Siz kimin belediyesisiniz?

UGANDA’nın ikinci büyük şehri Jinja’nın eksilerini artıya çevirmeye baş koyan Belediye Başkanı bir fikir attı ortaya.

Haberin Devamı

Dedi ki, “Şehri rengârenk boyayacağız. Ve bunu hep birlikte yapacağız”.
Bu kampanyanın Jinja’yı uluslararası haritada öne çıkaracağını, dünyanın dört bir yanından insanların kafasına Uganda ve Jinja’yı güzel bir yer, harika bir turist çekim merkezi, canlı bir kültür olarak kazıyacağını düşündü.
Şehri rengârenk boyamanın Uganda halkına esin kaynağı olacağına ve onlar için fırsatlar yaratacağına inandı.
Bir yandan müzisyenler şehrin sokaklarında karnaval havası estirirken...
Diğer yandan halk, ellerinde fırçalar ve boyalarla işe koyuldu.
Jinja tarihi boyunca dünyanın hiç bu kadar ilgisini çekmedi, bu raddede bir tanıtımı olmadı.
Ve bunu gerçekleştiren, bir belediye başkanının vizyonu ve renkli boya kutularıydı.
Gel de kıskanma.
*
Fındıklı’dan Cihangir’e çıkan renkli merdivenler bu semtin son 10 yılda başına gelen en güzel şeydi.
Gönül isterdi ki bu uçsuz bucaksız merdivenleri renklendirme fikrini ortaya atan bir belediye başkanı olsun.
Ama şüphesiz çok şey istiyoruz.
Fikir bir Salı Pazarı esnafından, kafe işletmecisi Hüseyin Çelikel’den çıktı.
Mahalleli de destek attı ve hep birlikte 4 günde 200 basamağı gökkuşağı renklerine büründürdüler. Boya masrafını Çelikel cebinden karşıladı. Boyamayan kimileri de merdivenlere yiyecek ve içecek taşıdı.
Sonuçta ortaya cennet gibi bir görüntü çıktı.
*
Zeki, vizyoner bir belediye şunu yapardı...
Bunu örnek alır, “Harika fikir” der, aynısını semtin farklı yerlerine taşır, kampanya başlatır, halkı sürece dahil eder, Jinja’daki gibi bir karnaval ortamı yaratırdı.
Beyoğlu Belediyesi ne yaptı?
Bence komplekse kapılıp gitti, sabaha karşı millet uykudayken merdivenleri o eski, çirkin gri rengine boyadı.
Görevleri bize daha yaşanır kentler sunmakken...
Sanki bilerek, isteyerek bizi sıkıcı, sönük, renksiz hayatlara mahkûm ediyorlar...
Ve bizden gelecek herhangi bir katkıyı da zinhar reddediyorlar.
Bakın belediye mensupları...
Bir konuda anlaşalım.
Biz sizin için değil, siz bizim için varsınız.
Bizi mutsuz ederek de çok uzun var olamazsınız.
Hiçbir şey için olmasa, koltuğunuz için bunu aklınızın bir kenarında tutun.

Yazarın Tüm Yazıları