Vicdan?!

ZİRVE katliamının beş sanığı ile Dink cinayetinin sanığı Erhan Tuncel’in tahliyesi, vicdanları kanattı.

Haberin Devamı

Bir yanda ‘uzun tutukluluk’tan yakınırken, öbür yanda insanları “misyoner” oldukları için boğazlarını keserek öldüren katillerin serbest bırakılmasına isyan etmemek mümkün mü?!
Hrant Dink davasında, Erhan Tuncel “cinayete iştirak”ten mahkûm edilmişti. Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Tuncel’in, buna ilaveten, Trabzon’da 6 kişinin yaralanması olayından da “öldürmeye teşebbüs” suçundan yargılanmasına karar vermişti...
Yani daha ağır ceza alması öngörülmüştü, fakat tahliye çıktı!
Vicdanların isyan etmemesi mümkün mü?

ZİRVE KATLİAMI
Malatya’da 18 Nisan 2007 günü korkunç bir cinayet işlendi. Zirve Yayınevi’nde misyonerlik çalışmaları yapan Alman Tilman Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel, beş kişi tarafından işkence edilerek, boğazları kesilerek öldürüldü! Hukuki terimlerle “taammüden” ve “canavarca his”le...
İnsani açıdan canavarca, siyasi açıdan Türkiye için yüz karası!
Tetikçilerin arkasında büyük bir gizli örgüt olmalı diye düşünüldü. Hurşit Tolon’un Genelkurmay’da gizli bir örgüt kurduğu, bu cinayeti “azmettirdiği” ileri sürüldü. Tolon’un Malatya’da konferans vermesi ve misyonerliği eleştirmesi “şüphe sebebi” sayıldı...
Yıllarca duruşmaya çıkarılamayan bir “gizli tanık” tutarsızlıklarla dolu, fakat bu yönde bir ifade verdi.
Dava, Nisan 2011’de Ergenekon davasıyla birleştirildi, dosya İstanbul’a gitti geldi... Uzadıkça uzadı...

Haberin Devamı

YENİ PAKET
Hükümet, Ergenekon ve Balyoz davalarında “kumpas” olduğunu, “birçok suçsuz insanın hapis yattığını” söyleyince bir şeyler yapması gerekti. “Demokratikleşme” adıyla kamuoyuna sunulan yeni bir paket çıkardı, azami tutukluluk süresini 5 yıla indirdi...
Bazı Ergenekon sanıkları tahliye edilecek fakat katiller de tahliye edildi işte!
Otoriterleşme eleştirilerini “demokratikleşme paketi”yle karşılamak isteyen hükümet, keşke “azami beş yıl tutukluluk” hükmüne “adam öldürme” suçları gibi istisnalar koysaydı, değil mi?
Komplo teorilerinin ve acele siyasi kararların ardından nasıl sürükleniyoruz, görüyor musunuz?
Şimdi de “inlerine gireceğiz”, bakalım hukuken nasıl çıkarız?

Haberin Devamı

SUÇLU ARARKEN...
Ergenekon davası da komplo teorilerine boğuldu. Yedi aydır karar alınamıyor. Halbuki her tarafa dal budak salmış korkunç bir gizli örgüt davası yerine, dört-beş dava ayrı ayrı yürütülseydi, bu kadar tutuklama yapılmaz, davaların hepsi de çoktan sonuçlanmış olurdu.
Fakat o zaman, “PKK’nın da arkasında Ergenekon var!” diye manşetler atıyordu komplo zihniyeti!
Zirve Yayınevi davasında şuçu işledikleri sabit olan kişiler hakkında hüküm verilip, ayrı bir dosya olarak da “Arkasında kimler var?” soruşturması yapılabilirdi.
Halbuki misyonerlik hakkında kitap yazmış, konferans vermiş akademisyenlerin bile evlerine baskınlar yapıldı, “gizli örgüt bağlantısı” arandı...
Meçhul suçluları ararken, haklarında hüküm çoktan verilmiş olması gerekenler tahliye oldu işte!

Haberin Devamı

TOPLUM VİCDANI
Öldürülen Tilman Geske’nin, üç çocuk sahibi dul eşi Suzanne şöyle demiş:
“Çok acı çektik, çok sancı yaşadık. Şu an katiller dışarı çıkacak... Bunlar hak ettiği cezayı çekmedikleri için başkalarının canını yakacaklar diye korkuyorum. Ben kişisel olarak inancım gereği affedebilirim. Fakat toplum vicdanın rahat olmadığı kanaatindeyim.”
Toplum vicdanı, değil rahatsız, kanıyor olmalı... Vicdan sahibi olup da isyan etmemek mümkün mü?

Yazarın Tüm Yazıları