Paylaş
Uyarının kısa özeti “Paranızı biz ödüyoruz, oy kullanırken aklınızı başınıza alın” ve “Artık seçimlerde hata yapmayın”dı.
Gazete “İki yılı aşkın süredir, banka ATM’lerinden biz Almanların ve diğer AB ülkelerinin koyduğu paralar çıkıyor” diye aba altından sert bir sopa gösterdi.
Bunlar klasik tefeci gibi; borcunuzu ödeyemezseniz ya malını, ya canını ya da toprağını deyiveriyorlar. Eh bizde de çok şükür hepsi var! Bunlar akrabaları olan Yunan’a bunu yapıyorlar ya, gerisini koyverin gitsin...
Ancak Türk milleti uyanıktır. Biz Bild’in açık mektubuna muhatap olmamak ve başımıza gelecek olanı bildiğimiz için, onların istediği gibi oy vererek hep AKP’yi tek başına iktidar yapıyoruz. Ne akıllı milletiz değil mi? Komşumuz Yunan biraz bizden örnek alsa ve sandığa giderken küresel güçlerle, ABD ve Avrupa Birliği ile istikrar ve işbirliği sürsün dese ne olur? Elin mi kırılır be Yunanlı? İlla ki Alman’ın açık mektubu ile sana küstahlık etmesi mi gerek? Bak Türkiye’ye, durmadan yola devam et...
Özcan PEHLİVANOĞLU
Netametli konular niye gözden kaçırılır
BÜYÜKŞEHİR, otobüslerin renginin ne olacağını soruyor; vapurların tipinin belirlenmesi için yarışma açıyor, olimpiyatlara başvuru amblem belirleme yarışması açıyor da Sevda Tepesi’ndeki yapılaşmayı, Çamlıca’da yapılması düşünülen camiyi, 3. köprüyü, yeni havaalanını İstanbul halkına niye sormuyor:
Bakın Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu ne diyor: “Türkiye’yi yönetenler artık işleri yurttaşlara
açık ve onlarla danışarak yapmalılar. Bu hükümetin Başbakan Erdoğan’ın en büyük sorunu öncekilerden tevarüs edilen, işleri kapalı kapılar ardından kotarma alışkanlığıdır.”
Boğaz’daki korular imara açılabilir mi
NE demiştik, ‘Sevda Tepesi’ arsası ile ilgile tartışmalar hiç bitmeyecek. Arsa 1984 yılında 27 milyon dolara S. Arabistan Kralı Abdullah’a satılmıştı.
Belediye başkanlıkları döneminde Dalan, Sözen, Erdoğan, Gürtuna’yı bırakın; Cumhurbaşkanları Özal, Demirel; Başbakanlar Çiller, Yılmaz, Ecevit dönemlerinde çözümlenemedi. CHP Meclis Grup Sözcüsü Akif Hamzaçebi bu konuda Başbakan’a hassas sorular yöneltti:
“Söz konusu taşınmaz tapuda kimin adına kayıtlıdır? İmar planı değişikliği teklifine ilişkin işlemlerin, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi İmar ve Bayındırlık Komisyonu’nun 15.06.2012 tarih ve 290 numaralı raporunda da görüldüğü üzere hızla yürütülerek imara açılmasının gerekçesi nedir? Sevda Tepesi’nin imara açılmasına 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu’nun 5’inci maddesini de göz önüne alarak onay vermeme yönünde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bir talimatınız olacak mıdır?”
En önemlisi de, Boğaz’daki korular nüfuzlu kişilerin eline geçerek imara açılabilir mi?
Bir vali ve Özal
TARİH 1986 yılının temmuz ayı, yer Malatya.
Kayısı Bayramı kutlamasına Başbakan Özal ile bakanlar, işadamları katılmaktadır.
Özal, halka hitap etmek üzere otobüsün üzerine çıkar, valiyi de zorlayarak yanına alır.
