Paylaş
Teklifi bir mektupla reddeden kuruluş, gerekçe olarak Türkiye’nin kara listedeki bir Çin firmasını uzun menzilli füze sistemi için seçmesini gösterdi. Merrill Lynch, “Bu firma ile ortak iş olasılığınız var, biz yokuz” dedi.
TÜRKİYE’nin uzun menzilli füze sisteminde Çin firmasını seçmesine Batı’dan gelen tepkiler giderek büyüyor. Bu tepki mali kesimi de somut olarak etkilemeye başladı. Son olarak Aselsan’ın ikincil halka arzı için aracılık yapmasını istediği uluslararası danışmanlık firması Merrill Lynch, Çin firmasının seçimini gerekçe göstererek, böyle bir halka arza aracılık yapamayacağı açıkladı. Merrill Lynch aracılık teklifini neden kabul etmediğini özetleyen bir mektubu da Aselsan’a iletti.
Merrill Lynch yetkilileri sorularımız üzerine teklifin Çin firması nedeniyle kabul edilmediğini teyit etti ancak şirkete gönderilen mektubun içeriği konusunda bilgi vermekten kaçındı.
Edindiğimiz bilgilere göre, ABD kökenli dünyanın en büyük aracı kurumlarından biri olan Merrill Lynch, Türkiye’nin seçtiği Çin firmasının ABD tarafından kara para ve terörle mücadele kapsamındaki “kara liste” içinde olduğunu hatırlatarak, böyle bir firmanın seçimi nedeniyle aracılık edilemeyeceğini işaret etti. Mektupta, Aselsan’ın bu proje kapsamında yer alacak kuruluşlardan biri olması, dolayısıyla kara listedeki bir firma ile ortaklaşa iş yapacak olmasının da ‘red gerekçeleri’ arasında sayıldığı tahmin ediliyor.
Aselsan daha önce halka arz yapmıştı. Şu anda hisselerinin yüzde 15’i piyasada işlem görüyor. Aselsan yeniden halka arza çıkmayı planladı ve arzın oranını vermeden konuyla ilgili uluslararası aracı kurumlardan talep istemeye başladı.
Sermayesi 500 milyon TL, şu andaki piyasa değeri 4.2 milyar TL civarında olan Aselsan’ın halka arz oranı ve zamanlaması, aracılık için seçilecek firma ile birlikte belirlenecek.
ABD YÖNETİMİ DEVREDE
Merrill Lynch firmasının bu mektubunun ABD yönetiminin tercihi doğrultusunda hazırlandığı düşünülüyor. Bu nedenle Aselsan’ın çoğu Batılı olan uluslararası çapta bir aracı kurum bulup bulamayacağı, dolaysıyla planlanan yeni halka arzı etkileyip etkilemeyeceği merak konusu.
Ancak bu reddin gösterdiği bir gerçek var ki; Türkiye’nin uzun menzilli füze konusunda yaptığı tercih, Batılı firmaların, her alanda Türkiye ile çalışmasının önünde önemli bir engel oluşturmaya başladı. Mali kesimde bunun hissedilmeye başlaması ise, ‘füze seçiminin önemli ölçüde yabancı kaynağa bağlı ekonominin kırılganlığını artıracak önemli bir unsur olmaya başladığı’nın da göstergesi. Özetle; Çin füzesi tercihinin yarattığı sıkıntı giderek büyüyor.
Savunma şirketlerinin işi zor
TÜRKİYE’de savunma sanayine iş yapan şirketlerin durumu, sadece finansal açıdan değil, üretim açısından da zora girmiş durumda. ABD Savunma Bakan Yardımcısı James Miller’in 30 Ekim’de Ankara’da yaptığı görüşmelerde bu konuyu gündeme getirdiğini biliyoruz. Görüşmenin ardından Batılı kaynaklara dayanarak Hürriyet Daily News’da Sevil Erkuş imzasıyla yayınlanan haberde Çin şirketi CPMIEC’ten alınacak füze sistemlerinin NATO’ya entegre olması ve NATO sistemleriyle birlikte çalışmasının imkansız olduğunu ileten yetkilinin ortak savunma sanayi projeleriyle ilgili uyarısı yer almıştı.
Paylaş