Şükrü Küçükşahin
Şükrü Küçükşahin
Şükrü KüçükşahinYazarın Tüm Yazıları

360 şokunu okuyamayan liderler

YEREL seçimleri öne alan anayasa değişikliği oylamasında 367’nin altında kalınması AKP ve MHP yönetimleri üzerinde şok etkisi yarattı.

Haberin Devamı

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu hakkındaki gensorunun da görüşüldüğü o gün, kulisleri ve genel kuruluyla Meclis’te farklı bir havayı soluduk.

Önce Genel Kurul’da gensoruyu izledik ve Davutoğlu dahil kürsüye çıkan her AKP sözcüsünden hani, “CHP, Avrupa’da Türkiye’yi şikâyet edip duruyor” yakınması dışında bir şey duymadık, desek yeridir. 

Anladık ki Kılıçdaroğlu öncesi, dış platformların neredeyse tamamını AKP’ye terk etmiş olan CHP, bugün AB’den, ABD’ye o platformların tümünü etkin kullanarak AKP’nin gül bahçelerini dikenliye çevirmiş.

AKP’nİn peşİne takılma sİtemİ

Genel Kurul sürerken kulisleri de ihmal etmeyince iki şeyi birden anladık:

Birincisi, bazı MHP milletvekilleri gensoruya ‘Evet’ denmediği için sitemliydi.

İkincisi, anayasa oylaması 367’nin altında kalacak gibiydi.

Oylamadan yaklaşık 2 saat önce de Meclis Büro şefimiz Nuray Babacan’ı uyardım, “Hazırlıklı olun, galiba 367’nin altında kalınacak” dedim.

Bunu kafamdan uydurmadığım gibi, vekillerde ciddi kararlılık hissettim.

Anladığım, iki partide de özünde liderlere yönelik küçük küçük direnişler var.

Direnişler sayıca küçük, ama görüldüğü gibi yarattığı sonuçlar büyük.

Buna rağmen MHP lideri Bahçeli’nin mesajı almak yerine, “MHP vekilleri attığı imzanın ardında ölümüne durur” diyerek aksi yola girmesi ilginç.  

Oysa, MHP milletvekilleri arasında, “Bu gensoru dahil, her kritik gelişmede, hiç pazarlıksız ve yanlışları düzeltme garantisi almadan AKP’nin peşine takıldık algısı oluştu. Tabanımız bundan rahatsız” diye düşünen az değil.

Bahçeli, “Yerel Yönetimler Yasası’nda yapılacak değişiklikler sonuca etki etmedi” derken de yanılıyor, çünkü aynı vekiller şöyle düşünüyor:

“AKP istedi diye anayasa değiştiriyoruz. Ama onlar, gözümüze baka baka bizim belediyelerimizi de ele geçirecek bir değişikliği dayatıyorlar. Bu kadar olamaz, bizim oyumuzla bizim altımızı oyuyorlar.”

Gül’ün tercihi sınırlı

Bu sonuç Başbakan Erdoğan için de, hele hele söz konusu anayasa ise  ‘Aklına estiği her değişikliği yapamazsın’ uyarısıdır.

Çünkü artık hem MHP’den koşulsuz destek bulmayabilir, hem de 8-10 farkla yola çıkmak her zaman risk taşıyabilir. Tercih geniş uzlaşma olmalı.

Görüşmede CHP’nin tavrını da önemsemeli; CHP, ‘oylamaya katılmamak’ gibi eski yanlış yönteme başvurmadan istediği sonucu alabildi.

Şimdi top Cumhurbaşkanı Gül’ün elinde; ancak düzenlemeyi onaylayıp referandum yolunu açması çok, çok küçük olasılık.

Çünkü referandum, hükümete açık cephe almak olarak görüleceği gibi ülkeyi de gereksiz şekilde yoracak, hükümet için riskler barındıracaktır.

Gül için en akılcı seçenek düzenlemeyi Meclis’e iadesi görünüyor.

O durumda da 367, ancak ve ancak milletvekilleri üzerinde ciddi baskı kurarak sağlanabilir ve kuşku yok ki iki lider de bunu denemek isteyecektir.  

Ancak iki lider de şunu anlamalı ki; rahatsız milletvekili sayısı her an artabilir ve bir gün ‘tepeleri atabilir’.

Yazarın Tüm Yazıları