PAZARTESİ günü açıklanan geçen yılın son iki ayı ile bu yılın ilk ayını kapsayan işsizlik istatistiklerine göre, Türkiye’de işsizlik azalmıştır.
Hesap şöyle: 2007 yılında çalışan sayısı 20 milyon 443 bin; nüfus ise 69 milyon 246 bin kişi. Bu sayılara göre çalışanların toplam nüfusa oranı yüzde 29.5. 2008 yılında çalışan sayısı 20 milyon 736 bin, nüfus ise 70 milyon 5 bin. Bu sayılara göre, çalışanların toplam nüfusa oranı yüzde 29.6. Demek ki, iki yılın aynı dönemleri birbiriyle kıyaslandığında binde bir nispetinde de olsa, çalışanların toplam nüfusa oranı artmıştır. Herkes işsizlik arttı diye dövünürken, buyurun bir tane de buradan yakın.
* * *
Gelelim bir başka orana. İşsiz olup da iş aramayan, tanım icabı ne işgücü içinde sayılıyor ne de işsiz. Eğer bir kişi anketçilere geçen defa "ben işsizim; iş de aramıyorum" diye cevap verdiyse, işsizlik hesaplarına dáhil edilmemiştir. Aynı kişi bu sefer "ben yine işsizim ama bu sefer iş arıyorum" derse hem işgücü sayısına hem de işsiz sayısına eklenmiştir. Cebirsel olarak, "1" küçük bir oranın (yüzdenin) pay ve paydası aynı sayıyla arttırılırsa, oran büyür. Bu sefer aynen böyle olmuş. Daha önce işsizim ama iş aramıyorum diyenlerin bir kısmı, bu sefer işsizim ve iş arıyorum deyince işsizlik oranı (sırf bu yüzden) yüzde 2,8 artmıştır.
Ben de şu soruya cevap aradım. Eğer 15 yaş üstü nüfus içinde "işsizim ama iş aramıyorum" diyenlerin oranı 2007 ve 2008’de aynı kalsaydı, işsizlik oranı yüzde kaç olurdu? Bulduğum sayı yüzde 10.8. Geçen yıl bu oran yüzde 10.6 imiş. Bu hesaba göre, bir yıl içinde işsizlik azalmamış ama sadece binde 2 artmıştır. Geçen yıl iş aramadığı halde bu yıl iş arayan işsizlerin sayısındaki artış yüzünden işsizlik yüzde 2.8 arttığı için, toplamda işsizlik bir yılda yüzde 3 artmış gibi duruyor. İstatistikler, işsizliğin yüzde 10.6’dan yüzde 13.6’ya çıktığını ve bunun tarihi bir rekor olduğunu söylüyor. Daha doğrusu iktisatçılar, işsizlik sayılarını böyle yorumluyor.
* * *
İngiltere’de bir şatoda, şömine başında sohbet eden gruptan bir gazeteci diklenmeden dik duran bir adama "geçiminizi hangi işte çalışarak sağlıyorsunuz?" diye sorunca, soylu kişi hafif kızarak "pek tabii çalışmayarak" şeklinde cevap vermiş. Bu yüzden İngilizcede "çalışan sınıf" avam anlamında kullanılır. Türkiye’de bir yıl içinde esas değişen şey, "çalışmadığı halde iş aramayanların, şimdi iş arar hale gelmesidir". Bu işsizlik arttı saptamasından farklı bir resimdir. İşsizlik ile gelirsizlik aynı şey değildir. Sosyal sorun işsiz değil, gelirsiz kalmaktır. İstatistikler, işsizliğin kimyasının fiziğinden hızlı değiştiğini göstermektedir.