55 yıllık yorgan ustası teknolojiye direniyor
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Kasım 28, 2012 15:15
Yok olmaya yüz tutan el sanatlarından yorgancılığın son temsilcilerinden 69 yaşındaki Hasan Kar, fabrika üretimi nedeniyle azalan talebe rağmen el işçiliğiyle üretime devam ediyor.
Sakarya'da 14 yaşındayken dayısından öğrenerek başladığı yorgancılığa 55 yıldır devam eden Kar, teknolojiye direniyor. Fabrikasyon üretimin yaygınlaşmasına rağmen, kendi hazırladığı motiflerle el işçiliğiyle üretim yapan Kar, geleneksel Osmanlı el sanatlarının gelecek kuşaklara aktarılmasını sağlıyor.
Mesleğinin gelecekte de devam ettirilmesi için çabalayan Kar'ın yorgancılıkla ilgili 3 kitabı ve mesleğinin inceliklerini anlattığı internet sitesi bulunuyor.
Kar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teknolojinin Osmanlı kültürlerini yok ettiğini belirterek, her şeye rağmen el işçiliğiyle üretime devam ettiğini söyledi.
İş yerinin tabelasında “yorgancı” yazan herkesin yorgancı olamayacağını savunan Kar, “Bu kişiler suni üretim yapıyor, ucuza üretim yapıyor ve mesleği öldürüyor. Ellerinden gelse marangoz atölyesinden talaş toplayıp yastığa dolduracaklar, 'ucuz vereyim' diye. Yorgancılık bu duruma düşmüş” şeklinde konuştu.
Mesleğini yaşatmak için vatandaşların ilgisini çekecek yenilikler üzerinde çalıştığını kaydeden Kar, deforme olmayan ortopedik yastığın patentini aldığını ve kaliteli uyku isteyen kişilere sattığını söyledi.
Doğalgazlı evlere uygun, terletmeyen yorganlar imal ettiğini anlatan Kar, yün ve pamuk yorganların kullanılması gerektiğini dile getirdi.
“Çırak yetiştirmekte zorlanıyoruz”
Kar, mesleğinin devam etmesi için çalıştığını belirterek, Sakarya Halk Eğitim Merkezi'nde yorgancılık kursu açmak istediklerini ama kursiyer bulamadıkları için açamadıklarını vurguladı.
Yeni neslin sanatsal mesleklere ilgi göstermediğini anlatan Kar, “Bir veli üniversite okuyan çocuğuna servet harcıyor, bu çocuğu gelip sanata verse daha faydalı olur. El sanatları ölür ama yorgancılık ölmez. Nalbantçılık, bakırcılık, semercilik gibi sanatlar artık öldü, geri gelmez ama bizim mesleğimiz eskimez” ifadelerini kullandı.
Kar, mesleğinin tanıtımı için kurduğu internet sitesinin büyük ilgi gördüğünü belirterek, 2 yılda 27 bin kişinin ziyaret ettiğini sözlerine ekledi.
Mesleğinin gelecekte de devam ettirilmesi için çabalayan Kar'ın yorgancılıkla ilgili 3 kitabı ve mesleğinin inceliklerini anlattığı internet sitesi bulunuyor.
Kar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, teknolojinin Osmanlı kültürlerini yok ettiğini belirterek, her şeye rağmen el işçiliğiyle üretime devam ettiğini söyledi.
İş yerinin tabelasında “yorgancı” yazan herkesin yorgancı olamayacağını savunan Kar, “Bu kişiler suni üretim yapıyor, ucuza üretim yapıyor ve mesleği öldürüyor. Ellerinden gelse marangoz atölyesinden talaş toplayıp yastığa dolduracaklar, 'ucuz vereyim' diye. Yorgancılık bu duruma düşmüş” şeklinde konuştu.
Mesleğini yaşatmak için vatandaşların ilgisini çekecek yenilikler üzerinde çalıştığını kaydeden Kar, deforme olmayan ortopedik yastığın patentini aldığını ve kaliteli uyku isteyen kişilere sattığını söyledi.
Doğalgazlı evlere uygun, terletmeyen yorganlar imal ettiğini anlatan Kar, yün ve pamuk yorganların kullanılması gerektiğini dile getirdi.
“Çırak yetiştirmekte zorlanıyoruz”
Kar, mesleğinin devam etmesi için çalıştığını belirterek, Sakarya Halk Eğitim Merkezi'nde yorgancılık kursu açmak istediklerini ama kursiyer bulamadıkları için açamadıklarını vurguladı.
Yeni neslin sanatsal mesleklere ilgi göstermediğini anlatan Kar, “Bir veli üniversite okuyan çocuğuna servet harcıyor, bu çocuğu gelip sanata verse daha faydalı olur. El sanatları ölür ama yorgancılık ölmez. Nalbantçılık, bakırcılık, semercilik gibi sanatlar artık öldü, geri gelmez ama bizim mesleğimiz eskimez” ifadelerini kullandı.
Kar, mesleğinin tanıtımı için kurduğu internet sitesinin büyük ilgi gördüğünü belirterek, 2 yılda 27 bin kişinin ziyaret ettiğini sözlerine ekledi.