Şair Külebi’nin düz yazıları

Türk şiirinin önemli köşe taşlarından biridir Cahit Külebi. Onun edebiyat, sanat, şiir, şair, siyaset, dil yazıları, mektupları ve söyleşileri de en az şiirleri kadar kıymetlidir. Sanatçının Öyküsü, bunların en önemlilerini bir araya getiriyor.

Haberin Devamı

Okurlarım bilir, şairlerin düz yazılarını hep merak ederim. Özel ilgi gösteririm. Onların yaşamına dair ipuçları yakalamaya çalışırım, ayrıca şiirleriyle ilgili yeni yaklaşımlar bulabileceğimi de umarım.
Kimi şairler, sadece şiir ve edebiyat üzerine yazarlar, genel konulara değinmezler, şiirin sınırının dışına çıkmazlar. Bu tür yazıların bazısı şairin kendi şiirine açılım sunar, bazıları da başka şairler, eleştirmenler için yararlı bir içeriği ortaya koyarlar. Çünkü aslında zengin kaynaklarını dile getirdiği gibi, yol da gösterir...
Türk şiirinin ustalarından Cahit Külebi’nin düz yazıları sadece edebiyat, şiir sınırları içinde kalmıyor. Siyasetten kültür politikalarına kadar geniş bir alanı kapsıyor.
Uzun süre Türk Dil Kurumu’nda görev yaptığı için, eski Türk Dil Kurumu hakkında yazdıkları, Dil Devrimi ve onun tarihi konusunda birinci elden bilgilerin önemini belirtmeye gerek yok. Cahit Külebi’yi Türk Dil Kurumu üyesi iken yakından tanıdım, bir Anadolu alçakgönüllüğü ardında ince bir mizahı vardı, ki bu da konuşmasını daha da dinlenir kılan özelliklerindendi.
Dertlerini, sorunlarını -ki bunlar kişisel değil kurumsaldı- asla rahatsız edici bir üslupta iletmezdi.
‘Sanatçının Öyküsü’ adlı düz yazıları içinde, siyasetten Atatürk’e kadar bir aydının üzerine düşündüğü birçok konudaki görüşlerini bulabilirsiniz.
Ben daha çok edebiyat ve edebiyatçılar hakkındaki yazılarına özellikle dikkat etmenizi salık veririm. Küçük bir okuma listesi:
Bir Eleştirmeci,
Agâh Sırrı Levend,
Turgut Zaim,
Necatigil,
Yaşar Nabi - Cumhuriyet Döneminin Yazın İmparatoru,
M. Kaplan’a Yanıt,
Dağlarca’ya Mektup,
Nadir Nadi’ye Mektup.
Niçin Yazmak?
yazısında, yazmanın gerekçelerini açıklıyor, duyduğu sorumluluğun derecesini yansıtıyor.
Yazıların bazısı Atatürkçü bir görüşün ışığında siyasete değinir, devrimleri savunur. Sınıf arkadaşı Behçet Necatigil için yazdıkları, şiirini ve kişiliğini dile getirir. Necatigil’i tanıyanlar, bilenler, onun hakkında daha önce yazılanları okuyanlar Külebi’nin çizdiği portrenin başarılı olduğuna karar vereceklerdir.
Arkadaşı Turgut Zaim için yazdığı yazı, onun resmini bilenlerin seveceği bir lezzet taşıyor.
Yarı polemik yarı savunma, yarı eleştiri dozajı taşıyan yazılarda bile hakaretten uzak, kızgınlığını en yumuşak tonda işlediğine tanık olup, bir kere daha hayran kalacaksınız.
Bu düz yazıları inançlı bir Cumhuriyet kuşağına mensup bir şairin Türkiye hakkındaki görüşleri, önerileri, kaygıları olarak da okuyun. Bu yazılar bir dönemin aydınlardaki ruh halini yansıtması bakımından da belgesel bir özellik taşıyor.
Arkadaşları ve kuşağı üzerine görüşleri de o zamanki dostluğun, ilişkilerin niteliğini gösteriyor.
Sanatta Beleş yazısı, bugün de devam eden bir kötü alışkanlığımızı ortaya koyuyor. Nedense yazarlardan bedava kitap bekleyenlerin sayısı bugün de azımsanmayacak kadar fazladır.
Van’daki bir resmi yemekte, birinin “Kitaplarınızı bana gönderir misiniz” isteği şairi üzüyor, hatta kızdırıyor.
Ünlü çevirmen Hasan Âli Ediz’in bir anekdotunu yazacağım: Hangi dükkana giderse gitsin, ondan bedava kitap isterlermiş. Bir gün peynir almış, parasını ödemeyeceğim demiş. Çünkü, sen parayla satılan kitaba para vermeden sahip olmak istiyorsun, ben de senin sattığın peyniri bedava alacağım öyleyse...
Gerçekten de para ödenmek istenmemesi, kültüre önem verilmediğinin bir göstergesidir.
Kimler ne demiş? yazısını okuduğunuzda birçok yazarın onun şiiri hakkında düşüncelerini öğreneceksiniz. Bugün şiirini değerlendirmenizde yardımcı olacak görüşler var.
Cahit Sıtkı Tarancı yazısında, şair dostluklarına dair anılar, yine bir döneme ışık tutuyor.
Cahit Külebi’nin bu ve benzer şahıs yazıları, zaman zaman şairler şöleni notlarına dönüşüyor.
Yazarların kendi kaleminden yaşamları, eserlerine dair birçok ipucu sunar. Çünkü ne yaparlarsa yapsınlar, yaşamları yapıtlara sızmıştır.
Çocukluğum mutlaka okunması gereken bir yazı. Şiirlerinin izi bu yazıda bulunacaktır.
Cumhuriyet Döneminde Türk Şiirinin Özgün Yönleri bir konuşmanın yazıya geçmiş hali. Hangi şairleri niçin beğendiğini, Türk şiir geleneği içindeki yerlerini öznel bir bakış açısından öğreniyoruz ama kendi şiirine yansımalar açısından yararlı ve önemli bir yazı.
İyi bir şairin şiir üzerine düşündüklerini, dünya görüşünü, genel birikimini öğrenmek için okunması gereken bir kitap.
Hiç kuşkum yok, bu kitabı okuduktan sonra, şiirlerini yeniden okumak isteyeceksiniz.

Haberin Devamı

Doğan Hızlan’ın seçtikleri

Haberin Devamı

Türkiye Eskisi Gibi Olmayacak
Osman Ulagay
Doğan Kitap

Kuralların Saati - Unutulmak Tozları
Mahir Öztaş
YKY

Aleksandr Stradella
Ahmet Mithat Efendi
Dergâh

Yavru Kuş
Octavia Butler
Aylak Kitap

Yazarın Tüm Yazıları