Tümer: İdmandan alacaklardı

Star Gazetesi'nde yer alan habere göre; Türk futbol tarihinde transferi en çok konuşulan isimlerden biri oldu Tümer Metin.

2006-2007 sezonunda Beşiktaş’tan Fenerbahçe’ye gittiğinde ‘Beni ancak Tanrı yargılar’ dövmesinden askerlik sorununa kadar hakkında onlarca haber yayımlandı. Beşiktaş taraftarları büyük bir öfkeyle Tümer Metin’i protesto ederken Fenerbahçeliler yeni futbolcularını hemen sahiplendi.

Ancak sakatlıklar nedeniyle bir türlü istediği performansı gösteremeyen Metin, geçen yıl futbolculuk kariyerinin sonbaharında askerlik sorunu nedeniyle Yunanistan’ın Larisa takımına kiralık olarak gitti.

Bu sezon tekrar Larisa ile anlaşan Tümer Metin, ‘Evine hoş geldin’ pankartlarıyla karşılandığı Yunanistan’da futbol hayatının en huzurlu günlerini geçirdiğini söylüyor.

35 yaşındaki Tümer Metin ile pişmanlıklarından hedeflerine, Aziz Yıldırım’dan yazmayı planladığı kitaba kadar pek çok konuda konuştuk.

İki kulüpte birden 100’üncü yıl şampiyonluğu yaşayan tek futbolcusunuz...

Tekim ve bir daha da olmayacak. Beşiktaş’ta 100’üncü yıl yaşadım. Çok mutlu olduğum aklıma geldikçe tüylerimin diken diken olduğu bir sezon yaşadık. Dört yıl sonra Fenerbahçe ile o coşkuyu, o keyfi daha fazla hissederek yaşamak futbol kariyerim açısından çok önemliydi.

Beşiktaşlı günlerden en çok neyi özlüyorsunuz?

Çocukluğumda tuttuğun takımın formasını giymek, o takımda kaptanlık yapmak, şampiyonluk yaşamak benim için çok özeldi. Çocukken odamda Sarı Fırtına Metin Tekin’in fotoğrafları vardı. Çocukken tuttuğum takımın formasıyla yaşadığımız şampiyonluklar benim için unutulmaz.

HİÇ PİŞMAN DEĞİLİM

Beşiktaş’tan ayrılmama konusunda yemin ederken çekilen görüntüleriniz uzun süre internette dolaştı...

Basına yansıyan ve internete düşen o sözlerimde kesinlikle samimiydim. Öyle hissediyordum ve söyledim. Ama hayat bazen bazı olayları hiç istemediğiniz şekilde önünüze getiriyor. İdari ve ekonomik anlamda problemler yaşadık ve tercihimi böyle kullandım. Tepkiler normaldi.

Aslında bence büyük oranda şaşkınlıktı. ‘Gitmeyeceğim’ demiştiniz...

Bunu kabul ediyorum. İlk teklif aldığımda içimden ‘Olmaz öyle şey, imkansız’ dedim. Ama topu topu bir gecede biten bir transferdi. Bu kararımdan dolayı pişmanlık yaşamadım.

BADEM GÖZLÜ OLDUM

Aklınızdan geçmiyor mu; Beşiktaş’ta kalsam kariyerim ne olurdu diye?

Nasıl olacağını biliyorum. Herkesin bildiği bir atasözü var: Kör ölür badem gözlü olur diye. Ben Milli Takım’da çok başarılıyken milli maçlardan sonra inanılmaz şeyler yaşadım. Arnavutluk dönüşünde tüm Türkiye beni konuşuyordu. Üç gün sonra İnönü’de maça çıktım. 25 bin kişi maç 0-0 bitti diye bana küfretti. Eşim beni beklerken onun yanında taraftarlardan küfür yedim. Bunları tüm camiaya mal etmiyorum ama ciddi kırgınlıklar yaşadım.

Transferi nedeniyle sizin kadar eleştirilen çok futbolcu olmadı...

Olmadı, en son Feyyaz Uçar Fenerbahçe’ye gitmişti. Sergen’i hiç katmıyorum zaten. Çünkü o mizacı ve yapısı nedeniyle çok çabuk adapte oldu. Fenerbahçe’ye geçtiğim sene Nobre de Beşiktaş’a gitti. Böyle tepkiler olmadı, hatta bir yıl sonra Rüştü geçti, yine böyle büyük tepkiler olmadı.

