Paylaş
Davos’ta bu yıl Türkiye yoktu ama bol bol “beyin” vardı.
Cümle biraz tuhaf oldu, şunu söylemek istedim.
Tartışma konuları ve sohbetlerde Türkiye hemen hemen hiç yoktu.
Buna karşılık “beyin” ve “mind” zihin konusunda benim görebildiğim en az 4 oturum vardı.
Davos programımı yaparken aynı saatlere rastlayan iki konuşma arasında zor bir tercih yapacağımı yazmıştım.
Goldie Hawn’la meditasyon mu?
Yoksa Elif Şafak’la tasavvufun derin koridorları mı?
Programlara biraz ayrıntılı bakınca, Goldie Hawn’ınkinde ilginç bir ayrıntı gördüm.
Bir kere oturum bir workshop şeklindeydi.
Yani, hem dinleyecek hem de uygulayacaktık.
Çalışmaya katılacak kişiler arasında bir isim dikkatimi çekti.
Richard J. Davidson...
Wisconsin Üniversitesi’nin psikoloji ve psikiyatri dallarında çalışan, beyin ve zihin üzerinde uzmanlaşmış bir bilimadamıydı.
Sağ olsun İsmet Berkan hepimizin dikkatini beyin üzerine çevirdiğinden beri ben de bu konularda yazılıp çizileni merakla izliyorum.
Böylece tercihimi Goldie Hawn’dan yana yaptım.
Kapıdan girerken, asıl kritik tercihi içeride yapmam gerekeceği aklımın ucundan bile geçmemişti.
* * *
Küçük salondaki manzara şöyleydi.
Ortada 8 masa vardı.
Her masanın üzerine isim tabelaları konmuştu.
Soldaki masanın üzerinde Goldie Hawn yazıyordu. Yani bu onun masasıydı ve hâlâ boş sandalye vardı.
Onun tam karşısındaki masanın üzerinde ise Richard J. Davidson yazılıydı.
Goldie, meditasyon, yan yana fotoğraf çektirmek mi?
Yoksa, Davidson, “beyin” sohbeti ve Goldie’yi karşıdan seyredip, gözlemek, yazmak mı...
Benden birincisini beklersiniz değil mi, hayır ikincisini seçtim.
Biliyorum “med” fanatikleri merakla 10 saniye sırrını bekliyor.
Azz sonra...
Dünyanın en mutlu adamı ile toplu bir meditasyon
TAM karşımdaki ikinci masada Budist bir rahip oturuyor.
Üzerinde Budist kıyafeti var ama kendisi Fransız.
Adı Matthieu Ricard...
Nepal’deki Shechen Tennyi Dargyeling Manastırı’nda yaşıyormuş.
Fransa’da okuduğum yıllarda çok yakından izlediğim Fransız filozofu Jean-François Revel’in oğluymuş.
Pasteur Enstitüsü’nde moleküler genetik konusunda doktorası varmış.
Meditasyon çevrelerinde “Dünyanın en mutlu adamı” olarak tanınıyormuş.
Dünyanın en mutlu adamı nasıl bir şeydir hiç bilmiyorum.
Toplu meditasyonumuzu işte bu ünlü Budist rahip yaptıracak.
Goldie geceden kalma ama o aynı neşeli kadın
GOLDIE Hawn dikkatimi ilk defa “Sugarland Ekspresi” filminde çekmişti. Amerikan kadın komedyenlerin en iyilerinden biri.
“İlk Eşler Kulübü” filminde harikaydı. 1969’da yardımcı kadın oyuncu dalında Oscar almıştı. Salona bizden sonra giriyor. 1970’lerdeki hippileri andıran bir kıyafetle geldi. Streç bir pantolon, dizin altında botlar. Üzerinde gömlek ve kazak... Çok basit bir kıyafet yani.
Saçlar ise tam Goldie Hawn... Tam 60’lar...
Biraz değil bayağı geceden kalmış bir hali var.
Yüz estetiği de özellikle dudaklarda kendini belli ediyor.
Ama o Goldie Hawn... Filmlerde seyrettiğim harika kadının ta kendisi...
Ama asıl hayranlığım konuşmaya başladığı zaman geliyor.
Hawn çevremde çok sayıda gördüğüm “meditation woman” değil...
Çok bilinçli bir sosyal faaliyet insanı. Çocukları meditasyon yoluyla eğitme konusunda çok uzmanlaşmış ve bu konudaki bilgisinin derinliği her cümlesinden anlaşılıyor. “I’m a science junkie” (Ben bir bilim bağımlısıyım) diyor.
Bu işe, Amerika’yı sarsan 11 Eylül olayından sonra başlamış. “Çocuklara bu olayı nasıl anlatırız, başkalarına düşman olmadan, öfkelenmeden yaşamayı nasıl öğretiriz diye düşündüm” diyor.
Bunun için kamplar, eğitim programları düzenliyormuş.
Prof. Davidson’la çalışıyorlarmış.
Yani Davos’a sadece Goldie Hawn olduğu için davet edilmemiş.
