Topuklu Efe olmaktan gurur duyarım!

Bütün belediye başkanları kadın. Türkiye bambaşka bir ülke olur. Özlem Çerçioğlu, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı, CHP onu bir sonraki dönem için de aday gösterdi. Almasına kesin gözüyle bakılıyor. Modern, becerikli, başarılı ve şehrinde çok sevilen biri. Lakabı da “Topuklu Efe”...

Kadınlar belediye başkanlığına başka bir rüzgâr, hava mı getiriyor?
-Kesinlikle! Özellikle yerel yönetimlerde. Kenti daha fazla kadınlar yaşatıyor. Evin düzenini de sağlayan biziz, kentin düzenini niye sağlamayalım? Sokaklar, parklar, bahçeler kadın bakış açısıyla çok daha güzel oluyor. Kadın eli değdiği zaman, bir kent çok daha yaşanılır hale geliyor.
Aydın’da “Özlem bitiyor!” mu gerçekten? MHP ve AK Parti adaylarının söylediği gibi...
-İnsanların özlemi biterse, insanların yaşam sevinci de biter! Özlemler hiçbir zaman bitmez. AK Partili rakibim Mustafa Savaş, “Savaş gelecek, Özlem bitecek!” diyor. Aman savaş hiçbir zaman olmasın! Eksik kalsın. Umutlar olsun, özlemler olsun, barış olsun...
N’aptınız da geçen yıl, en sevilen belediye başkanı seçildiniz?
-İnsanlara dokundum. Ayrımcılık yapmadım. Kimseyi ötekileştirmedim. Herkese eşit ve adil oldum. Herkesin belediye başkanı oldum. Bir anne nasıl çocuklarını ayıramazsa, siz de o şehrin vatandaşlarını ayıramazsınız.
Gerçekten yüzde 60’lara varan bir oyla seçilebileceğinizi düşünüyor musunuz?
-Elbette. Anketler böyle diyor. MHP yüzde 18, AKP 19, ben 60 çıkıyorum.

KADINI ASLA NAMERDE MUHTAÇ ETMEDİM

Bugüne kadar kadınlar için özel ne yaptınız?
-Ben hep dezavantajlı bölgelerde yaşayan kadınların yanında olmaya çalıştım. Kadınların en çok önem verdiği şey çocukları, evlatları. Ama ne yazık ki bazıları eğitim konusunda yeterince destek alamıyorlar. Bu yüzden, o bölgelere 5 tane Çocuk Kültür Merkezi açtım. 2000 çocuğumuz faydalanıyor. Kadınlara yönelik kurslarımız da var. Evde ürettikleri ürünleri, kentimizin belli noktalarında satışa sunabilme olanağı sağladık. Belediyede de ben, kadınlarla çalışmayı seviyorum, evet pozitif ayrımcılık yapıyorum. Örneğin belediyenin üç başkan yardımcısının ikisi kadın. Bir de AYBA (Aydın Belediyesi Hizmet Ağı) diye bir projemiz var. İhtiyacı olan kadınlara destek oluyoruz. Evde bakım olabilir, koruyucu sağlık hizmetleri olabilir, kişisel bakım hizmetleri ya da engellilere destek olabilir. 5 yıllık belediye başkanlık sürecimde, ihtiyaç sahibi bir kadını asla namerde muhtaç etmedim!
7 yıl milletvekilliği yaptınız, neden belediye başkanı oldunuz?
-Çünkü milletvekilliğinde ricacı, öbüründe icracı oluyorsunuz...

Bütün belediye başkanları kadın olsa... Muhteşem olur!

Türkiye’nin her tarafında kadın belediye başkanları olsa, nasıl bir değişim olur?
-Ah ne güzel olur! Muhteşem olur! Kadınların elinin değdiği her yer pırıl pırıl olur. Demokrasi tam uygulanır, kadınlar daha adil ve daha vicdanlı. Ve daha yapıcılar.
Size pislik yapıyorlar mı? Özellikle de kadın olduğunuz için...
-Yapıyorlar. Siyasette, sahada, bileğimi bükemedikleri zaman iftira atıyorlar. Çünkü rakiplerimin hepsi erkek. “Kadın olduğu için yapamaz, beceremez!” diyorlar. “Kadından efe olmaz!” diyorlar. Kadını aşağılayan, küçümseyen bir zihniyetle politika yapmaya çalışıyorlar ama unutuyorlar ki, Aydın nüfusunun yarısı kadın!
“Topuklu Efe” lakabı hoşunuza gidiyor mu?
-Gitmez mi? Çoook. ‘Topuklu Efe’ olmaktan onur duyarım!
4-5 yıl önce mafya, evinize tabut göndermiş. Doğru mu?
-Ya evet, mermi de bıraktılar, tabut da! Çünkü kentin tam ortasında, imara aykırı, işgalci durumda olan yerler vardı, onları kaldırttım. Bu da kimilerinin hoşuna gitmedi...
E peki insan kapısının önünde tabut görünce korkmaz mı?
-Korkmadım. Baktım çok eski, bir de bana göre küçük, “Sığmam ben bunu içine!” diye geri yolladım.
Kaç tane kadın belediye başkanı var Türkiye’de?
-İl olarak iki tane: Tunceli ve Aydın. Büyük şehre gelince, üç belediye başkan adayı var, Gaziantep, Diyarbakır ve Aydın.
Gezi için ne düşünüyorsunuz?
-Burada bir özeleştiri yapmak istiyorum. Gezi’den önce Türkiye’de yaşayan gençlerin siyasetten ve gündemden kopuk, ilgisiz ve apolitik olduklarını düşünüyordum. Gezi’yle yanıldığımı anladım.
O yüzden mi öğrenciler minibüs zammını protesto ederken, karanfil çözümünü buldunuz?
-Aynen öyle! Emniyet, “Zammı protesto etmek için, yarım saat sonra üniversiteli gençler, belediyenin önüne gelecek” dedi. “Buyursunlar” dedim. Kapıya gelen iki otobüs Çevik Kuvvet’e “Gerek yok, lütfen gidin!” dedim. Gençler slogan atarak geldiler. Ama tüm bunlar Gezi olaylarından sonra olduğu için benim bakış açım değişmişti. “Çocukların bir sorunu var. Bu sorunu protesto ediyorlar. Bu da onların en doğal hakkı” diye düşündüm. Elimde, yüzlerce karanfille aşağıya indim. Tek tek hepsine karanfil verdim. “Buyurun gelin meclis salonuna sorunlarınızı konuşalım” dedim. Ve inanır mısınız, üç saat toplantı yaptık ve sorunu çözdük. Yani yöneticiler, medeni bir konuşma ortamı sağlarsa, çözülmeyecek sorun yok...

HER ŞEY HAYAL ETTİĞİMİZ TÜRKİYE İÇİN

Aileniz koyu Adalet Partili, siz CHP’li, ne alaka?
-Aydın, Adnan Menderes’in memleketi. Babam da koyu Adalet Partiliydi. 2002’de ben CHP’den milletvekili seçildiğimde, babam sandık görevlisiydi, benim adaylığımı öğrenince şaşırdı ve geri çekildi. Ama çok demokrat biridir, asla kızmadı. Türkiye’de çözüm, siyasette. Çocuklarımız için daha güzel bir gelecek istiyorsak, hayal ettiğimiz bir Türkiye için mücadele edeceğiz...