Uzaydan DünyaMa bakınca…

İlk önce koskocaman ve mükemmel bir yuvarlak görüyoruz di mi?

Haberin Devamı

Bakın şuna...

 Uzaydan DünyaMa bakınca…

Peki daha detay bakınca ne görüyoruz?

4 renk.

İlk önce en fazla Mavi, ardından Yeşil.

Sonra; Beyaz ve Kahverengi.

Aslında toprak rengi demeliyim...

Merak ettim, Google’a sordum:
“Eyyy Google Google, söyle bana bu 4 rengin anlamı ne?”


İlk göze çarpan Mavi; sonsuzluğu ve özgürlüğü ifade ediyormuş.

Yeşil, doğanın ve huzurun rengiymiş. Tam benim rengim!

Yonca.

Nasıl da sarılmış bu iki renk DünyaMızda birbirine...

Beyaz saflığı, temizliği, istikrarı anlatıyormuş. Sanki mavi ve yeşili beyaz sarıp sarmalamış iyi bakın.

Gördünüz mü?

Kahverengi de toprağın, doğallığın rengiymiş.

Yeşilin içine sığınmış o da...Huzura sığınmış bi bakıma.

DünyaMızın renkleri ve anlamları ne kadar etkileyici değil mi?

Ben çok etkilendim.

Biz,

İçinde sonsuzluk, özgürlük, doğallık, huzur, saflık ve istikrar olan mükemmel bir Dünya’da yaşıyoruz...

Zaten!

Haberin Devamı

Paha biçilmez bir şey bu.

Bunu sürdürmek gerek...

Meziyet o işte.

Sıkı durun şimdi.

Bu renklerin bedenimizde de bir anlamı varmış.

Ruhumuzla denk...
 
Mavi renk bedenimizde böbreğimizi temsil edermiş, suyu.

Korkularımızı biriktirirmişiz böbrekte. Mesela az su içen insanların çok fazla korkusu olan insanlar olduğu gözlemlenirmiş. Böbrek ne kadar önemli bir düşünün bedende... Susuz yaşayabilir miyiz?

Korkunca neden 1 bardak su verirdi büyüklerimiz bize?

Yeşil, karaciğerimizmiş.

Mesela en çok karaciğerimizde birikirmiş sinir ve öfke. Ne kadar kötü bi şey bu düşünün. Karaciğerimiz sağlıklı olmazsa, olmuyor işte.

Huzur gerek karaciğere.

Beyaz akciğerlerimizmiş. Derdi, tasayı, depresyonu biriktirdik mi hemen akciğerlerden hastalanıyormuşuz. Düşünün sıkılınca nasıl “ay nefes alamıyorum!” dediğimizi. Türk filmlerinde derdinden verem olan onca sevgiliyi ?.

Bir zamanlar ne çok zatürre olduğumu düşününce, ben de kalakaldım.

Depresyon bitti, zatürre gitti.

Akciğerlerim mis gibi.

Kahverengi dalakmış. Hücre üreten organımız.

Toprak gibi üretici.

Endişeleri o toplarmış.

Dalak şişince insan acı çekiyor, devam edemiyor.

Haberin Devamı

İnanamadım böyle bakınca her renge, organa, ruhuna ve anlamına.

Bedenimizin ruhuyla Dünya’nın ruhunun ahengine bakın...

Ama bir renk eksik kalıyormuş bütün bunların dışında.

O da beşinci renk:

Kırmızı!

En sevdiğim ruj rengim.

Onsuz başlamam güne, hayata. İki elim kanda olsa sürüyorum. En kötü günümde de sürüyorum. Beni ayakta tutuyor gibi geliyor.

İnanıyorum ben o kırmızıya. Üzerinde çok düşünmemiştim gerçi.

Düne kadar...

Meğer o da enerji demekmiş.

Ateşi simgelermiş.

Bedenimizdeki yeri ise kalbimizmiş.

Kalp!

Hayat verenimiz.

Durunca duran...Durduran.

Attıkça nefes kesen, titreten.

Maviyle başlayan, Yeşille devam eden,

Beyazla çevrelenip, Kahverengiyi kucaklayan

Kırmızı ile enerji ve hayat bulan bu müthiş Dünya ve Beden...

Nasıl bu kadar uyum içinde olabilir değil mi?

Nasıl da bir rengi ve dili var değil mi?

Konuşuyor resmen Evren bizimle, bedenimizle.

Dinlemeyi bilene, duyana hele anlatacak çok şeyi var.

Haberin Devamı

Evren’den mesajlar çok net.

DünyaMıza, bedenimize, ruhumuza çok iyi bakmamız gerek...

Denge ve ahenk gerek...

İyi ki doğdun, iyi ki varsın be DünyaM!

Sen konuşamıyorsun ama, ben duyuyorum seni.

Sen de beni.

Huzurla, sağlık içinde uzunca yaşa.

Ben elimden geleni yapıyrum bunun için kendi adıma.

Gökten 3 elma düşmüş.

Biri bana, biri sana, biri de kısmetine inananlara...

Evrenin mucizelerini konuşmadan da duyanlara...

Evrenden torpilim var diyorum.

Çok şanslı bu Yonca.

Yonca
“Yeşil”

Teşekkürü unutmayan dip not: Renklerin bedenimizdeki dili ve temsil ettikleri organ bilgilerini benimle ben gibi heyecanla paylaşan Hülya Altan Balabaner’e özel teşekkür!

Hülya beni ayağım sakatlandığında ayağa kaldıran sihirli ellere sahip Refleksoloji doktorum. Elleri asla dert görmesin.
Gönlü de!

Haberin Devamı

4 Yapraklı Yonca
Yonca Tokbaş
HÜRRİYET Dünyası'nın Şanslı Koşan Yazarı
www.hurriyet.com.tr
KOŞ YONCA KOŞ!
www.adimadim.org
www.tog.org.tr GENÇLERE DEĞER!
www.tegv.org.tr 1 Çocuk değişir TÜRKİYE değişir!

2007 yılından bugüne 1,000 AA sporcusu, 1.800 adet yardımseverlik koşusuna katılarak, 23.000 bağışçıdan 3,000,000  TL bağış topladı ve 17.500 kişiye yardımcı oldu.
Her bir AA sporcusu, “sadece koşarak” 17 kişiye yardım etti.

Yazarın Tüm Yazıları