Paylaş
Tanımlanıp tedavisi düzenlenerek yönetilmezse ardından hipertansiyon, şeker hastalığı, koroner kalp hastalığı gibi sorunlar da geliyor.
Genç kızın her ay tekrarlaması gereken periyodik adetleri bir türlü düzene girmiyor, kadın hastalıkları uzmanı ilaç yardımıyla adet düzenini yeniden oluşturmaya çalışıyordu.
Bu yetmezmiş gibi 18 yaşın keyfini sürmek yerine genç kız çene, boyun ve bacaklarını kaplayan tüylerden kurtulmak için her ay 1-2 kez lazer tedavisine de başlamıştı. Bir yıldır sorunlarına “açlık atakları, tatlı krizleri, yemeklerden sonra uyuklama ve karın-kalça bölgesinde yağ birikimleri” de eklenmişti ve bu nedenle kilosunu da kontrol edemiyordu.
Sekiz aydır devam ettikleri diyetisyen ise liste üzerine liste değiştirse de sonuç “elde var sıfır” gibiydi! Bu ve benzeri hikâyelerle son yıllarda çok ama çok sık karşılaşıyoruz. Nedeni de son derece net ve açık: Beslenme hataları, fast food gıda, şeker, şekerli içecekler ve unlu atıştırmalık tüketiminin inanılmaz bir hızla artması. Sorunun adı ise oldukça etkileyici: PKOS!
PKOS BİR KADIN SAĞLIĞI SORUNUDUR
Polikistik Over Sendromu (PKOS), genç kız ve kadınlarda inatçı sivilceler, düzensiz adetler, olmadık oranda ve bölgede tüyler, dökülen saçlar, fazla kilolar ile seyreden bir sağlık sorunu. Tanımlanıp tedavisi düzenlenerek yönetilmezse ardından hipertansiyon, şeker hastalığı, koroner kalp hastalığı, karaciğer yağlanması gibi sorunlar da geliyor.
PKOS sorunu olan kadınların çocuk sahibi olmaları da daha güç. Bu genç kız ve kadınlarda adetler daha sancılı, ağrılı, şiş, gergin ve sinirli geçiyor. Uzun yıllara dayanan bu tıbbî gözlemlere son 20-30 yılda PKOS’un insülin direnci ve hiperinsülinemiyle ilişkisi de eklendi.
KİLO ALMAK SORUNU TETİKLER
Kadınların yumurtalıkları içinde yer alan çok hassas bir dengenin, androjen (erkeklik hormonu) ile östrojen (kadınlık hormonu) arasındaki ilişkinin bozulması, PKOS sorununun başlangıç noktasıdır.
Kilo fazlalığı ve şişmanlığın genç kızlar ve kadınlar arasında da hızla yayıldığını sık sık tekrarlıyoruz. Kilo artışı kadın üreme organındaki bu hassas hormonal dengeyi bozan en önemli etkenlerden biridir. Şişmanlık veya kilo fazlalığı sürecinde yağ hücreleri içinde androjen hormonlar, östrojen hormonuna daha çok çevrilecek, östrojen hormonunun yumurtalık içinde artışı beyindeki hipofiz bezinden salgılanan uyarıcı hormonların (FSH ve LH) miktarlarını değiştirip, genetik bir eğilim halinde önceden zaten mevcut olan PKOS’u tetikleyecektir.
Kısacası şişmanlık ve kilo fazlalığındaki bu hızlı artıştan PKOS da nasibini almıştır. Bu sendromla son yıllarda çok sık karşılaşmamız, genç kız ve kadınlar arasında fazla kilonun veya şişmanlığın yaygınlaşması sonucudur.
(Devam edecek...)
DİKKAT
Artçı sarsıntılar daha da tehlikeli
PKOS’un uzun vadede yaratacağı pek çok sağlık sorunu vardır. Bunlar hem ciddi neticelere varabilir hem de kronikleşebilir. İşte bunlardan başlıcaları:
-Erişkin tipi (Tip-2) şeker hastalığı gelişebilme riski kadınlarda daha fazladır. PKOS sorunu olan kadınlarda insülin direnci gelişerek diyabete zemin hazırlar. 40 yaş sonrasında doğru ve etkili bir şekilde yönetilemeyen PKOS’lu kadınların yarıya yakını diyabete yakalanır. Bu nedenle kan şekeri bu hanımlarda sık sık izlenmelidir.
-Kalp-damar hastalığı sorununa daha sık rastlanır. PKOS’lu kadınlarda kolesterol yüksekliğinin oluşması olasılığı, ne yazık ki daha yüksektir.
-Hipertansiyon gelişme riski daha fazladır. Kilo fazlalığı da olan PKOS’lu kadınlarda kan basıncı erken yaşlarda yükselmeye başlar.
-PKOS’lu kadınlarda felç riski daha fazladır.
UNUTMAYIN
Herkesin PKOS’u farklıdır
PKOS belirtileri kişiye göre değişebilir. Bazen, genetik yük çok baskın olduğunda kilo sorunu olmadan da ergenlikle beraber ilk belirtilerini verir. Bazen de oldukça silik seyir izler. Bu kişilerde genetik yük hafif olabilir. Kilo almakla sorun tetiklenir. PKOS’nun başlıca belirtileri şunlardır:
-Tüylenme
-Kilo fazlalığı veya şişmanlık
-Ciltte siyah lekeler, sivilceler (akne)
-Kan şekerinde, kan basıncında, kan yağlarında yükselme eğilimi
-Âdet düzensizliği
-Üreme sorunları, gebe kalamama
-Kasık ağrıları
-Depresyon ve diğer ruhsal sorunlar
NE YAPMALI?
Teşhisi kolay değil!
Tanıda en çok kullanılan testler ultrasonografik görüntüleme ve hormon analizleridir.
-Hormon analizleri
Total ve serbest testosteron seviyesi artar
DHEA- SO4 düzeyi yükselir (yüzde 50)
17 – alfa- OH – P düzeyi etkilenmez
FSH ve LH seviyeleri değişebilir
AKŞ ve kan insülin seviyesi yükselebilir
Karışık yemek ile açlık ve tokluk şeker-insülin düzeyleri tayini
Kan lipid profili (LDL, HDL, trigliserid)
TSH ve prolaktin seviyeleri
-Görüntüleme yöntemleri: Pelvik- USG
Paylaş