Özal otobüsün üzerinde siyasi konuşma yaparken, boyu kısa olduğundan halk kendisini iyice göremez. Halk Özal’ı göremeyince “Çök, çök!” diye bağırmaya başlar. Etrafındakiler çökecek ki onlar da Özal’ı iyi görsünler. Özal çevresine dönerek; “Çökün” der; herkes çöker ama vali Bey, dimdik ayaktadır.
Çökmez. Özal, valiyi “Vali Bey! Çöksene!” diye uyarır.
Vali şöyle cevap verir:
“Devlet çökmez Sayın Başbakanım!”
Devletin saygınlığına sahip çıkarak çökmeyen saygın vali Naim Cömertoğlu, birkaç gün sonra merkeze alınır.
Boynuna bir şeref madalyası asılır.
Saygın devlet adamlarına söylenen, ‘beyaz atlı’ kişilerden birisi de
değerli vali Naim Cömertoğlu’dur.
Bugünün valilerinin, beyaz değil, siyah atları bile yoktur.
Beyaz atları olanları da ne yazık ki çok azdır...
Naci KAPTAN
Rahmi Koç organik tarımcıları üzdü
BEYLİKDÜZÜ 4M Migros açılışını yapan Rami Koç’un “Organik tarım ayağa düştü” sözü
organik tarım üreticilerini üzmüş.
Kozan Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı, organik narenciye ve nar üreticisi Ecz. Kuddusi Çalatlı, “Sanıyorum Sn. Rahmi Koç’u organik üretim konusunda yanlış bilgilendiriyorlar” diyor ve sektörü şöyle tanımlıyor:
“Biz organik meyve-sebze üreticileri olarak yabancı organik sertifika kurumları tarafından kılı kırk yararak denetlenmekteyiz. İğneden ipliğe kadar (toprak, yaprak, meyve) ürünlerimiz yurtdışındaki tüm dünyanın ürünlerini kontrol eden laboratuvarlarda kontrol edilmektedir ve sıfır resudi (kalıntı) çıkması gerekmektedir. Herhangi bir kalıntı çıkması halinde üzerimizi çizmektedirler. Bizler de o yüzden üretim safhasında sertifikalı ürünler, hayvan gübresi, böcek ve tamamen doğadan elde edilen materyalleri kullanmaktayız.
Ben çiftliğimde 500 baş koyun, keçi beslemekteyim, onları da sertifikalandırdım. Onların gübresiyle tüm ürünlerimin gübre ihtiyacını karşılıyorum. Adresini bilsem Rahmi Bey’e şu anda Migros’ta ve pazarlarda satılan portakal, greyfurtlarımdan gönderebilirim.
Özetle zaten zor koşullarda üretim yapmaktayız. Rahmi Bey’in bu beyanı bizleri çok üzmüştür. Birilerinin uyarması gerekiyordu. İş bana düştü.”
Biliyor musunuz
VAKIFLAR Genel Müdürlüğü’nün, Edirne Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun kentteki Musevi mezarlığı ve yanındaki arazinin 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilmesi yönündeki kararını yargıya götürerek iptal ettirdiğini; 2. Abdülhamit Fermanı ile 1907 de açılan ve bugüne kadar Avrupa’nın en büyük sinagogu sayılan Musevi sinagonunun onarım işleminin ise ‘ağır’dan gittiğinin gözlemlendiğini...
MERSİN Milletvekili Ali Rıza Öztürk’in Başbakan’a, AKP İstanbul İl Kongresi’ndeki sözlerine atfen “Sayın Başbakan, hangi gazetecilerin tasmasını çıkardınız? Bu gazeteciler kimlerdir? Sizin çıkardığınızı belirttiğiniz tasmaları, bu gazetecilere kim takmış? Sizin çıkardığınız tasmaların yerine uluslararası tasmayı kim/kimler takmıştır?” diye sorduğunu...
OKUR Aydil Erol’un “Arif Nihat Asya’nın Bayrak adlı şiirinin ders kitaplarından çıkarılıp çıkarılmayacağı” konusunun MEB tarafından kamuoyuna açıklanmasını istediğini...
Paylaş