Sefa KAPLAN
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 27, 2009 00:00
Kürtler ısrarla ayrı bir devlet kurmak istemediklerini söyleseler de, Türklerin büyük çoğunluğunu bu konuda ikna edemiyorlar.
Ama hem Türkler, hem de Kürtlerin önemli bir bölümü PKK’nın ve Öcalan’ın Kürtleri temsil etmediği konusunda hemfikir; ortak payda ise ‘T.C. vatandaşlığı’. Hemfikir olunan bir başka konu daha var: ‘Kürt Açılımı’ gerekli. Bu da anlaşılır bir şey, çünkü annesi Türk, babası Kürt Hülya Avşar’ın “Ben melezim” sözlerini hatırlatacak şekilde, her üç Türk’ten birinin Kürt, her üç Kürt’ten ikisinin Türk akrabası var. İşte, SEAK’ın 601 köy ve mahallede yaptırdığı dev anketin sonuçları.
SETA (Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları) Vakfı tarafından Pollmark’a yaptırılan “Türkiye’de Kürt Sorunu Algısı” araştırmasına göre, gerek Türk, gerekse Kürt kamuoyu ‘Kürt Açılımı’nı destekliyor. Öyle ki, ‘açılım’a verilen destek, çoğu kez siyasi partilere verilen desteğin hayli üzerinde. CHP ve MHP’nin tavrı ise onaylanmıyor. Ancak iki kesim de temel tartışma konularında birbirine yabancı. Söz gelişi, Kürtler ayrı bir devlet istemediklerini söylerken, Türkler, ‘Hayır istiyorsunuz’ diye ısrar ediyor. İşin en çarpıcı tarafı ise şu olsa gerek: Her üç Türk’ten birinin Kürt, her üç Kürt’ten ikisinin Türk akrabası var.
İşte sorulan sorular
Türkiye genelinde 601 köy ve mahallede, 2.497 noktada, toplam 10.577 kişi ile görüşülerek yapılan araştırmada insanlara şu beş temel konu etrafında şekillenen sorular yöneltilmiş:
* Size göre, bugün Türkiye’nin en önemli sorunu nedir?
* Sizce, Türkiye’deki Türk, Kürt, Laz, Çerkez gibi farklı kökenden gelenleri bir arada tutan en önemli bağ nedir?
* Sizce, Kürt sorununun en önemli kaynağı nedir?
* Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak sizin için ne kadar önemlidir?
* Size göre, Kürtlerle Türklerin ortak dini inançlara sahip olması bu iki unsurun bir arada yaşamasında ne kadar etkili?
Ve işte verilen yanıtlar
Verilen cevaplara gelince, grafiklerde de göreceğiniz gibi, ilk soruda işsizlik ve ekonominin hemen arkasından Kürt sorunu ilk sıraya yerleşiyor. ”Kürt sorunu Türkiye’nin önemli bir sorunu mudur” diye sorulduğunda ise buna evet diyenlerin oranı yüzde 55.3’ü buluyor. Muhtelif etnik kökene sahip insanları bir arada tutan unsurlar arasında ise din, ortak tarih ve coğrafya ile kardeşlik duygusu ön plana çıkıyor. Üçüncü soruya verilen cevapta, “Kürt sorunun en önemli kaynağı sosyo ekonomiktir” görüşü ağırlık kazanırken ‘Dış güçler ve PKK’ diyenlerin dışında, ‘devlet politikaları’na işaret edenler de azımsanmayacak bir orana sahip.
Ne var ki, Kürtlere kültürel hakların tanınmasına ilişkin sorulara verilen cevaplar hayli düşündürücü. Çünkü, “Kürtlere daha fazla kültürel hak tanınması Türkiye’nin birliğini bozar mı” sorusuna ‘evet’ diyenler yüzde 42.5 gibi yüksek bir orana ulaşıyor.
Vatandaşlık ortak payda
“Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak sizin için ne kadar önemli” sorusunun cevabı ilginç bir algıyı da getiriyor gündeme. 25 yılda olup biten her şeye rağmen, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı en önemli birleştirici unsur olarak öne çıkıyor. Yüzde 86 gibi çarpıcı bir oran var karşımızda. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı algısına Türk ve Kürt olarak baktığımızda da rakamlar çarpıcılığından bir şey kaybetmiyor: Türkler’de oran yüzde 90, Kürtler de ise yüzde 62.
Ortak dini inanç etrafında şekillenen son soruya verilen cevaplar ve bu cevapların her iki kesime dağılımı da hayli ilginç. Kürtlerle Türklerin ortak dini inançlara sahip olması yüzde 56 oranında çok etkili bulunuyor. ‘Biraz etkili’ diyenleri de hesaba katarsak, oran yüzde 87’ye çıkıyor. Oranın Kürtlere ve Türklere dağılımı da aynı şekilde yüksek. Kürtlerin yüzde 60’ı, Türklerin ise yüzde 56’sı din unsurunu çok etkili görüyor.
Ayrı devlet konusunda Kürtler, Türkleri ikna edemiyor
SETA araştırmasından çıkan sonuçların satırbaşları şöyle sıralanabilir:
* Kürt Açılımı veya Demokratik Açılım gündeme geldikten sonra CHP ve MHP’nin takındığı tutum, tabanları tarafından aynı ölçüde benimsenmiş değil. Deneklerin büyük çoğunluğu açılımın ‘bölücülük’ olarak nitelenmesine karşı çıkıyor. Kamuoyunun yüzde 64’ü CHP’nin Kürt açılımına yaklaşımını ‘olumsuz’, yüzde 16’sı ise olumlu buluyor. MHP’nin hükümetin açılım politikasına ilişkin tutumunu olumsuz bulanların oranı da yüzde 62, olumlu görenlerin yüzde 16’da kalıyor. DTP’nin tavrını destekleyin oranı ise yüzde 35 gibi küçümsenmeyecek bir rakama ulaşıyor.
* ‘Kürtler ayrı bir devlet kurmak istiyor mu’ sorusuna verilen cevapta farklı kesimlerin aslında birbirini ne kadar yanlış algıladığını görmek mümkün. Kürtlerin ezici bir çoğunluğu ‘ayrı bir devlet kurmak istemiyoruz’ diyor demesine ama Türkleri ikna edemiyorlar. Türkler, ‘hayır, ayrı bir devlet kurmak istiyorlar’ cevabını veriyor. Ama PKK ve Öcalan’ın Kürtleri temsil etmediği kanaati hayli güçlü.
Açılıma destek
* Kamuoyunun yüzde 48’i açılımı olumlu, yüzde 36’sı ise olumsuz buluyor. Yıllardır terör çilesi çeken Kürtlerin açılıma desteği çok daha yüksek: yüzde 75.6. Partilerin takındığı tutumu benimseme açısından dağılım ise şöyle: AKP yüzde 60, CHP yüzde 33. MHP 40 oranında destek görüyor.
* Türkler ve Kürtler arasındaki akrabalıklar giderek artıyor ve artmasına da kötü gözle bakan yok esasen. Türklerin yüzde 33,8’inin yakın akrabaları arasında bir Kürt var. Yüzde 69,9’u ise bir Kürt ile evlilik bağıyla akraba olmaktan rahatsızlık duymayacağını söylüyor. Kürtlerin ise yüzde 67’sinin yakın akrabaları arasında bir Türk bulunuyor. Yüzde 87,1 de bir Türkle evlenmekten rahatsız olmayacağını belirtiyor.