Paylaş
‘Yolsuzlukla mı mücadele ediliyor, hükümetle mi’ diye sormayalım yani...
Harcıâlem laflar vardır, aksi muhaldir zaten. Daltonların şapşal kardeşi Averell’e sorsanız o da tersini söylemez.
“Yolsuzluğu, hırsızlığı, arsızlığı kim yaptıysa yakasına yapışılsın kardeşim. Haram lokma yiyen cezasını çeksin, yetimin hakkı haramzadenin kursağında kalsın” gibi...
Beylik laflardır; malumu ilamdan, bilineni tekrardan öteye geçmezler.
Yolsuzlukların üstüne var gücüyle gitsin yargı, orası zaten öyle.
Gittiği yere kadar gitsin, ucu nereye giderse oraya kadar gitsin... Gitmeyen bilmem ne olsun hatta.
Fakat süte su katılmasın, katıksız olsun bu mücadele.
***
Tam da bu hengamede operasyon olacak da bunun siyasi motivasyonu olmayacak...
‘Makul şüphe’ için ortada sebep var mı peki?
Var ki...
“Polis, hükümeti devirip de ne yapacak birader, idareye el koyup memleketi mi yönetecek?” deyip geçmiyor kimse.
“Yargı, bir yargıçlar devleti mi kuracak? Siyasi iradeye kasten niye yolsuzluk silahı çeksin, iktidarla ne alıp veremediği olur, saçmalık bunlar” diye kestirip atmıyor kimse.
“Siyasi hesabı yoktur, olağan bir yolsuzluk soruşturmasıdır bu” diyemiyor teklemeden kimse.
Siz deseniz de kimse yemiyor.
İsterseniz, “Hani yargı hükümetin emrindeydi, hani siyasi talimat olmadan kapıdan dışarı adımını bile atmıyordu polis. Bak gerçek değilmiş” demeyi deneyin.
Bir gecede dörtdörtlük bir demokrasi ve hukuk devleti olup çıktığımıza dünkü çocuklar bile inanmıyor.
***
‘İktidarın yargısı, iktidarın polisi’ tezleri çöktü, tuzla buz oldu. Ama buna sevinmiyor kimse.
Niyedir ki?...
Yargıyla polisin yapıp ettiklerinden hükümet sorumlu tutulamaz, çünkü karışamaz. Ne güzel işte!
Yargının iktidarın yargısı, polisin iktidarın polisi olmasından daha kötü ne olabilir ki sevinmiyor kimse?
Ya da ne diye şu basit gerçeğe çarpıp duruyor başımız:
İki günde ne değişti? Daha düne kadar polis ve yargıyla sıkı fıkı kalemler, “Nedim’i, Ahmet’i hep Başbakan’a sorup almışlar”, “Başbakan istemiş de tutuklamışlar” diye atıp tutmuyor muydu?
Ne oldu da birdenbire polis otonomluğunu ilan etti, yargı tam bağımsız yargı oldu?...
Ezelden beri iktidardan emir almaz, talimat da dinlemez savcı ve polislerin operasyonu bu öyle mi?
Ha, desenize şunu, o zaman değişir işler. Belki bu ikna eder bakın herkesi, makul şüpheyi dağıtır, kafalardaki soru işaretlerini izale eder...
***
Evet, evet budur...
Yargı bağımsız, polis de yargıya bağlı... Yolsuzlukla mücadele etmekten başka motivasyonları katiyen yoktur.
Cemaat’le hükümet takışmış, iktidar kavgası veriyorlarmış, aralarındaki bir güç mücadelesiymiş, yok vesayet münakaşasıymış onlara ne!
Durdular durdular, seçim üzeri
düğmeye bastılar. Rast geldi manzara
koydular, olay budur.
Paylaş