Paylaş
Anayasa Mahkemesi’nin dün İlker Başbuğ ile ilgili verdiği karar, herkesi memnun etmiştir. Kiminle konuştuysam bu izlenimi aldım.
Demek ki hak ihlalleri tespit edildikçe, adalet, yavaş yavaş da olsa geri gelecektir.
***
Başbuğ’la ilgili bu karar, emsal teşkil edeceğine göre, kurunun yanında yanan yaşlar’a da bir özgürlük ışığı olarak yansıyacağı muhakkak.
Yani, siyasetin çözemediğini, yine de beğenmediğimiz yargı çözmüş olacak.
Ama unutmayın.
Anayasa Mahkemesi’ne Bireysel Başvuru Hakkı, siyasi irade mahsulü’dür.
Bunu da teslim edelim.
***
Sevdiklerimizin tahliyesi, sevmediklerimizin tutuklu kalması diye bir tercih olamaz. Tutukluluk halinin gerekçeleri bellidir. Yani “onu niçin tahliye ettin de bunu etmedin” sorusunun mutlaka makul bir cevabı vardır.
Eğer yoksa, zaten hak ihlali başlamıştır.
Anayasa mahkemesi, işte bunu tespit ediyor. Hem de oy birliği ile.
Çok sevindim.
Bu sevincimin İlker Başbuğ’a duyduğum sempatiyle bir ilgisi yok.
Hukuk adına sevindim.
Tabii, sonra da Başbuğ için sevindim.
Paylaş