Harekete gel

AYNI hareket, jest, eylem vb farklı toplumlar tarafından farklı yorumlanabiliyor, malum...

Haberin Devamı

Taze tartışma başlıklarımızdan el kol hareketlerinin “ayıplı ve çok manalı” tarihine kısaca bakalım mesela.

*

Memleketimizde kısaca “Nah!” olarak bilinen el hareketi bizde ve bazı yakın yerlerde (Yunanistan, Sırbistan, Rusya...) ağır hakaret kabul edilir.
Hareketin dramatik yapısını güçlendirmek amacıyla gömlek kolunun kıvrıldığı ve ön kol nahiyesinin de devreye girdiği “ıslak” versiyonunu geçtim, basit bir “Nahinyo!” bile arızanın büyüğünü çıkarabilir.
Oysa aynı hareket Brezilya ve Portekiz gibi ülkelerde şans getirdiğine inanılarak takı olarak bile kullanılıyor. Antikçağlarda da iyiliğin ve bereketin simgesi olarak kullanılmış, nazardan koruduğuna inanılmış vesaire.

*

Elin baş ve işaret parmaklarını “o” şeklinde birleştirip, kalan 3 parmağı da ördek poposu gibi havaya kaldırdığımızda dünyanın büyük bölümü “Okey! Tamamdır genç!” gibi olumlu bir neticeye varır.
Ama o eli biraz eğerseniz biz de dahil olmak üzere pek çok Akdeniz ülkesinde “Bana o biçimsin dedi!” ayaklanmasına yol açabilirsiniz.
“Ortaparmak” göstermenin tarihi Türkiye’de nihayetinde yenidir. “Nah”ın kesin hâkimiyetini kıramasa da Hollywood’un yoğun çabalarıyla son 20, bilemediğiniz 30 yılda popülaritesi arttı. Yine de ortaparmağınız havada memleket turuna çıksanız, çoğunluk parmağınızın çıktığını filan düşünecektir.

*

Haberin Devamı

Turgut Özal’ın ‘ANAP selamı’nın mucidi kimdi bilemiyorum. Hani iki elini kafasının çevresinde büyük bir daire oluşturacak şekilde birleştirdiği meşhur selam.
İşte o selam, aslında “okey” işaretinin “fena” kullanımının stadyumlardaki tezahürü olarak belirmişti 1980’lerde.
Rakip taraftara yönelik olarak “alaycı şekilde” yapılan “İçimdeki falan filan aşkı bambaşka” tezahüratının devamında “Bu büyük taraftarınla çok yaşa” derken eller Özal gibi birleştirilirdi kafanın etrafında.
Final de zaten “Falan filan engelleri aşıyor/Kupaları birer birer nah alıyor!” diyerek “büyük nah” ile yapılırdı.

*

Farklı hareketlerin farklı toplumlar tarafından neredeyse taban tabana zıt karşılanması üzerine yazılmış kitaplar bile var, meraklısı bulur okur herhalde.
Kendi adıma çok şaşırdığımı söyleyemeyeceğim bir durum.
Eli kolu, farklı toplumları, kültürleri geçmiş vaziyetteyim.
Aynı toplumun aynı olay karşısında aldığı halleri hayretle izlerken onun işaretparmağı, bunun yüzükparmağı diye kafa yoramayacağım.
Hırsıza hırsız...
Katile katil...
Vicdansıza vicdansız...
Diyemedikten sonra elini kolunu okusan, burnundan mana devşirsen, kaşından karakter tahlili yapsan, kirpiğinden fal biçsen kaç yazar...

Yazarın Tüm Yazıları