Yaşadıklarımın hepsini yazdım

O dönemde sizi en çok ne üzdü?

O dönem yaşadıklarımı yazdım, futbolu bıraktıktan sonra kitap olarak yayımlatmayı düşünüyorum. O zaman Beşiktaş yönetiminde olan kişilerin kendilerini aklamak adına transferi farklı yorumlaması ve benim buna müdahale edememem beni çok üzmüştü. Eşim çok üzüldü ve dolayısıyla sosyal hayatımız da olumsuz yönde etkilendi. Tatile gidiyorsunuz kötü bir söz söylemeseler bile, herkes ‘Neden?’ diye soruyor.

‘Beni ancak Tanrı yargılar’ dövmesini yaptırmaya ne zaman karar verdiniz?

Çok dövmem var ama karakteri açısından ön plana çıkan o oldu. Bu dövmeden bile nemalananlar oldu. Basının söylediklerine bu dövmeyle cevap verdiğim gibi bir algı oluştu. Böyle bir şey olabilir mi? Biri hakkınızda yazı yazdı diye ömür boyu taşıyacağınız bir dövme yaptırır mısınız? Bu inandığım bir felsefeydi ve ölene kadar da kalacak.

Larisa’da ‘Evine hoşgeldin’ diye karşıladılar

YUNANİSTAN’IN Larissa takımına gittiniz. Alışabildiniz mi oraya?

Hayatımın en keyifli dört ayını geçen sene Larisa’da geçirdim. İnanılmaz bir ilgi vardı bana. Ligi geçen sene 6’ıncı bitirdik. Şu anda 5’inci durumdayız. Burada Olympiakos’un hegemonyası var. Şu anda da 11-12 puan öndeler ve muhtemelen onlar şampiyon olacaklar. Bu sene yetişemedim şampiyonluk için Larisa’ya. Seneye planlarımız var. (Gülüyor) Belki bu yüzden seviyorlar. İki röportaj verdim burada ve ikisinde de şunu söyledim: ‘Bence bu tarih değişmeli. Birileri Olympiakos’u geçmeli. Neden Larisa olmasın?’ Bu sene ilk maçımda taraftarlar Türkçe bir pankart asmıştı: ‘Tümer evine hoş geldin!’

Sistemin yanlışlığını ben söyledim

FENERBAHÇE’YE askerlik probleminiz nedeniyle gittiğiniz söylendi...

Basın her şeyi istediği gibi yazıyor. ‘Başkan Aziz Yıldırım Tümer’in askerlik işini çözecek’ dedi herkes. Ne oldu? Bir buçuk yıl sonra ben ülkeyi terk etmek zorunda kaldım. Çünkü gitmeseydim aktif futbol hayatım sürerken askere gitmek zorunda kalacaktım. Bunların üzerine bir kişi bile, ‘Biz o zaman yanlış yazmışız’ demedi.

Neden sizin askerliğiniz bu kadar konuşuldu?

Çünkü Türkiye’de futbolcular için bu sistemin yanlış olduğunu ben dile getirdim. 33 yaş için konulmuş bu kanunun günümüze uyarlanması gerektiğini bir milyon kez deklare ettim. Benim konumumda olan 141 futbolcu bu yaz değişen bu yasadan faydalandı. Sorsanız herkes askerlik deyince ‘Tümer Metin’ der. Geçen yıl 27 Aralık itibariyle yurtdışına çıkış yaptım. Çünkü futbol oynamak istiyordum. Eğer çıkmasaydım 2 Ocak’ta birliğime teslim olmam gerekiyordu. Eğer çıkmasaydım, basının katkılarıyla kesinlikle gelip beni antrenmandan götürürlerdi. Yunanistan’a gittim. Ama benim durumumda olan 32 futbolcu vardı. Diğer 32 futbolcu her hafta televizyonda görünerek futbol oynamaya devam etti. Onların askerliği gündeme bile gelmedi.

Jübilemi eşim organize edecek

FUTBOLU ne zaman bırakacaksınız?

Şu andaki hocamdan bir yaş büyüğüm ama kendimi iyi hissediyorum ve oynamak istiyorum.

Jübilenizi nerede yapacaksınız?

Aslında jübile değil eğlence yapmak istiyorum. Bir liste hazırlayıp sevdiğim futbolcuları bir araya getirip gelirini bağışlayacağımız bir organizasyon yapacağız. Eşim organizasyon işi yaptığı için her şeyi o organize edecek.