İşte bol alkış alan o konuşma

Keşke her stresin sonunda böyle tatlı heyecanlar olsa.
Gün boyu kafaya düzgün oturmayan kepleri sonunda havaya fırlattı bizimkiler.
Kızlar bir büyük sınavı da üzerinde yürümekte zorlandıkları topuklularla verdiler. Ama neyse ki tökezleyen, düşen olmadı.
En fazla Jack Sparrow gibi bir o yana bir bu yana sendeleyerek yürüyenleri gördüm.
Videolarda kendilerini izlediklerinde ne demek istediğimi anlayacaklar.
Bu arada mezuniyet demişken kelebekmezuniyet@hurriyet.com.tr adresine mezuniyet ve kep töreni fotoğraflarınızı beklediğimizi söylemeden geçmeyeyim.
Ve geleyim bizim ufaklığa ve kep törenimize.
Ufaklık dememe kızacak belki ama kaç yaşına gelirse gelsin, eli mahkum, bizim ufaklığımız olarak kalacak.
Hangi anne baba çocuğunu büyütebilmiş ki!
Tayga, bu yıl Üsküdar Amerikan Lisesi’nden mezun oldu.
Bilen bilir, fazla disiplinlidir ama sağlam okuldur.
Geçen yıl LYS matematik ve Türkçe’de İstanbul birincisi ve Türkiye ikincisi bir okuldan söz ediyoruz ne de olsa.
Bugün Üsküdar Amerikan’ın 2001 yılı mezunu, bir koltuğa birçok karpuz sığdırmış olan Hakan Baş’ın büyük alkış alan konuşmasını paylaşmak istiyorum sizlerle.
Milli yüzücü, Üsküdar Amerikan’dan sonra Yale ve Cornell mezunu, Peak Games, Krombera ve Lidyana.com’un kurucusu olan Baş, 2013 mezunlarına yönelik konuştu ama bu konuşmanın içinden ben de kendime bir sürü ders çıkardım.
Bakalım bu akıl ve mizah dolu konuşmanın en fazla hangi cümlesi sizi etkileyecek?
“Öyle ya da böyle her şey çok güzel olacak. Hayatınız boyunca kendinize güvenin, en güvendiğiniz insanların sözleriyle birleştireceğiniz iç sesinizi dinleyip hareket edin.
Bir ara meşhur olan ‘secret’ felsefesi, pozitif düşündüğünüz sürece her şey pozitif gider diyordu, bunu çözerseniz iyi olur. Ben şanssızım diyenlerin şansız olma sebepleri her olayı negatif yorumlamalarıdır.
Mütevazı olun ama utangaç, çekingen olmayın. Yeri geldiğinde övünülecek özelliklerinizi dile getirin, biri size hak ettiğiniz bir methiyede bulunduğu zaman ‘yok canım estağfurullah’ demek yerine ‘teşekkürler’ demeyi öğrenin.�
Üsküdar Amerikan disiplinli bir okul, zilden beş saniye sonra derse girsek izin kağıdı, uzun eşek oynasak ceza alırdık. Ama bu disiplinin çok faydasını gördüm. Yüzmede Türkiye rekoru kırdım ama beden dersinden 2 aldım. Beden öğretmenim bana hayatımın ayarını vermişti.
O zaman adam olmanın kral olmaktan daha önemli olduğunu anladım.
Dostluklarınıza sahip çıkın, birbirinizi destekleyin.
Okul hakkındaki negatif düşüncelerinizi içeride konuşun, dışarıda her zaman okulun değerini artırıcı konuşmalar yapın.
Üsküdar Amerikan ne kadar prestijli olursa sizin de önünüz o kadar açık olur.
İç sesinizin mantıklı bulduğu konularda duraksamayın, sonradan ben bunu düşünmüştüm demenin anlamı olmaz, hemen harekete geçin, vakit kaybetmeden aksiyon alın.
Güzel sesiniz varsa ve şarkıcı olmak istiyorsanız, iç sesiniz buna yönlendiriyorsa, anne baba zoruyla tıp okumayın, konservatuvara girin.
Ne iş yaparsanız en iyisini yapın, başarılı olduğunuz takdirde para kazanmama ihtimaliniz yok.
Parayı hayatınızdaki temel hedef olarak koymayın, saygınlığı, zenginliğe yeğleyin. Dürüstlükten ödün vermeyin, insanların güvenini kaybetmekle para kaybetmek arasında kaldığınızda iflas etmeyi tercih edin.
Hata yapmaktan korkmayın, altı defa düşün, yedi defa kalkın. Hatalardan ders çıkarın, aynı hatayı iki kez yapıyorsanız unutmayın buna hata demiyoruz, başka bir şey diyoruz.
İyi bir evlilik yapın, iki, üç, beş, kaç çocuk yaparsanız yapın, kimseyi karıştırmayın. Ama hepsinin Üsküdar Amerikan’a girme ihtimaline karşılık bütçeleri iyi hazırlayın!
Kıskanç olmayın, bazen önde bazen arkada olmayı kabullenin, bu maraton sona geldiğinde tek başınıza olacaksınız.
Etrafınızdaki insanların yükselmesi size de güç katacaktır. Çevrenize, arkadaşlarınıza destek olun.
Dans edin, başkalarının yanında utanıyorsanız arabanın içinde, evde yalnız kaldığınızda dans edin.
Kimseye bel bağlamayın, hayatın her anında bir başınıza kalacaksınız gibi pozisyon alın ve ona göre donanımlarınızı sürekli artırın.
Ailenize zaman ayırın ki sonra üzülmeyin.”