Zamanımızın % 47’sinde ne yaptığımızı bilmiyoruz
İLK konuşmayı Prof. Davidson yapıyor.
Amerika’da son yıllarda bazı üniversiteler Dalay Lama ve izleyicileriyle ortak eğitim programları düzenliyor.
Bu programlarda pozitif bilimlerle, spiritual davranışlar birlikte ele alınıyor.
Okuduğum bazı makalelerde bu programlardan çok iyi sonuçlar alındığını ve giderek yaygınlaşacağını söylüyorlar.
Önümüzdeki günlerde ben de böyle bir programa katılmayı düşünüyorum.
Bize, meditasyon sırasında beyin dalgalarımızın nasıl değiştiğini gösteriyor.
Ekrana vuran bir tomografide beyin dalgalarımızın nasıl değiştiğini görüyoruz.
Tabii bunun ne anlama geldiğini anlamak mümkün edğil.
Ancak Davidson net bazı bilgiler veriyor.
- Beyin-zihin ve beden arasında çok sayıda geniş otoyol varmış.
- Meditasyon, grip gibi salgın hastalıklara karşı yapılan aşıların etkisini arttırıyormuş.
- Sekiz saatlik meditasyondan sonra genlerin enfeksiyona karşı direnci artıyormuş.
- Çocuklarda öz kontrol artıyormuş.
Onun verdiği bilgiye göre Batılı insanların zamanlarının yüzde 47’si, ne yaptıklarına dikkat etmeden geçiyormuş.
Önce dinliyoruz, sonra gözlerimizi kapatıyoruz
BİLİMADAMI bitirince rahip Ric ard sözü alıyor ve bize mutluluk üzerine çok güzel ve etkileyici şeyler söylüyor.
“Meditasyon, hayatın yeni bir tercüme biçimidir” diyor.
Dalıyorum. Bulutlar arasında bol bol “mutluluk”, “sevgi”, “barış”, “huzur” ve özellikle “merhamet” kelimelerini işitiyorum. Sonunda “Gözlerinizi kapatın ve hiçbir şey düşünmemeye çalışın” diyor.
Gözlerimi kapatıyorum ama içimdeki hınzır gözlemci hemen açtırıyor.
Tam karşımda Goldie Hawn’ı görüyorum.
Gözleri kapalı...
Zaten bütün oturum boyunca konuşmadığı zamanlar neredeyse gözleri hep kapalıydı.
Ancak bir gece önceden kalmaktan dolayı mı, yoksa gerçek bir meditasyon mu karar veremedim. Rahip Ricard bir dakika sonunda gözlerimizi açtırıyor.
“Birçok insan ilk defasında konsantre olamadığını, aklına hep bazı düşüncelerin geldiğini söylüyor. Bu sizi korkutmasın. Meditasyon öğrenilebilen bir şey” diyor.
Ve “Size, meditasyonun bugüne kadar bilinmeyen büyük bir sırrını açıklayacağım” diyor.
Ama azz sonra...
SALONDAKİLERİN YÜZDE 80’İ KADIN
Bu oturuma katılanların ilginç bir profili var.
Yüzde 80’i kadın. Yaş ortalaması tahminen 40-45...
Soruların neredeyse tamamını kadınlar sordu ve hepsi de meditasyon yaptıklarını söyledi.
Dinleyiciler arasında benim dışımda 3 de Türk kadını var.
Ve o sırrı açıklıyor
RAHİP Ricard bize 4 kısa meditasyon seansı yaptırıyor.
Her sabah 06.30’da 45 dakika meditasyon yapıyormuş.
“Meditasyon yapınca beyniniz günün geri kalan kısmında ne oluyor” diye soruyoruz. “Bilmiyorum” diyor.
Ve sıra geliyor, “büyük sırra”...
“Her saat 10 saniye meditasyon yapın. Nerede olursanız olun, ne yapıyorsanız yapın, ara verin. 10 saniye hiçbir şey düşünmemeye çalışın. Bu uzun süreli meditasyonlardan daha etkili bir şey” diyor.
AKLIMA GELİP DE SORAMADIĞIM 2 SORU
- Bu üçüncü meditasyonum ama hâlâ bir şey düşünmemeyi başaramıyorum.
- Madem meditasyon genleri, bağışıklığı bu kadar arttırıyor, Budist rahipler niye çok uzun yaşamıyor?
Arzuhan Doğan Yalçındağ, Davos Danışma Kurulu’nda
DAVOS’ta bu yıl Türkiye yoktu ama Türkiye için iyi bir haber vardı.
Doğan TV Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Dünya Ekonomik Forumu tarafından kurulan çok önemli bir kurulun yönetim kuruluna girdi.
Davos’ta dünyada bilim, medya ve eğlence sanayisinde vizyon oluşturacak bir kurul oluşturuldu.
Başkanlığını dünyanın en büyük reklam şirketlerinden Publicis’in etkili başkanı Maurice Levy yapıyor. Facebook’un dünyaca tanınmış CEO’su Sheryl Sandberg de kurulun üyesi.
Paylaş