Paylaş
İsrail, Suriye Hava Kuvvetleri’ni saf dışı bırakacak bir hava gücüne sahip olduğu için, Şam öteden beri füze sistemine büyük önem vermektedir. Hem içerideki ayaklanma, hem İsrail’in İran’ı vurabileceği söylentileri sebebiyle Suriye’nin füze sistemi aylardan beri alarm halindedir. Bizim uçağımızı da füzeyle vurdular.
1967’deki “6 Gün Savaşı”nda İsrail Hava Kuvvetleri, önce Mısır’ın Rus yapımı 300’den fazla savaş uçağını, ardından Suriye’nin yine Rus yapımı uçaklarının da üçte ikisini daha havalanmadan bombardımanla tahrip etmişti! İsrail uçakları Mısır ve Suriye radarlarına takılamayacak kadar alçak uçuşlar yapmışlardı.
O zamandan beri Suriye füze ve radar sistemlerine öncelik veriyor. Son olayda da uçağımızı 100 metre gibi çok alçaktan uçarken füzeyle vurdular! Radarlarımıza da yakalanmadılar!
Radara takılmayan füze
Uçağımızın vuran Suriye füzesinin niteliği hakkında Başbakan’ın liderlere söylediği ilginçtir:
“Suriye’nin farklı bir füze donanımı olduğunu tahmin ediyoruz. Mobil bir füze rampası olduğunu tahmin ediyoruz.”
Dün bu işten anlayanlarla konuştum. Kesin olan şu: Suriye, uçağımızı radara takılmayan bir füzeyle vurmuştur!
Stratejistler de Suriye’nin Rus SA-6 füzesiyle uçağımızı vurduğunu tahmin ediyorlar. Seyyar rampalı bu füzeler, Suriye’nin uzaktaki bir radarının güdümüyle ateşlenebiliyor ve o radar sinyali uzakta olduğu için bizim radarlara takılmıyor.
Ya da füzenin radar güdümlü değil, lazer veya ısı güdümlü olduğu, bu yüzden bizim radarlarda gözükmediği düşünülüyor.
Havacı uzmanların bileceği teknik ayrıntılar ne olursa olsun, uçağımız radara yakalanmayan bir füzeyle vurulmuştur.
Suriye, Rusya sayesinde böyle etkin füze sistemlerine sahiptir.
Suriye uçağını düşürmek
Stockholm Barış Araştırmaları Enstitüsü, Rusya’nın Suriye’ye sattığı silahları açıkladı. 3M311/SA-19 gibi çok teknik adları var. Dikkat çeken, Suriye’nin aldığı füzelerin tamamının “karadan havaya” olması, bir tane bile “havadan havaya” füze olmaması... Evet, Suriye, savaş uçağına değil, yerden atılan füzelere öncelik veriyor.
Belli ki Suriye, bir çatışma halinde İsrail’i hava akınlarıyla değil, füzelerle vurmak isteyecekti.
Onun için bir Suriye uçağının hele de Türkiye “vururum” açıklaması yaptıktan sonra, hava sahamızı ihlal edeceğini hiç sanmıyorum, Türkiye’ye misilleme fırsatı vermeyecektir. Türkiye Suriye’yi başka yöntemlerle cezalandırabilir.
Türkiye’nin yaptırımları
Başbakan konuşmasında özetle üç önlemden bahsetti: Uygun bir zamanda Suriye’yi cezalandıracak bir hareket yapacağız... Angajman kurallarımızı değiştirerek Suriye’den gelecek her tür askeri tehdide derhal misillemede bulunacağız... Suriye muhalefetine “her türlü desteği” vereceğiz...
Batı basınında Türkiye’nin Suriyeli muhaliflere silah verdiği yolundaki haberleri tekzip etmeyen Başbakan’ın “her türlü destek” diye vurgulaması elbette anlamlıdır!
Başbakan, açıklamasıyla krizi tırmandırmıştır!
Doğru yapmıştır çünkü krizi tırmandırmak, caydırıcılık yaratmak için uygulanan diplomatik metotlardan biridir. Bazen planlı olarak savaşın eşiğine gelip, oradan dönülür hatta.
Asla olmaması gereken, savaştır.
Krizin tırmanmasından endişe duyanlar, özür dilemesi için Suriye’ye baskı yapmalıdır. Bu sorumluluk bilhassa Rusya’nın omuzlarındadır.
Paylaş