Carlos, Acun, Cem ve...

86’ncı dakikada önce müthiş bir akın başlatan, 30 saniye sonra akıllı bir vuruşla skoru belirleyen isim oldu İspanyol forvet.. Semih, geçen sezonki seviyesinin altında.. Üstelik milli maç yorgunu.. Yine de ayakta kalmaya çalışıyor.. İlk goldeki mücadelesi, düşerken bile topu Selçuk’a kazandırışı 10 yıldır Fenerbahçe’de olmasının bir sonucu belki de..

Önder hep yedek.. Lugano ve Edu olmayacak ki Önder oynasın.. Sivas ve Kayseri maçlarındaki müthiş formuna karşın, Edu iyileşir iyileşmez kulübeye döndü.. Dün sahadaydı. Maçın her anını yaşadı. Hava toplarında sürekli vardı. Gökhan Gönül’ün kademesine de girdi, Edu’nun boşluklarını da doldurdu.. Gökhan hasta hasta çıktı sahaya.. O kadar belliydi ki fiziki olarak zayıf olduğu 50-60 bindirme yapamadı bu kez. Yine de takımının iyilerindendi. Çalışkandı, akıllıydı. Deivid "hayalet golcü" sanki.. Bütün maç geziniyor.. Sağ çizgiyi hiç sevmiyor. Ama santrfor özelliklerini hiç unutmuyor. Gol sezgisi yüksek.. Birçok kritik maçta olduğu gibi dün de skoru değiştiren adam oldu, rakibin direncini kırdı, arkadaşlarına moral verdi.

* * *

Bir iyi daha vardı Fenerbahçe’de.. İlerlemiş yaşına karşın rakiplerinin, hakemlerin, arkadaşlarının, seyircinin "saygı duyacağı" kadar mücadele veren biri.. Roberto Carlos’tan bahsettiğimi anlamışsınızdır.. Zaman zaman savunmada açıklar veren, Youla gibi hızlı forvetler karşısında zorlanan bir isim Carlos.. Ama Fenerbahçe için çok güçlü bir motivasyon kaynağı.. Carlos’un Fenerbahçe için ne anlama geldiği önceki gece Acun’un programında bir kez daha ortaya çıktı.. Ligin en kritik dönemeçlerinden birinde Fenerbahçeli futbolculara bundan daha fazla moral verecek bir ortam oluşturulamazdı herhalde.. Acun ve Carlos’un pozitif enerjisi başkandan tercümana kadar herkese yansıdı bir anda.. Programın sürprizi Cem Yılmaz. Cem Yılmaz’ın sürprizi ise elindeki kutuydu.. Önümüzdeki sezon için nasıl bir Fenerbahçe beklediğinin ipucunu veriyordu Cem Yılmaz, başkana.. Önündeki "12" numaralı kutu taraftarı temsil ediyordu.. Ve o kutunun içinde "Ronaldinho" yazılıydı.. Milan’ın Brezilyalı yıldızının ismi sadece bir semboldü.. O veya bir başkası.. Ama Fenerbahçe’nin bundan sonraki hedefi Josico, Maldonado değil, Carlos ve Ronaldinho kadar önemli bir dünya yıldızı olmalı..

Maça dönelim.. Eskişehirspor çok çalıştı, çok çabaladı ama bir türlü öne geçecek anı bulamadı.. Son 20 dakika Fenerbahçe’ye çok pozisyon da verdiler.. Buna karşın oyundan düşmediler. Bu mücadelesinden, hırsından ve pes etmemesinden dolayı Rıza Çalımbay’ı da kutlamak gerek..