Paylaş
Sandıklar açıldıkça şaşaladılar, şaşaladıkça şaşırttılar, hayretlerine hayret ettirdiler.
Başbakan, balkondaki zafer konuşmasında, 17 Aralık kumpası için “Saflığımızın kurbanı olduk” dedi.
30 Mart sillesinin gelişini öngöremeyenler ise çok daha büyük bir saflığın kurbanlarıdır.
***
Adlı adınca söyleyelim.
Seçimin baş sürprizi, CHP ile Cemaat’in sandık tahminlerindeki muazzam sapma oldu.
Onların yanılttığı, hatta hayallerini iğfal ederek yanıltmaktan beter ettiği bir medya çevresi de sandığa çakıldı.
40’ın altı nere, hele 10 puan altı nere, 45’in üstü nere?...
Sonucun yanından bile geçmedi, semtine dahi uğramadı hesapları. Seçimin en bariz mağlubu, bu siyasi körlüktür.
Meydanlarda, anketlerde kendini göstere göstere geldi yüzde 45. Nasıl göremediler? Neye kanıp da faka bastılar?
Cemaat’in siyasi spekülatörlerinin de CHP yöneticilerinin de paralel bir evrende yaşadıkları tescillendi.
Kendi illüzyonlarına kapıldılar, yetmezmiş gibi başka hayalperestleri de peşleri sıra kurmaca bir gerçeklik düzlemine sürüklediler.
Vaziyete 30 Mart akşamı uyananlar, körü körüne kaybetti. Siz isterseniz pisi pisine de diyebilirsiniz.
Kendi arzularını, temennilerini gerçek bilmenin acıklı sonunu yaşıyorlar.
***
17 Aralık ters tepti de tepene dek hiç mi fark edilmez arkadaş?
Onca belirtiden de mi bir kere olsun şüphelenilmez?
Hayır, zerre şüphelenmediler...
Şakır şakır kaset dinletmeye, tape üstüne tape basmaya devam ettiler.
Bir terslik olmasın diye işkillenir insan, büyük kumar... Ama çok emindiler, kısa bacaklı ve kıllı adamları ne zannettilerse fütursuzca oynadılar, hile hurdayla turnayı gözünden vuracaklardı.
2009 seçimlerine damgasını vuran o ‘One minute’ dalgasından daha büyük bir dalga meydanlarda, anketlerde göstere göstere geldi, 30 Mart akşamına kadar ayıkmadılar.
AK Parti’ye verilen yüzde 39’un üzerindeki her bir oy, siyasete kaset ve tape gibi bel altı araç ve yöntemlerle müdahaleye tepki oyudur.
2009’la 2014 yerel seçim sonuçlarını önlerine koyup düşünsünler. Nasıl ıskaladılar?
***
AK Parti seçmeni, şek ve şüpheye mahal bırakmayacak netlikte bir cevap verdi.
Cevap kısa ve kesin...
‘Kasetlerinizi de alın gidin’ dedi.
AK Parti’ye yapılan yanlışın, AK Parti’nin yapmış olabileceği yanlışlardan daha vahim olduğuna hükmetti.
Fakat bu arada demokrasi, hukuk ve devlet çok fena tahribata uğradı.
Şimdi tadilat zamanı...
AK Parti, başlangıç ideali olan 3Y ile yani yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla mücadeleye süratle öncelik vermeli.
CHP de kaset siyasetine tamah ettiği için nedamet getirip tövbe etmeli ki yanlışta ısrar, başa yeni felaketler getirmesin.
Memleketin daha fazla ihtiyacı olmayan tek şey, saflıktır.
Ne iktidarın ne de muhalefetin, bir kez daha saflıklarının kurbanı olmak gibi bir lüksü var.
Geçti, o haklarını kullandılar.
Paylaş