Adalet demeyelim de atalet diyelim biz ona

ETHEM Sarısülük, Ankara’da bir polisin silahından çıkan mermiyle hayatını kaybetti.

Haberin Devamı

Dilan Dursun, Ankara’da Ethem Sarısülük’ün öldürüldüğü yerde yapılmak istenen törene katıldı.
Polis sert müdahale etti, üniversite öğrencisi Dilan da kafasına biber gazı kapsülü isabet etmesi neticesinde yaralandı.
Şikâyetçi oldu Dilan, soruşturma başlatıldı.
Savcılık, emniyetten MOBESE kayıtlarını istedi.
Emniyet “uygun gördüğü” kayıtları verirken, Dilan’ın vurulduğu caddeyi kaydeden kameranın sağladığı görüntüleri paylaşmadı.
Buraya kadar yeterince, hatta ziyadesiyle anormal ama haydi memleketin “destansı performans kriterlerine” göre normal diyelim.
Karşı hamle gecikmedi. Savcılık, Ethem Sarısülük’ü anma törenine katılan 35 kişi hakkında dava açtı.
Ve Hürriyet’ten Mesut Hasan Benli’nin haberi sayesinde öğreniyoruz ki, Dilan’ın vurulması soruşturulurken esirgenen “o kameranın” görüntüleri, “göstericiler aleyhine” açılan davaya anında servis edilmiş...
Hey yavrum hey, adalete geliniz, koşarak ama dağılmadan geliniz, inciler saçılmadan geliniz, ustayı kızdırmadan ve destan kahramanlarına dokunmadan geliniz...

*

Bu haberden bir gün önceki habere dönelim.
“Dilan’ı kim vurdu?” bulmaya çalışıyoruz ya hesapta...
İstanbul’da Gezi günlerinde biber gazından kaçıp bir rezidansa sığınan gençleri takip ediyor polisimiz.
“Ay canııım, yandı mı gözünüüüüz. Kıyamaaam” demeyecek elbette. Sığındıkları rezidansta gençlerden Koray Kırcaoğlu polisin tabanca kabzasıyla kafasına vurması neticesinde yere yığılıyor, tekme ve copla dayak devam ediyor.
Kırcaoğlu’nu korumak için üstüne kapanan arkadaşı İpek Şenol da tekmeleniyor. İkisi de rapor alıyor...
Kırcaoğlu, rezidansın kamera kayıtlarından kendisini döven polislerden birinin “kask numarasını” ve olay yerinde bulduğu malum kabza parçasını savcılığa veriyor.
Tahmin edin ne oluyor?
Kask numarası –ki plaka gibi biliyorsunuz- belli olan polis, belirlenemiyor.
Aaaa, sen yat ben şaşam!

*

Dilan’ı vuranı ararken, vuranı belli davadaki kaskı giyeni bulamaz hale geldik ama burada durmayalım...
Ya nereye gidelim?
En başa dönelim.
Ethem Sarısülük’ün vurulma anının görüntüleri var.
Vuran polisin adı, sanı, kaskı belli...
Mahkeme heyetinin uyukladığı bir dava ile yargılanmakta...
“Selfie”ye Türkçe karşılık arayacağımıza “adalet”e bir karşılık bulmamız gerekiyor.
“Atalet” diyelim, önerim budur...

Yazarın Tüm Yazıları