Paylaş
Ankara Barosu Başkanı Metin Feyzioğlu, Adliye binasının taşınması yerine, arkasındaki kamu arazilerinden birine ek bina yapılıp tünel ve köprülerle mevcut binaya bağlanması önerisinde bulundu. Feyzioğlu, şunu da ekledi:
“Bütün devlet kurumları üzerlerine düşeni yerine getirseler ve adliyelerde avukatları üvey evlat olarak görmeseler, sorunlar kolaylıkla çözülür. Adliye’den icra daireleri yerine savcılık taşınmalıydı.”
Başkan Feyzioğlu ile Büyükşehir Belediyesi’nin Ankara Hali’ne yeni bina yapılarak taşınması planlanan Ankara Adliyesi’ni ve Baro’nun bu taşınma sürecine bakışını konuştum. Bakın hangi değerlendirmeleri yaptı:
NELER YAPABİLECEĞİMİZİ PLANLADIK
Ankara Adliyesi’nin taşınması konusunda, doğrudan doğruya ben Baro Başkanı sıfatıyla ve Yönetim Kurulu üyelerimiz ile birlikte sayın Cumhurbaşkanı’na konuyu arz ettik. Sayın Meclis Başkanı’na gittik, Adalet Bakanı’na ilettik ve Ankara Adliyesi’nin taşınması planlanan Ankara Hali’nde de esnafla bir araya gelerek bunu önlemek amacıyla neler yapabileceğimizi görüştük, planladık.
YAKIN GELECEKTE TAŞINMA OLMAZ
Taşınma konusu gündeme geldiği günlerde bir yandan da Ankara Adliyesi’nde büyük bir onarım ve yenileme faaliyeti gerçekleşti. Açıkçası, Adliye’nin çok büyük masrafla baştan aşağı yenilenmesi karşısında taşınmanın da yakın gelecekte olmayacağı anlaşılıyor.
EN KOLAY ÇÖZÜM EK BİNA
En kolay akılcı çözüm ise, Adliye’nin arkasında kamuya ait olan büyük arsalardan birine ek bina yapılması ve bu ek bina ile Adliye arasında köprülerin, tünellerin yapılarak irtibatın sağlanması olacak. Sözü geçen arsaların başka kamu kuruluşlarına ait olması nedeniyle bina yapılamayacağına dair gerekçeleri dayanaksız görüyoruz. Bu kamu kurumları Türkiye Cumhuriyeti’nin kamu kurumları ve Ankara Adliyesi de Türkiye Cumhuriyeti’nin adliyesi ise istenirse çözüm bulunacağı açık.
İCRA YERİNE SAVCILIK TAŞINMALIYDIR
İcra dairelerinin taşınması konusu ile ilgili olarak da bizim önerimiz Avrupa Birliği ve Avrupa Konseyi standartlarına uygun şekilde, icra dairelerinin değil savcılıkların taşınmasıydı. Çelişme yönteminin uygulanabilmesi için hakim ve savcıların birbirinden ayrılması gerekliliği gerek AB gerekse Avrupa Konseyi tarafından ifade edilmektedir. Ancak kanuna göre adliyelerin yönetiminin savcılıklarda olması nedeniyle bu teklifimiz karşılık bulmamıştır.
AVUKATLARI ÜVEY EVLAT GÖRMEYİN
Bütün devlet kurumları üzerlerine düşeni yerine getirseler ve adliyelerde avukatları üvey evlat olarak görmeseler, sorunlar kolaylıkla çözülür.
İşte bunun için Ankara Barosu bir yandan meslektaşlarımızın gündelik sorunlarına çözümler üretmekte ve daima avukatların yanında yer almakta, diğer yandan da demokrasi ve hukuk devletinin gerçekleşmesi için tüm ülkenin takdir ettiği dik bir duruş sarf etmektedir.”
Paylaş