyleyen okurlarımıza değil de bize kızmış “Siz benim her yıl 1 Mayıs etkinliklerine her zaman ve de Gezi’ye katıldığımı düşünmeden benim orada yok demenizi kınıyorum. Bir bir mazereti olamaz mı?” diye çıkıştı. Haksızdı tabii...
Ancak, etkinliklerde bulunup da ‘görülmeyen’ bir sürü ismi bizzat biz araştırıp öğrenmeye çalıştık.
Aslında bu kadar ismi bir gazetecinin tespit etmesi mümkün olamaz. Bunun için CHP İl Başkanlığı, merkezden bir haber havuzu oluşturmalıydı; ama böyle bir şey yapmıyorlar; düşünemiyorlar; ekranların önünde gözükmek işlerine daha çok geliyor. Dolayısıyla medya bilgilendirilmiyor. Sosyal medyada iki mesaj göndermek meseleyi çözmüyor. Sonunda da böyle eleştiriler ya da haksızlıklar oluyor.
1 Mayıs için meydanlara çıkan ve adlarını daha sonra öğrendiğimiz (dünkü listeye ek) isimler şunlar: Ercan Karakaş, Nihat Matkap, Perihan Sarı, Müslim Sarı, Aykut Erdoğdu, Kadir Gökmen Öğüt, Süleyman Çelebi, Haluk İyidoğan, Musa Çam ve Sezgin Tanrıkulu

Pendik adayına haksızlık yapıldı

ÖNCEKİ günkü yazımızda, Atilla Erhan’ın Pendik’te yapılan örgüt toplantısına ilişkin gönderdiği bir yazıya yer vermiştik.
Bu yazıdan sonra Pendik ilçe örgütünden birçok kişi arayarak, Pendik Belediye Başkan Adayı Avukat Tuncer Özyavuz’a haksızlık yapıldığını, kendisinin seçim süresince canla başla çalıştığını, gerek ilçe başkanı ve ilçe yönetiminin, gerekse başkan aday adaylarının kendisine destek olmadığını belirttiler.
Arayan partililer, 28 Nisan’da yapılan örgüt toplantısında da Tuncer Özyavuz’un kendisine yapılan haksızlıkları dile getirdiği ve bu durumun farkında olan örgütün kendisini desteklediğini; seçim sürecinde çalışmalara destek olmayan ilçe başkanının istifa etmesi gerektiğinin tüm örgütün ortak kanaati olarak ortaya çıktığını, seçim sürecinde ortada görünmeyenlerin örgüt toplantısında konuşmak için sıraya girmelerinin de tepki çektiğini belirttiler.
Gerçekten de Tuncer Özyavuz’un geçen dönem İBB Meclisi’nde AKP’nin imar hukuksuzluklarına karşı yaptığı başarılı çalışmaları biz de takip etmiş ve açtığı “Sevda Tepesi” başta olmak üzere birçok davayı köşemize taşımıştık.