Paylaş
Onlar o bölgeyi de anlatmışlardır.
Orhan Kemal ile Yaşar Kemal’i ilk sırada saymalıyız.
Fuarın girişinde kısa bir süre önce kaybettiğimiz Demirtaş Ceyhun’un da bir fotoğrafı ve altında bir yazı vardı.
Yerel yönetimlerin, kentlerinin tarihi, kültürü, edebi özellikleri, estetik varlıkları üzerine yayınlar yapmaları gerekir.
Adana ile ilgili yayınları gördüm, aldım, inceleyeceğim.
Yalnız Adana değil, Tarsus, Antakya ile ilgili dergi ve kitaplar da o havalinin kendini tanıtması, tanınması açısından önemli çalışmalar yapıyor.
Altın Koza Yayınları doğrusu, bölgenin kimliğini, kültürünü yeterince ele almış.
Özellikle dünün ve bugünün Adana fotoğraflarından oluşan iki albüm dikkatimi çekti.
Kitap fuarlarının benim için ayrı bir havası, özelliği vardır.
Uzun süredir görüşemediğim dostlarımla özlem gideririm. Birbirimize yeni çalışmalarımızdan söz ederiz, uzun gecelerde konuşuruz, gülüşürüz, şarkılar, türküler söyleriz.
Aynı meslekten olanların buluşmalarında ayrı bir hoşluk vardır. Fuarın gündüzlerinde ayrı bir mutluluk, gecelerinde ayrı bir güzellik yaşarım. Farklı kentlerden
gelenlerin buluşma noktasıdır fuarlar.
Okurlarla tanışmanın değişik bir lezzeti vardır. Ne düşündüklerini karşılıklı konuşmak, yazdığınızın yankısını onlardan dinlemek.
Her kentte kitap fuarı dışında, oradaki kitapçıları da gezerim. Değişik yerlerde okur ilgisini saptamak için.
Elbette birçok yayınevi için de bu tanınma girişimidir. Özellikle yeni kurulan yayınevlerinin bence fuarlardan en büyük beklentileri budur.
USTALARINI UNUTMADILAR
OĞUZ ARAL’ın Çiçeği Burnunda Karikatürcüleri, 3. kez buluştu Adana’da.
Buluşmada, Cihan Demirci’nin, “Mizahımızın Alayköşkü: GIRGIR Dergisi” isimli Gırgır Dergisi’nin tarihini anlatan sunumuyla başlamışlar.
Karikatürcüler Mizah Festivali’nde daha sonra Gırgır Dergisi’nde Oğuz Aral’ın sekreterliğini yapmış Mevhibe Turay, dergiye dair anılarını anlatmış.
Bu yılın “Onur Ödülü” Gırgır’ın usta çizeri, çizgi roman ustası İlban Ertem’e verildi.
Bir meslekten olanların ustalarını unutmaması, onu her zaman yazdıklarıyla, çizdikleriyle gündeme getirmesi, sanatta kuşaklararası devamlılığın sağlanması açısından her zaman yapılması gereken bir davranıştır.
* * *
EDEBİYATIN, müziğin olduğu her yer benim evimdir, hatta çalışma odamdır.
Paylaş