Süreyya Ayhan’a itibarını geri verin

OLİMPİYATLARI izlerken baktım, göğsünde ay-yıldızla koşup 6’ncı olan eski Kenyalı ve yeni devşirme sporcumuz İlhan’la TRT muhabiri söyleşi yapmaya çalışıyor.

Haberin Devamı

Ama bırakın Türkçeyi İngilizce bile zor anlaşıyorlar...

Bu garip durumu görünce yine aklıma geldi.

Bulgaristan’dan, Güney Afrika’dan, Ukrayna’dan devşirilen sporcularımız burada.

- Peki ya altın madalyalı öz kızımız SÜREYYA AYHAN...

Dünkü yazımda sormuştum:

- Nerede şimdi?

- Antalya’da çocuğunu büyütüyor.

- Federasyondaki maaşı da kesilmiş. Kim bilir nasıl geçiniyor?

O kadar çok mail geldi ki...

Kimisi teşekkür ediyor. Kimisi eleştiriyor.

Eleştiren diyor ki:

- Ama hocasıyla aşk yaşadığı ortaya çıkmıştı.

Ya da:

- Doping yapmıştı...

Hepsinin cevabı var da bir tek şu sorunun cevabı yok:

- Süreyya bir dünya şampiyonuydu. 1500 metrede geçmediği kimse kalmamıştı. Altındı... Yalnız bizi değil, Avrupa kıtasını temsil eden tek Türk olarak dünya
birincisi olmuştu.

- Peki şimdi o devşirme sporculara bakarak soralım:

- Anadolu’nun bu altın kızını...

Nasıl oldu da paslı bir tenekeymiş gibi manşetlerle savurup attık?

- Hocasına âşık olmuş!..

- Evet bugün hocası Yücel Kop’la evli ve çocuklarını büyütüyorlar.

- Nasıl bir linçmiş bu?

Dahası var...

Mesela bugün olimpiyatlara gönderdiğimiz ve 3000 engellide, 1500 metrede yeni başarı sembolümüz Aslı Çakır...

Hocası kim?

İhsan Alptekin...

Ama aynı zamanda da kocası..

Yani hem hocası hem de kocası.

Aslı üniversitede ve yeşil sahalarda çalışırken âşık olmuşlar.

Şimdi evliler.

Peki ne yapacağız bu durumda?

Süreyya gibi Aslı’yı da çarmıha mı gereceğiz?

(Ben bu aşka saygı duyuyorum. Ve mutluluk diliyorum onlara.) Sorun bakalım...

Antalyalı bir fırıncının kızı olan Aslı, rüzgârın kızı olmadan önce kime özenmiş?

Ya da...

Bugün Aslı’nın başarısında Yücel Kop ve Süreyya’nın hiç payı yok mu?

Doping suçlamalarına gelince...

Dün siz de izlediniz. Londra’da yarışan atletleri tanıtırken bazılarının doping cezasını çektikten sonra tekrar pistlere döndükleri anons edildi. Ve kimse onları yuhalamadı. Hatta birisi final koştu.

Bırakın Süreyya’nın pistlere dönmesini...

Bari itibarını iade edin.

İşte buradan federasyona sesleniyorum:

- Göğsünde ay-yıldızla defalarca İstiklal Marşımızı dünyaya dinleten, bayrağımızı sayısız kere göndere çektiren bu kızımızın itibarını iade edin.

Genç atletlerimiz onunla gizli örgüt toplantısına gider gibi gizlice buluşacaklarına, bırakın Süreyya rahatça yardımcı olsun öz kızlarımıza.

Bu iadeyi itibar kimseyi küçültmez...

Tam tersine...

Kenyalı, Bulgar, Rus gibi devşirme sporcularla sonuç almaya çalışan o küçültücü zihniyete karşı, Türk atletizminin altyapısını büyütür.

Yazarın Tüm Yazıları