Yumruk olayının tesellisi

Kılıçdaroğlu’na kalkan çirkin elin yarattığı infial bir yana, olayın tek tesellisi budur.
Az şey mi?
‘Etme bulma dünyası’ kültüründen geliyoruz.
‘Men dakka dukka’ genel geçer vecizemiz.
İntikam hazzı yaşatan ne hikmetli söz varsa hepsi duvarlara değil alnımıza yazılmış birer aforizma gibi...
Öç alma duygusunu tatmin etmek, bu topraklarda karın doyurmaktan bile önce gelir çoğu zaman.
‘Eden bulur’ sözü boş laf değil, en temel dürtümüzün ifadesi.
Coşa coşa iç rahatlatmak dururken kim bakar ‘Suimisalden emsal olmaz’ gibi soğukkanlı akılların yüzüne?
‘Kötü örnek, örnek alınmaz’ diye makul tepkiler verildiğine her gün mü tanık oluyoruz siyasette?
Başbakan yardımcısıyken gittiği Hacı Bektaş-ı Veli etkinliklerinde Bekir Bozdağ’ın başına gelenleri hatırlayın.
Üzerinden bir sene geçmedi, bu kez CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu benzer bir çirkinliğe maruz kaldı.
Fakat ‘Oh olsun’cular sarmadı etrafı, ‘Men dakka dukka’nın ipine sarılan olmadı, ‘O gün neredeydiniz peki’ sakillikleri sergilenmedi...
Musibetlerden öğreniyoruz demek ki, iyi haber bu.
Demokrasimizin geleceği konusunda iyimser olmak için bir nedenimiz daha oldu.

***

Her aforizma tek boyutludur, zihnimize örülü tüm dik duvarlar gibi dışlayıcıdır, karmaşık gerçekliğin yüzünü tek bir yöne çevirir.
Aforizmaların ipiyle kuyuya inilmez onun için, hayat türlü derslerle bunu öğretiyor.
Bekir Bozdağ’a yapılan yanlış, Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılan yanlışın mazereti olmaz.
Bir yanlış, bir başka yanlışı haklı çıkarmaz.
Ha Bekir Bozdağ’a, ha Kemal Kılıçdaroğlu’na yapılmış? İkisi de bir kendini bilmezin nefret saldırısına uğramış sonuçta.
Neymiş, CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Nevşehir’deki saldırganı şefkatle bağrına basmış ama, yüzünü okşayıp teskin etmiş...
Varsın öyle olsun, Umut Oran’ın kötü davranışı bize örnek mi teşkil edecek şimdi? Örnek alanlar, yumruklu saldırıya müstehak mı sayılacak ya da?
Bekir Bozdağ olayında, ‘Ama o da Nevşehir’e gelmeseydi, ne işi vardı orada, hangi yüzle kalktı geldi, hak etmeseydi canım’ yollu konuşanlar oldu diyelim...
Bu tür zevzekliklerin arkasına saklanıp Kılıçdaroğlu’na saldırılmasına buğz etmeyecek miyiz yani?

***

Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis Başkanı tereddütsüz aynı lahza saldırıyı kınadılar.
AK Parti, saniye sektirmeden saldırganı üyelikten ihraç ederek yakışanı yaptı.
Kimse kendini yumrukla, taşla, sopayla, kurşunla ifade etme hürriyetine sahip değil.
‘Ne yapayım birader, ben de kendimi şiddet eylemiyle ifade edebiliyorum, yumruk sallamak benim demokratik hakkım, o da beni kızdırmasaydı’ diyen hastalıklı bir kafaya kimse kol kanat geremez.
Meclis’te cereyan eden menfur hadise, en azından bunu teyit etmiştir. Şiddet ve rövanşizm, hepimizden uzak olsun.