Facebook nasıl bir yer?

Son günlerin popüler İnternet sitelerinden biri olan ve www.facebook.com adresinde yayın yapan Facebook, 4 Şubat 2004 tarihinde Mark Elliot Zuckerberg tarafından kuruldu. ABD'nin en saygın üniversitelerinden olan Harvard'da okuyan Zuckerberg, yanına birkaç arkadaşını da alarak siteyi geliştirdi ve bugünkü haline getirmeyi başardı.

Facebook en genel tanımında karşımıza sosyal bir ağ olarak ortaya çıkıyor. Sitenin arayüzü çok sade. Hatta ana sayfasına girecek olursanız (ki alışıldık manada bir ana sayfası bile yok) sadece kullanıcı girişi için bir bölüm ve kısa bilgiler görüyorsunuz.

Sitenin asıl sihri üye olduktan sonra başlıyor. Üyelik için çalışan bir e-posta adresine ihtiyacınız var. Üyelik işlemi basit ve bazı temel bilgileri içeriyor (doğum yeri, doğum tarihi, yaşadığınız ülke, okuduğunuz okul vs. gibi). Facebook bu bilgileri aldıktan sonra kendi veritabanında sizinle aynı okulda okumuş, aynı şehir/aynı ülkede yaşayan, aynı yerde çalışmış kişileri gösterebiliyor. Daha sonra isterseniz bu kişilerden arkadaşınız olanları Friends (Arkadaş) olarak tanımlayabiliyorsunuz. Elbette bunun için karşı tarafın onayı gerekiyor (benzer şekilde sizi Arkadaş olarak tanımlayanlara da onay verip vermemek size kalmış).

Facebook'a ilk girdiğimde 'bu ne yahu, ne işime yarayacak' demiştim (birkaç ay önce). Ancak kullanmaya başladıktan ve üzerinden bir iki ay geçtikten sonra faydalarını görmeye başladım. Öncelikle yıllardır görmediğiniz arkadaşlarınızı (kimisi yurtdışında, kimisi başka bir şehirde) burada bulabiliyor ve görüşmediğiniz zamanlarda neler yaptığını öğrenebiliyorsunuz. Ben birçok eski dostu burada buldum ve iletişime geçtim. Ayrıca insanlarla paylaşmak istediğiniz şeylerin hepsi Facebook'ta var. Fotoğraflarınızı ve YouTube'a koyduğunuz videolarınızı buradan arkadaşlarınızla paylaşabiliyorsunuz.

Facebook'un hizmetleri bunlarla da sınırlı değil. Application yani Uygulama adı verilen eklentilerle farklı özellikler de kazandırabiliyorsunuz. Örneğin Cities I've Visited uygulaması ile daha önce ziyaret ettiğiniz şehirleri harita üzerinde gösterebiliyorsunuz (ana sayfama koydum bile).
Bu eklenti ve farklı özelliklerle kendinize özel bir ana sayfa oluşturabiliyorsunuz. İsterseniz bu ana sayfayı sadece arkadaşlarınızın görmesini sağlayabiliyorsunuz. Sonuçta özel hayatının tanımadığı insanlar tarafından takip edilmesini istemeyenler de olabilir. Bu konuda çok gelişmiş Privacy (Gizlilik) seçenekleri de mevcut.

Sitenin sunduğu hizmetlerden biri de Group yani Grup oluşturma. Belli bir konu, yer ya da ilgi alanı için grup oluşturup insanların o gruba dahil olmasını sağlayabiliyorsunuz. Yahoo ya da Google'ın sunduğu e-posta gruplarındaki gibi bir mantıkla çalışan sistemde her bir grubun bir ana sayfası bulunuyor.

Üye olalı birkaç olmasına rağmen eski arkadaşlardan oluşan 36 kişilik bir Friends listem var. Bu listeye haftada birkaç kişi ekleniyor. Yani giderek büyüyen bir ağım var şu anda.

Sitede belli bir ülke, şehir, din, beğeni ve diğer konularda ilgi alanlarına sahip olanları ayrı ayrı görebiliyorsunuz. Buna kategorilendirmeye 'Network' adı veriliyor. Her bir Network'te onlarca kişiden milyonlarca kişiye uzanan sayıda kişi bulunabiliyor.
Facebook ile yapabildiğiniz en iyi şeylerin başında fotoğraf yüklemek geliyor ki kullanıcıların en çok tercih ettiği özellik de bu. Ayrıca video ya da diğer dosyalarınızın linklerini de verebiliyorsunuz. Herhangi bir konu ile ilgili soru sorabilir ve bu sorularla ilgili arkadaşlarınız cevaplarını alabilirsiniz. Yani yapacaklarınız tamamen hayal gücünüz ile sınırlı. Seçenekler çok fazla (hepsini burada anlatmam da zor en iyisi siz üye olup keşfedin).

Eylül 2007 tarihi itibariyle Facebook ile ilgili bazı veriler:

-45 milyon aktif kullanıcıya sahip (bu sayı sürekli artıyor)
-Siteye hergün yaklaşık 200.000 yeni üye katılıyor
-55.000 farklı Network bulunuyor
-ABD dışındaki en çok üyeye sahip ülke 6 milyon kişi ile Kanada
-Sitede 3000 farklı Applications var
-Günde 14 milyon fotoğraf yükleniyor
Birçok şeyi İngilizce yazmamdan da anlayacağınız gibi site ne yazık ki sadece İngilizce dil desteğine sahip. Ana dilimiz İngilizce olmadığından birçok kullanıcı için yabancı dil sorun olabilir (en azından kullanımla ilgili şeylerde sıkıntı olabilir). Henüz yerelleşme ile ilgili bir düşünceleri var mı yok mu bilmiyorum. Ama sitenin özellikle Microsoft ve Google gibi iki devin iştahını kabarttığını ve satın almak için çalışmalar yaptığı gelen bilgiler arasında. Konuşulan rakamlar ise 10 milyon dolar.

Öte yandan daha önce siteye ilan vermek için sabah saatlerinde randevu isteyen Microsoft'un teklifini Facebook kurucusu Mark Elliot Zuckerberg'in 'o saatte uyanamayacağı' gerekçesiyle reddettiği de anlatılıyor.

Genel olarak baktığımda Facebook çok iyi düşünülmüş, modern hayatın koşturmacasında birbirinden kopan insanları bir araya getirmek ve bilgi alış verişini sağlamak için geliştirilmiş bir İnternet sayfası. En iyisi siz sadece bir tıklama mesafedeki bu siteye gidip bir de kendiniz bakın. Belki eski bir arkadaşınıza rastlarsınız...