Paylaş
Fakat gelin görün ki tencere tava da gümbürdetilse mevcut iktidar çoğunluğu çil yavrusu gibi kaçışıp dağılmıyor, aksine mıh gibi çakıldı kaldı yerinde...
Kamuoyu çok fena gazlanıyor, olmadık dolduruşlara getiriliyor, bağırışlar çağırışlarla acayip fiştekleniyor, çalkalandıra çalkalandıra ayranı kabartılıyor... Velakin yeni bir iktidar çoğunluğu oluşmuyor hâlâ...
Sihri nedir ki operasyoncular çatlasa da patlasa da kimseye pozisyonunu terk ettiremiyor?
Kabahat yine cahil cühela halk yığınlarında mı?
Varlığını Tayyip Erdoğan’ın varlığına armağan etmek, boyuna posuna hayran olmak vesaireye mi indirgenecek bir kitlenin iktidarı sahiplenme hissiyatı?
Operasyoncuların atladığı bir şey var, çok bariz, ama eksik parça ne?
* * *
Muhalefet kulağını dayamış, paralel hattan şakır şukur iktidarı dinliyor, vakayı adiye cinsinden sanki, orası görmezden geliniyor.
Yasadışı dinlemenin kıymet-i harbiyesi yok, yalnızca yasadışı dinlemelerin içeriği haber değeri taşıyor.
Sansasyonun, ajitasyonun, manipülasyonun ta gözüne vuruluyor...
Bir an için diyelim ki... Muhalefetin iktidarı dinlemesinde ne var, zaten şeffaflığın gereği!...
Diyelim ki olması gereken oluyor, neler döndüğünü bilmek milletin hakkı, bilmeyenler de öğreniyor bu sayede...
Madem öyle, mevcut iktidar çoğunluğu neden hâlâ dağılmıyor?
Paralel kulakçılar hiçbir şeyi ıskalamıyor mu?
İktidar eskidi, yıprandı, yoruldu fakat karşısında hâlâ yeni bir iktidar çoğunluğu oluşmuyorsa... Yolsuzluk molsuzluk bir kesime vız gelip tırıs gittiği için midir?
Hadi ama... Hırsızlık, rüşvet, haram yemek konularında bir kesimin pişkince bir vurdumduymazlık içinde olduğuna sahiden inanılmıyordur herhalde.
Milletin malı çalınıp çırpılacak, kentleri yağmalanacak, hazinesi soyulacak ve büyük bir çoğunluğun umurunda olmayacak, bile bile göz yumacaklar buna, mümkün mü!
Aşikâr ki sığlıklarından ya da iddialara lakayt kaldıklarından değil... Basiretleri, ferasetleri, sağduyuları başka bir şey söylediğindendir...
Basiret bağlanması, büyülenmişlik değilse ne ola ki bu kasetlerin tutmamasının sırrı?
* * *
Muhalefet, paralelden kulağını dayamış iktidarı dinliyor. En doğal hakkı gibi, fütursuzca, sereserpe...
Bu da maşeri vicdana, verilen mücadelenin meşruiyetine dair bir şey fısıldıyor muhakkak...
Ama iktidarı bozguna uğratma iştiyakı, dinlemelerin hukuksuzluğundan daha ağır basıyor kasetçilerde.
Gelin görün ki meydanlarda çalışmıyor kasetler, kalabalık toplamıyor.
Acaba sandıkta çalışacak mı?
İktidar, muhalefeti dinlediğinde ne olacağını az çok biliyoruz. Ele güne rezil olur, sansasyonel manşetler atılır, o da skandalın çapına göre depremlere yol açar ve gün gelir karşısında yeni bir iktidar çoğunluğu bulur...
Peki muhalefetin paralel kulakları iktidarı dinlerse ne olur?
Görmeye az kaldı, 30 Mart’ta sandıklarda.
Paylaş