Güncelleme Tarihi:
ÇEVRE ve Şehircilik İl Müdürü Selahattin Varan, İzmir'in Karaburun ilçesi açıklarında meydana gelen ve korku yaratan 6.2 büyüklüğündeki depremin ardından, kentsel dönüşüm çalışmalarının bir an önce tamamlanması gerektiğine dikkat çekti.
Ege Denizi'nde 12 Haziran Pazartesi günü meydana gelen, İzmir'in tamamında hissedilen 6.2 büyüklüğündeki depremin kentteki yapıların ne kadar güvenli olduğu sorusunu tekrar gündeme getirdiğini belirten Varan, Türkiye'de en çok can ve mal kaybına yol açan doğal afetlerin başında yüzde 61'lik bir oranla depremlerin yer aldığını vurguladı. Daha sonra sırasıyla heyelanlar, su baskınları, kaya düşmeleri, yangınlar, çığ ve fırtına gibi felaketlerin geldiğini belirtti.
İzmir'in depreme karşı güvenli yapılardan oluşan, alt yapı sorunları tamamıyla çözülmüş bir şehir olması yolunda kentsel dönüşüm çalışmalarının bir an önce tamamlanması için yapılması gerekli olan çalışmalarda yerel yönetimlere ne kadar önemli görevler düştüğünün, deprem sonrasında daha iyi anlaşıldığını dile getiren İl Müdürü Varan, "Kentsel dönüşüm projeleri İzmir gibi öncelikle büyük kentlerimiz olmak üzere acil gerekliliktir. İzmir ve pek çok büyük kentlerimiz aşırı nüfus yığılmaları düzensiz ve çarpık yapılaşmalarla, yanlış yer seçimleriyle karşı karşıyadır. Ülkemizde ve İlimizde mevcut yapılar incelediğinde; mevcut yapıların büyük kısmının eski mevzuat uyarınca inşa edildiği, dolayısıyla deprem açısından yeterli dayanıma sahip olmadığı, yapıların büyük çoğunluğunun yalıtımsız ve enerji verimliliği açısından yetersiz olduğu, kentlerimizin altyapısının (yol, su-kanalizasyon ve elektrik hatları) eski ve düzensiz olduğu görülmektedir. Ülkemizde; başta deprem olmak üzere afet riskinin yüksek olması, imar mevzuatına aykırı ve kaçak yapılaşmanın bulunması sebebiyle can ve mal kayıpları gerçekleştiğinden afetler oluşmadan önce gerekli tedbirlerin alınmasına yönelik olarak '6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun', 16 Mayıs 2012 tarihinde yayımlanmış, görülen aksaklıklar nedeniyle, uygulama yönetmeliğinde yapılan revizyonlarla uygulamadaki belirsizlikleri kaldırmaya çalışılmış ve uygulama noktasında birlik sağlanmıştır. Böylelikle, kamuoyunda 'Kentsel dönüşüm yasası' olarak bilinen 6306 sayılı kanunun nasıl uygulanacağı ve detayları ortaya çıkmıştır. Ülkemizde mevcut yapılara ilişkin verilere bakarsak; yaklaşık 19 milyon binamız vardır. Bunlardan yaklaşık 5 milyonu daha iyi durumdadır. Dolayısıyla elden geçmesi gereken 14 milyon bina vardır ve bu 14 milyon binanın yaklaşık yarısının riskli olduğu düşünülmektedir. İzmir'de de bu oran farklı değildir" dedi.
Cambridge Üniversitesi Risk Araştırma Merkezi'nin yaptığı araştırmayı baz alan endekse göre, 132 milyar dolarlık gayri safi yurtiçi hasıla (GSYİH) büyüklüğüne sahip İzmir'de, önümüzdeki 10 yıl içinde insan veya doğa kaynaklı felaketlerin meydana gelmesi halinde 30 milyar dolarlık hasar oluşacağını kaydeden Varan, "İstanbul'un ekonomik risk açısından 7. sırada yer aldığı raporda, dünyanın 42., Türkiye'nin en riskli 2. kenti konumunda olan İzmir'de, ekonominin kırılganlığında aslan payını deprem riski alıyor. Buna göre mevcut depreme dayanıksız yapı stokunun bir an önce değişmesi gerekmekte olup, kentsel dönüşümün kent ekonomisinin geleceği içinde büyük önem arz ettiği anlaşılmaktadır" diye konuştu.
Kentsel dönüşüm kanununun temelinde can güvenliği olması nedeniyle riskli olduğu bilimsel verilere göre belirlenecek yapıların her ne olursa olsun mutlaka yıkılacağını belirten Varan, "Riskli yapısını yıktıranlara kredi, kira yardımı ve harçlardan muafiyet şeklinde maddi destekler verilmektedir. Uygulamanın temelde vatandaşlarca yürütülmesi amaçlanmış, devletin yardım ve destekler dışında mümkün olduğunca az müdahalesi temel alınmıştır" dedi.
İZMİR, (DHA)
FOTOĞRAF
--- KUTU ---
İZMİR'DEKİ DEPREMLER
-1880 İzmir Menemen merkezli 6.7 büyüklüğünde deprem meydana gelmiş, ciddi oranda hasara sebep olmuştur.
-1928 Torbalı Merkezli 6.5 büyüklüğünde deprem meydana gelmiştir.
-1936 tarihinde dikili 6.6 büyüklüğünde depremde 1000 ev yıkılmış, 41 kişi ölmüştür.
-1949 Karaburun merkezli da 6.6 büyüklüğünde depremde 2 bin 200 ev yıkılmıştır.
-1953 Karaburun merkezli 5 büyüklüğünde yaklaşık 300 ev hasar görmüştür.
-1955 Söke Balat depreminde 6.8 büyüklüğünde 300 ev yıkılmıştır.
-1969 Karaburun 5.9, 1970 İzmir depremi 5., 1977 İzmir Depremi 5.5, 1979 Karaburun depremi 5.7, 1992 Doğanbey depremi 5.7, 1994 Manisa depremi 5.2, 1994 Karaburun depremi 5.0 büyüklüğündedir.
-2003 Urla merkezli 5.6 büyüklüğünde bazı evlerde hasar oluşmuştur.
-2005 yılında 5.7 ve 5.9 büyüklüğünde Seferihisar depremleri olmuştur.
-Son olarak 12 Haziran 2017 tarihinde Karaburun açıklarında 6.3 büyüklüğünde deprem meydana geldi.