Cemaat hakkında yanlış bilinenler

Bunca yıl bir yalanın peşinden gitmişler, gerçeği gördüler.
Cemaat, iktidar oyuncusu değil, yani prensipte.
Yanlış biliyorlarmış...
Cemaatle hükümet arasında iktidar kavgası olmaz, çünkü cemaat bu yolun yolcusu değil.
İktidar mücadelesi, rakip siyasi partiler arasında olur.
Gölge kuvvetler, lafta bile iktidar üzerinde vesayet kurmaya yeltenmez. Kâğıt üstünde dahi, velev ki gazete kâğıdı olsun...
Demokraside meşru yarışlar şeffaf, hesap sorulabilir ve seçimle gelip seçimle giden taraflar arasında cereyan eder. Zahiren de böyledir, TV ekranlarından görünüşte de...
Olayı, bir güç mücadelesi gibi yansıtanlar ya kötü niyetlidir yahut da cemaate tuzak kuruyorlar.

* * *

Hükümetin derdi cemaatle, dershane filan bahane. Ne alıp veremediği varsa artık...
Ama cemaatin hükümetle paylaşamadığı hiçbir şey yok.
İktidar talebi mi?
Cemaatin iktidarla ne işi olur!
Dershane mücadelesi veriyorlar.
Devlette kadrolaşmak mı?
Tescilli cemaat düşmanlarının büyük yanılgısı, başka bir şey değil.
AK Parti onları fişleyip önlerini kesiyor.
Kendinden başka iktidar odağı tanımamak, hükümetlerin şanındandır zaten.
Cemaat ise bir iktidar odağı olmaktan çok uzak... Aksini iddia, cemaate bühtan.
Hizmete gönülden bağlı memurlar, sadece devletin verdiği görevleri yaparlar, üstlerine tabidirler.
Hiçbir ferdi komploya, kumpasa, kara propagandaya, yıpratma ve itibarsızlaştırma faaliyetlerine tevessül etmez.
Hayır hasenat hizmetleri kovalarlar, uhrevi meselelerle meşguldürler, malayani dünya işlerine dönüp de bakmazlar.
Her bir mensubu hakperesttir, kadirşinastır, tezvirat yapmaz, yapana da göz yummaz, destek çıkmaz...
Gerisi fasaryaymış, anladılar sonunda.

* * *

‘Dershaneler kapanmasın’ edebiyatına sarılanlar cümleten yanılmış. Asrın çuvallaması hatta...
Aralarında ateşli 28 Şubat’çılar, Ergenekon’un avukatları, 2011 seçim beyannamelerinde dershanelere el atmayı vaat eden CHP ve MHP’liler de var...
Nur Serter gibi sonunda gerçeği görüp dershane müdafaasına soyunmuşlar, ‘Tek taşına bile dokundurtmayız’ tafraları satıyorlar.
Yanlıştan dönmüşler, ne âlâ!
Cemaatin bu kavgaya hangi konumda girdiğini gördüler.
Öyle ya, cemaat bir iktidar oyuncusu değil, bir siyasi aktör değil, seçimlere filan girip ahaliden oy istemiyor.
Vakıa, bir ticari oyuncu bile değil.
Siyaset üstü bir sivil toplum camiası, ‘dövene elsiz, sövene dilsiz’ bir irfan ve irşad hareketi, birinci vazifesi ‘husumete husumet’ etmek olan bir muhabbet fedaileri topluluğu.
Dava, dershane davası olmasa hükümetle kavgada ne işi var cemaatin.

* * *

Öyleyse cemaat hakkında çok kötü yanıldıklarını, tüm bildiklerinin yanlış çıktığını bari şimdi söyleyebilirler. Hiç gocunmadan...
Yumurtladıkları bütün o ‘okyanus ötesi’ yalanlarını yutmak için daha ne bekliyorlar.
Haydiseler ya!