Paylaş
-Hiçbir şey yoktu, darbe hazırlığı falan külliyen yalandı, durduk yerde 324 kişiyi yaktılar.
Buna kimse inanmaz.
Ama derseniz ki:
-Yargılama biçiminde usûl hataları vardı, savunma hakkı zedelendi, lehteki deliller kaynadı gitti, bazı belgelerde tahrifat yapılmıştı. Hatta bazı belgeler sıfırdan üretilmişti.
Ciddi iddialardır. Buna kimse kulağını tıkamaz.
***
Eğer derseniz ki:
-Mahkeme talimat aldı. Yargıtaya da güven olmaz. Anayasa Mahkemesi de güdümlü... AİHM bile önyargılı.
Haydii... O zaman tartışacak adam bulamazsınız. Çekip gidelim bu memleketten, hep birlikte Ortaasya’ya yallah.
Ama derseniz ki:
-Bu kadar kalabalık darbeci kadrosu olmaz. Herşey emir kumanda zinciri içerisinde işlediğine göre, küçük rütbeli subayların hepsi beraat etmeliydi.
Mantıklıdır. Buna kimse itiraz etmez.
***
Asıl felaket şurada.
Nihai kararı beklemeden, müspet-menfi herkes konuşmaktadır. Yani toplu halde suç işlemekteyiz.
-Efendim, bu kararlar Yassıada kararlarına benziyor.
Allah korusun.
Bunu söylemeyin.
Yassıada kararlarında millette çıt çıkmadı. Menderes’in asıldığı gün, mantar tabancası bile patlamadı.
Halbuki bugün...
Ağzı olan konuşuyor.
Bazı medya organlarının kapısında silah sesleri bile duyduk.
Paylaş