ASLINDA kötü bir maç olmadı. İki taraf da bozmaya değil, yapmaya oynadı. Olcan’ın gelmesi Trabzonspor’u hareketlendirmiş.
Şenol Hoca onu iyi kullanırsa faydalı olacak. Daha da önemlisi rakip defansın bütün yoğunluğunu Burak’ın üstüne vermesinden takımı kurtaracak. Halil de biraz akıllı oynarsa, hem takım rahatlayacak hem Burak. Daha çok gol atacaklar. Trabzonspor bu maçta çabuk hücuma çıkmaya çalıştı. Eskiden bunu İstanbul BŞB yapardı. Ama teknik direktör değişiminden sonra İstanbul BŞB’nin oyun yapısı da değişmeye başlamış. Daha ağır oynuyorlar ve geriye çabuk dönmüyorlar. Maçta bir şey dikkatimi çekti. Aslında bu Türk futbolunun genel hastalığı. Baskı yaparak rakip topu kazanmıyor. Futbolcu kendi hatasından topu kaybediyor. Bu kadar rahat ve lüzumsuz top kaybedersen, bu sefer topu almak için tekrar bir çaba sarf ediyorsun ve yoruluyorsun. Bu arada da takımın bir anda hücum ederken, defansa dönüyor. Defans ederken hücuma çıkıyor. Yani oyun sebze çorbası oluyor. Bülent Yıldırım fena maç yönetmedi. Özellikle taktik faullerde doğru sarı kartlar kullandı. Bana göre oyunun başında Halil’e yapılan hareket penaltıydı. Burak Yılmaz’a... Biraz da Burak’tan bahsedelim... Sevgili Burak, bu yıl çok iyi bir performans gösteriyorsun. Belli ki kendine çok iyi bakıyorsun. Çünkü görülüyor ki sahada yere sağlam basıyorsun, rakibe de basıyorsun, oyuna da basıyorsun, gaza da basıyorsun. Bunların hepsi artıların. Gol atıyorsun, bunlar bonusların. Peki yaptığın yanlışlar? Arkadaşın bir ara topu atıyor. İyi niyetli ancak topu biraz uzun atıyor top da rakibe gidiyor. Sen ne yapıyorsun? Önce arkadaşına ağzına ne gelirse söylüyorsun, sonra elindeki eldiveni çıkartıp yere fırlatıyorsun. Konuşmaların tamam, hakem bir şey söylemeyebilir. Eldivenlerini fırlattığını görürse ve sarı kart kullanırsa ne yapacaksın? İkinci golden evvel ikinci sarı kartı göreceğin için atılıp ikinci golü atamayacaksın. Artı haftaya oynamayacaksın. Hepsini boş ver Burak, arkadaşların iyi niyetle topu sana atamadı ama sen daha birkaç hafta önce Şampiyonlar Ligi’nde 84. dakikada arkadaşın Halil’e topu atsan senin takımın ve sen bugün Devler Ligi’nde oynuyor olacaktınız. Burak, “Aslansın”, “Kaplansın” diyenlere aldanma. Bu pozisyondayken, hatayı az yapacaksın ki Avrupa’da oynayasın. Hep daha yükseğe gitmen için iyiyken hatalarını göreceksin. Şakşakçılara kulağını tıka.